Bakan Çağlayan ihtilalleri hatırlattı
Abone olDevlet Bakanı Zafer Çağlayan, Akyurt'ta halka seslendi referandum için ihtilalleri hatırlattı.
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, 12 Eylül'de yapılacak
referandumda 'evet' denmesi için pek çok neden bulunduğunu
belirterek, ''...Onun için 12 Eylül'de 'evet', milyonlarca 'evet'
diyoruz ve hayır'cılara karşı 'hayır' diye ben de buradan haykırmak
istiyorum'' dedi.
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Ankara'nın Akyurt ilçesinde Güleçler
Çorap Limited Şirketi'ni ziyaret etti. İlçede esnafla sohbet eden
Bakan Çağlayan, Akyurt Kültür Merkezi'nin de açılışını yaptı.
Çağlayan, buralarda yaptığı konuşmalarda, 12 Eylül 1980 ihtilalinin
ardından 1982 yılında gayri demokratik bir davranışın anayasasının
yapıldığını söyledi. Ama bugün Türkiye'nin gelmiş olduğu seviye
açısından ''bu bedenin bu elbiseyi taşımadığını'' belirten
Çağlayan, ''Anti demokratik yollarla göreve gelmiş, yönetime el
koymuş, Türkiye'nin istikrarını bozmuş olan insanların yapmış
olduğu ihtilal anayasasını artık Türkiye değiştirmek zorundadır,
başka çaresi yok'' dedi.
İhtilalin olduğu yıllarda Türkiye'nin nüfusunun 44,5 milyon,
ihracatının 2,9 milyar dolar ve kişi başına düşen milli gelirin de
1800 dolar olduğunu hatırlatan Bakan Çağlayan, bugün ise nüfusun 73
milyona ulaştığını, 17'inci büyük ekonomi haline geldiğini,
ihracatın krize rağmen 102 milyar dolar olarak gerçekleştiğini
kaydetti.
''Türkiye o tarihte 46 bedenmiş, bugün 54 beden. Dolayısıyla 46
bedene 54 bedeni sığdırmak mümkün değil. Ceketin sağından solundan
patlamaya başlıyor. Düğmeler zaten kavuşmuyor'' diyen Bakan
Çağlayan, şöyle devam etti:
''Onun için böyle bir anayasanın, mutlaka yapmış olduğumuz önemli
değişiklikler ile revize edilmesi gerekir. Tabii gönül ister ki
tamamı yapılsın ama TBMM'de bunun muhalefet tarafından nasıl
engellendiğini hepiniz gördünüz, yaşadınız biliyorsunuz. Bu
yapılmış olan değişiklik, Türkiye'nin yeniden demokratik ortama
gelmesi, yeniden huzur, birlik ve beraberliği sağlaması, geçmiş
dönemlerde ihmal edilmiş olan kadınlarımıza özellikle pozitif
ayrımcılıkta en insancıl hakların sağlanması, çocuklarımıza
demokrasiyi en iyi yaşatacak olan ve onları taş attığı için hapse
sokan değil, onlara demokrasi yolunu açan... Memurlarımıza toplu
sözleşme hakkı getirdik. Bir ihtilalin ortaya çıkarmış olduğu
anayasayı demokratik bir ortama getirip, insanlarımızın hak, hukuk
ve özgürlüğünün sağlanması ve Türkiye'de hukuk ve demokrasinin en
iyi şekilde işlemesi için bir çalışma yaptık. Bunlara baktığımız
zaman, 'Evet' bir kere değil milyonlarca 'evet' , bunun için 'evet'
diyoruz.''
''İHTİLALİN ACILARINI BİLEN BİRİ''
Anayasa değişikliklerinin Türkiye'nin önünü açacak, Türkiye'yi
ciddi bir şekilde yeni açılımlara götürecek bir çalışma olduğunu
belirten Bakan Çağlayan, referandumun 12 Eylül'e denk gelmesinin
tamamen ''Allahın bir tecellisi'' olduğunu ifade etti.
12 Eylül 1980 ihtilalini çok iyi hatırladığını kaydeden Çağlayan,
1960 ihtilalinde ailesinin mağdur olduğunu, milletvekili olan
amcasının siyasi hayatının bittiğini, en büyük amcasının beyin
kanamasından öldüğünü, babasının da işlerinin bozulduğunu
anlattı.
1960 ve 1980 ihtilallerinin Türkiye'ye getirmiş olduğu acıları
bilen ve yaşayan biri olarak konuştuğunu kaydeden Bakan Çağlayan,
''Şimdi 12 Eylül 2010. Bu referandum, ciddi bir şekilde evetin
çıktığı ve Türkiye'nin demokratikleşmesine, özgürleşmesine, hukuki
standartlarının yükseltmesine yönelik yeni bir çığır açacak
inşallah. Milletimize, bu işin sonuna kadar güveniyoruz. Onun için
12 Eylül'de referandumda 'evet', milyonlarca 'evet' diyoruz.
Hayırcılara karşı 'hayır' diye ben de buradan haykırmak istiyorum.
Milletimiz bu konuda 12 Eylül'de hayırcılara 'hayır'
diyecektir.''
EKSEN KAYMASI
Devlet Bakanı Çağlayan, son günlerde mesnetsiz bir yaklaşımla
Türkiye'nin ekseninin kaydığı yönünde kasıtlı söylentiler
çıkarıldığını da belirterek, bunun, Türk ihracatçıların, gittikleri
ülkelerde iş yapan diğer ülkelerin ihracatçıların nasırlarına
basması ile ilgili bir durum olduğunu kaydetti. Çağlayan,
''Yoksa durup dururken bu eksen kayması nereden
çıktı'' dedi.
İhracatçıları başka pazarlara yöneltmeye başladıklarını ifade eden
Çağlayan, ''Elbette Avrupa pazarı bizim yüzde 60'lık asla
vazgeçemeyeceğimiz bir pazar. Ama Avrupa pazarında bir durgunluk
varsa ihracatçıların, hayatiyeti devam ettirmek için başka
pazarlara girme mecburiyeti var. Firma işini yapmak için Afrika'ya
da gidecek, Ortadoğu'ya da gidecek, gerekirse fizana gidecek'' diye
konuştu.
Türkiye'nin ekseninin belli olduğunu ifade eden Çağlayan,
Türkiye'nin ekseninin kaymadığını, yörüngesinin genişlediğini
vurguladı.
Çağlayan, Türk ihracatçısının dünyanın her bölgesiyle iş yaptığını
ve iş yapacağını, elde ettiği pazarları da kimseye kaptırmayacağını
söyledi.