Bakan Ergün'e göre Öcalan filozof olurdu
Abone olSanayi, Bilim ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, geçmişin karanlık günlerini Öcalan örneğiyle anlattı.
Bakan Ergün, yeni anayasada özgürlüklerin genişletileceğini anlatırken ilginç bir örnek verdi: "Eskiden özgürlük olsaydı Öcalan filozof olurdu."
Bakan Ergün yeni dönem çalışmalarını Radikal Ankara Haber Müdürü Ömer Şahin'e anlattı.
KENDİNİ RAHAT İFADE EDEBİLSEYDİ
Sanayi, Bilim ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, demokratikleşme ve özgürlük ortamının ekonomiye, bilime de olumlu katkı sağlayacağını belirterek, “Eğer geçmişte özgürlükleri sunan ortam olsaydı, farklılıklar kendini rahat ifade edebilseydi bugünkü teröristler, başta Öcalan olmak üzere terörist olacaklarına filozof olmayı tercih ederlerdi. Filozof olmaları, terörist olmalarından daha iyi olmaz mıydı?” dedi.
Yeni dönem çalışmalarını Radikal’e anlatan Bakan Ergün, Türkiye’nin en büyük zenginliği olarak petrol, doğalgaz gibi yeraltı kaynaklarını değil genç insan potansiyelini gösterdi. Bilimsel araştırmalara yapılan yatırımların petrol aramalarından daha değerli olduğunu vurgulayan Bakan Ergün, şunları söyledi:
İNSAN PETROLDEN DAHA ÖNEMLİ
"Türkiye’nin kendi insan gücünü, potansiyelini keşfetmesi lazım. Karadeniz’de petrol arıyor, büyük masraflar yapıyoruz. Çıkanı kâr sayıyoruz. Ama Ar-Ge’ye, insana yapılan yatırımlar petrol aramalarından daha önemli. Toplumun derinliklerine sondaj yapıyorsunuz. Bu derinliklerde büyük cevherler var. Genç, zeki nüfusumuz var. Bunların önünü açarsak son derece parlak zekâlar, girişimciler, Türkiye’ye sıçrama yaptıracak gençler çıkacak. Yaptığımız sondajlarda büyük cevherler bulduğumuzu söyleyebilirim. Türkiye petrol, doğalgaz zengini değil, kendi insan aklı ve zenginliğini parlatmak zorunda. Tüm zenginliğimiz orada. Bu çalışmalar sonrasında Türkiye’den de Bill Gates gibi girişimciler çıkabilir.
YENİ ANAYASAYLA ORTAYA ÇIKABİLİR
Nasıl ki bizim bütün zenginliğimiz kendi insan aklımız, zekâmız, beynimiz ise bunların ürün ortaya koyabilmesi için son derece özgür bir ortam gerekir. Farklılıkların kendini ifade edebilmesi gerekir. Yeni anayasa böyle bir zemin sunabilirse insan gücü, potansiyeli daha kolay açığa çıkar. Eğer geçmişte özgürlükleri sunan ortam olsaydı, farklılıklar kendini rahat ifade edebilseydi bugünkü teröristler, başta Abdullah Öcalan olmak üzere terörist olacaklarına filozof olmayı tercih ederlerdi. Filozof olmaları, terörist olmalarından daha iyi olmaz mıydı?”
2015’TE PARİS’TE TÜRK OTOMOBİLİ
Paris, Viyana sokaklarında 2015 yılı öncesi Türk otomobilinin dolaşması hayal değil. Yerli otomobil konusunda siyasi kararlılığımız sürüyor. Öncelikli konularımızdan biridir. Bir çalışma grubu oluşturduk. Çok kısa zamanda mesafe alacağımıza inanıyorum. Önümüzdeki ay sektörle yeniden bir araya geleceğiz. Yerli otomobili yapmak milli ve manevi bir görevdir. Yollarda bizim ismimizi taşıyan arabaların dolaşıyor olmaması büyük eksikliktir. Yerli otomobil dünyayla rekabet edebilecek düzeyde olacak. Hatta bir süre sonra Başbakan ve bakanlar son model Mercedes’ler yerine bu araçları kullanabilecek.
TÜSİAD BİZİ, BİZ ONLARI DİNLEYECEĞİZ
Sivil toplum örgütleriyle iyi ilişkiler içinde olacağız. Her zaman aynı fikirde olmamız mümkün değil. Ancak işbirliği, diyalog devam edecek. TÜSİAD’a da diğerlerine de kırgınlığımız, ön kabulümüz yoktur. Her konuda aynı düşünmeyebiliriz. Bazen nasıl onlar düşüncelerini özgürce ifade edip bizi eleştiriyorlarsa, biz de onlara karşı özgürce düşüncelerimizi ifade edeceğiz.”
‘Öyle erkekler vardır, adam değildir"
ERGÜN'ÜN YARDIMCISI SİYASETÇİ DEĞİL BİLİM ADAMI OLACAK
Kabinenin belli olmasından sonra şimdi de bakan yardımcılığı koltuğuna kimlerin oturacağı merak ediliyor. Sanayi, Bilim ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, yardımcılığına gelecek ismi büyük ölçüde belirlediği mesajını verdi. Yardımcısı olarak belirlediği ismi açıklamayan Ergün, “Bakan yardımcım eski siyasetçi olmayacak. Bilim adamı olacak” demekle yetindi.
'ADAMLIK' ERKEKLİK DEĞİL DURUŞTUR
‘Bilim adamı’, ‘işadamı’ gibi ifadeler cinsiyetçi ve erkek çağrışımı yaptığı gerekçesiyle zaman zaman eleştirilir. Bakan Nihat Ergün, buradaki ‘adam’ ibaresinin cinsiyet anlamına gelmediğini söylerken, “Adamlık, erkek olmak değildir. İnsan olmaktır ve bir duruştur. Öyle erkekler vardır, ‘adam’ değildir. Öyle kadınlar vardır ki ‘adam’dır” değerlendirmesinde bulundu.