Bakan Aydın kadını konuştu
Abone olAydın, "Bu konuda İslam dünyasında alınması gereken önlemler var. Buna Türkiye'de dahil'' dedi.
Devlet Bakanı Mehmet Aydın, kadının siyasi hayata daha çok
katılması gerektiğini belirterek, ''Bu konuda İslam dünyasında
alınması gereken önlemler var. Buna Türkiye'de dahil'' dedi.
Türkiye'nin ev sahipliğinde düzenlenen İslam Ülkeleri Demokrasi
Kongresi'nin açılışında konuşan Türk Demokrasi Vakfı Başkanı Emre
Kocaoğlu, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan Türkiye'nin demokratik
bir cumhuriyet olduğunu ifade ederek, ülkede Müslüman adetlerin
güçlü bir şekilde sürdüğünü, cumhuriyet kazanımlarının da var
olduğunu söyledi. Vakıf olarak, Türkiye'nin AB'ne üyeliğini
desteklediklerini dile getiren Kocaoğlu, bunun sadece Türkiye'nin
değil, Avrupa'nın da yararına olacağını ifade etti. Kongrede,
moderatörlüğünü Devlet Bakanı Mehmet Aydın'ın yaptığı ''İslam
Kültür ve Demokrasi Geleneği'' konulu panel de gerçekleştirildi.
Panelde konuşan Aydın, açıklık, şeffaflık, hesap verme, hesap
sormanın her kültürün aşina olduğu değerler olduğunu, bu değerlere
karşı çıkan bir dinin de bulunmadığını ifade ederek, demokrasinin
etik boyutuna dikkat çekti. Hiç kimsenin ''Ahlaken ne kadar
mükemmel oldum'' hiçbir demokrasinin de ''Mükemmel demokrasi
oldum'' diyemeyeceğini kaydeden Aydın, demokrasi ve İslam konusunda
genellemelerden kaçınmak gerektiğini dile getirdi. Aydın ''Kadının
siyasi hayata daha çok iştirak etmesi gerekir. Bu konuda İslam
dünyasında alınması gereken önlemler var. Buna Türkiye'de dahil''
dedi. Türkiye'nin kısa bir süre önce yerel seçimleri
gerçekleştirdiğini ifade eden Aydın, bu seçimlerde yeterince kadın
aday olmadığını, siyasette kadın katkısına ihtiyaç olduğunu dile
getirdi. Demokrasinin her kültürde belli dozlarda farklı
yaşandığını, ancak ''Bize göre demokrasi'' anlayışının ortaya
çıkmaması gerektiğini vurgulayan Aydın, ''Demokrasinin inceliği
evrenseldir. Kalın hali ise kültürlere göre değişir. Bir ülkede
demokrasi var deniyorsa bilen bir kişinin işte bu demokrasi demesi
gerekir. Sadece bize göre demokrasi bize göre insan hakları
olamaz'' şeklinde konuştu. Ürdün Beşeri Kalkınma Haşimi Fonu
Başkanı Prenses Basma Bint Tallal da, İslam ve demokrasinin farklı
olduğuna ilişkin söylemlerin bulunduğunu dile getirerek,
''İslamiyet ve demokrasi temel değerlerde örtüşüyor'' dedi. 11
Eylül'den sonra İslam toplumlarının terörist kaynağı olarak
görüldüğüne de işaret eden Bint Tallal, ''Dünyada yaşanan bazı
olaylar, bizi inancımızdan dolayı özür dilemeye zorluyor'' şeklinde
konuştu. Bint Tallal, hem İslam dinine hem de ortak demokratik
değerlere sahip çıkmanın önemini vurguladı. DİĞER KONUŞMACILAR
Nijerya Ulusal Meclis Başkanı Mahamane Ousmane de, İslam ve
demokrasi tartışmalarına bir son vermek gerektiğini, ancak
tartışmalar sürdüğüne göre ortada bir sorunun var olduğunu ifade
ederek, kendi ülkesindeki demokrasi deneyimlerinden örnekler verdi.
Nijerya Anayasası'nda devletin laikliğinin vurgulandığını ifade
eden Ousmane, çok dilli, din ve kültürlü Nijerya'nın
parlamentosunda tüm bu unsurların yer aldığını söyledi.
Parlamentolarında 1'i kadın 83 milletvekili bulunduğunu ifade eden
Ousmane, kadınların siyasete daha çok temsil edilebilmesi için kota
sistemi getirdiklerini anlattı. Ayrıca, yarısı kız olmak üzere okul
başarısı dikkate alınan gençlerden oluşan bir gençlik parlamentosu
kurduklarını da anlatan Ousmane, böylece yetişkinlere örnek olmak
istendiğini kaydetti. Demokrasinin bir hazır giyim eşyası
olmadığını, her ülkeye göre hazır bir demokrasinin bulunmadığını
dile getiren Ousmane, demokrasinin eğitim, kültür ve değerler
bütünü olduğunu ve öğrenilebileceğini dile getirdi. Fas Tarım ve
Köyişleri Bakanı, Halk Hareketi Genel Sekreteri Mohand Laenser de,
İslamla demokrasinin birarada olmasının tartışılmaması gerektiğini
belirterek ''Eğer irade varsa, demokrasi Müslüman ülkelerde de
gelişir'' dedi. Endonezya Halkın Temsilcileri Konseyi Dış İlişkiler
ve Savunma Komitesi üyesi İmam Addaruqutni, Irak ile Filistin'de
yaşananların demokratik bir çelişki olduğunu söyledi. Demokrasinin
İslamiyet'ten kaynaklandığını, ama zaman içerisinde İslam'ın
demokrasiden uzak bir kavram olarak görüldüğünü dile getiren
Addaruqutni, ''Hepimiz aynı dünyanın çocuklarıyız. Doğu ve batı
kardeştir. Sınırları geliştirilmelidir'' dedi. Tüm dünyada herkesin
için barış isteniyorsa öncelikle silah sanayine son vermek
gerektiğini ifade eden Addarutqutani, dünyadaki fakirliğin de sona
erdirilmesi gerektiğini dile getirdi. 14 ÜLKEDEN 73 DELEGE
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Uluslararası İlişkiler için
Ulusal Demokratik Enstitüsü ve Türk Demokrasi Vakfı tarafından
sponsorluğu gerçekleştirilen kongre, nüfusunun çoğunluğu Müslüman
olan ülkelerin katılımı ile ilk kez gerçekleştiriliyor. Afrika,
Asya, Avrupa ve Ortadoğu 14 ülkeden 73 delegenin yer aldığı
kongrede, eski ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Allbright da
''gözlemci'' sıfatıyla yer aldı. Kongre ayrıca, ABD, Belçika, Büyük
Britanya, Hollanda ve Kanada gibi ülkelerce de desteleniyor.
Panelin ardından tüm delegelerin katılım ile bir aile fotoğrafı
çektirildi.