Bakan Avcı'dan öğretmenlere müjde!
Abone olNabi Avcı, sözleşmeli personelin sözleşmeli hizmet sürelerinin de zorunlu hizmet süresine sayılacağını açıkladı.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı,
sözleşmeli personelin sözleşmeli hizmet sürelerinin de zorunlu
hizmet süresine sayılacağını açıkladı.
Serbest kıyafet konusunda ise geri adım
yok ancak veliler isterlerse okul yönetimi ile birlikte forma
kararı alabilirler.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Öğretmenlerimizin yer değiştirme sürelerinin hesaplanmasında bu yıl 31 Aralık'ı esas alacağız. Zorunlu hizmet mağduru olarak kendilerini tanımlayan arkadaşlarımızın sözleşmeli öğretmen olarak çalıştıkları süreler de zorunlu hizmetten sayılacak" dedi.
Bu konuda bir oran olup olmadığının sorulmasına
karşılık Avcı, "Yüzde 100 de anlaşmaya girer yüzde
51 de anlaşmaya girer. Kimse kimseyi zorlayamaz. Ama onu bir
yönetmelik üzerinden bakıp değerlendirelim" dedi. |
Gölbaşı Hacılar İlköğretim Okulu'nda öğrencilere karne dağıtan
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, öğretmenlere müjde verdi.
Bakan Nabi Avcı, öğretmenlerin yer değiştirme sürelerinin
hesaplanmasında 31 Aralık'ın esas alınacağını, zorunlu hizmet
mağduru olanların sözleşmeli öğretmen olarak çalıştıkları sürenin
de zorunlu hizmetten sayılacağını söyledi. Bakan Avcı,
"Öğretmen arkadaşlarımızı rahatlatacak düzenlemeler yapmış
oluyoruz" diye konuştu.
ÖĞRETMENLERE İYİ HABER
Bakan Avcı, alan değiştiren ve kendi alanlarına dönmek isteyen öğretmenlere yönelik olarak, "Yer değiştirme amaçlı olarak alan değiştirmiş olan arkadaşlarımızın bulundukları yerlerde tekrar eski alanlara geçmesi zor görünüyor. Norm kadrolar önümüzdeki aylarda yapacağımız sınavlar için yeni başvurular olacak. Sınıf öğretmenlerinden branşa geçen öğretmenlerimizden tekrar sınıf öğretmenliğine geri dönmek isteyenlere yeni atanacak öğretmen arkadaşlarımızın haklarını çok fazla zedelemeyecek şekilde onlara kontenjan açmaya çalışacağız. Yeni atanmak için bekleyen çok sayıda aday öğretmenimiz var, sınıf öğretmenliğinden branş değiştirmiş oyanlar bulundukları yerlerde herhangi bir koşul aramaksızın sınıf öğretmenliğine dönerlerse o zaman bizim bu sene hiç sınıf öğretmeni almamamız lazım. Bu ikisi arasında bir denge, hem yeni alacağım sınıf öğretmeni adaylarının haklarını zedelemeyelim, ama yeni geçtikleri branşlarda çok mutsuz ve başarısız olan sınıf öğretmeni arkadaşlarımızın da belli bir kontenjan dahilinde belli bölgelerinde kendi alanlarına dönmeleri için çalışmalarımızı yapıyoruz" şeklinde konuştu.
SERBEST KIYAFETTEN DÖNÜŞ VAR
MI?
Bakan Avcı serbest kıyafet uygulamasına yönelik özellikle
annelerden şikayet aldıklarını belirterek, okul formasının da
serbest kıyafet olarak tercih edilebileceğini söyledi.
Bakan Avcı bu konuda şöyle dedi;
"Serbest kıyafet demek öğrencilerin, velilerin ne giyeceklerine
kendilerinin karar vermesi. Dolayısıyla serbest kıyafet seçim
yelpazesinin içerisinde forma da olabilir. Yani öğrencilerimiz,
daha doğrusu velilerimiz, okul aile birliklerimiz kendi aralarında
anlaşırlar ve derlerse ki biz önümüzdeki ders yılında çocuklarımızı
şöyle bir formayla okula gönderelim. Kendi serbest hür iradeleriyle
kimsenin dayatması olmaksızın böyle bir tercihte bulunurlarsa bu da
serbest kıyafet seçeneklerinin içerisindedir.
İSTER SERBEST İSTER
FORMA
Serbest kıyafet demek illa her birinin ayrı ayrı farklı kıyafetler
giymesi anlamına gelebileceği gibi özgürce birlikte
kararlaştırdıkları başka serbest kıyafet olabilir. Bu da forma
olabilir. Yani veliler ki özellikle kız çocuğu anneleri bu
konularda bize çok yoğun taleplerde bulunuyorlar. Formayla
çocuklarımız daha rahat ediyorlardı. Her gün ayrı bir kıyafet seçme
tartışması yapıyoruz diyorlar. Dolayısıyla veliler anlaşırlarsa
kendi aralarında bu serbest kıyafetten geri adım anlamına gelmez,
tam tersine serbest kıyafet seçeneklerinin genişlediği, zaten var
olan bir genişliğin duyrulduğu anlamına gelir. Bu seçeneklerin
içerisinde forma seçimi de vardır. Yeterki veliler belli bir konuda
kendi aralarında anlaşsınlar ve çocuklarının önümüzdeki dönem ne
giyeceklerine kendileri karar versinler. Böyle bir karar verdikleri
takdirde kimsenin onlara diyecek bir şeyi olmaz."