Bakan Ala'dan kaymakamlara uyarı!
Abone olYeni göreve başlayacak kaymakamlar kuralarını çekti.
İçişleri Bakanı Efkan Ala, yeni göreve başlayan
kaymakamlardan, vatandaşların hak ve özgürlüklerini gönüllerince
kullanabilecekleri ortamı, toplumsal huzuru ve kişisel garantiyi
sağlamalarını istedi.
Ala, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinde düzenlenen 99.
dönem kaymakamlık kura töreninde, genç kaymakamların önünde iki
seçenek bulunduğunu belirtti. Kaymakamların ilçeyi bir bütün olarak
yönetebileceği gibi, sadece memurları yönetmeyi de tercih
edebileceğini aktaran Ala, "Eğer ilçedeki memurları yöneten bir
idareci olursanız o zaman oranın kaymakamı değil müdürü olursunuz.
Elbette müdür olmak önemlidir ama o şu demektir: Bir kaymakama daha
ihtiyaç var" dedi.
Kaymakamların, bu yolu seçmeyip sivil toplum örgütleriyle
vatandaşlarla özel sektörle ve kamu kurumlarıyla ilçenin tamamını
yönetmeye başlarlarsa oranın lideri olacaklarını söyleyen Bakan
Ala, şöyle devam etti:
"Lider yöneticiyle yönetici arasında fark var. Lider yönetici
inisiyatif alır. İnisiyatif alırsanız riskleri değerlendireceksiniz
demektir. Risk korkulacak bir olgu değildir. İçinde fırsatı ve
tehdidi birlikte barındırır. Tehditleri bertaraf edebilen,
fırsatları kaynağa, menfaate ve milletin lehine dönüştürebilen
idareci, iradeli idarecidir. Bizim böyle idarecilere ihtiyacımız
var. Meseleye vaziyet eden, sorgulayan, karar alan ve uygulayan
idarecilere. Böyle bir idareci oranın merci olur.
Üç tür yönetici var. Bunlardan hangisini seçeceksiniz?
Birincisi işleri yapar, yaptırır. İkincisi olup biteni seyreder.
üçüncüsü ise olup bitenden haberdar bile değildir. Maalesef
üçüncüsü az olmak üzere, her ülkede her üçünden de bulunur.
Sizlerden beklentimiz, birinci şıkkı tercih etmeniz ve birinci
şıkkın tanımladığı idarecilik performansını ortaya koymanız. Yani
işleri yapacaksınız ve yaptıracaksınız.
Peki iş nedir? Çoğu kere bizim yöneticilik geleneğimiz, ne
yazıktır ki meşhur olmakla iş yapmayı bir birine karıştırmıştır.
Sizin mesai saatleri içerisinde büronuzda, ofisinizde bulunmanız iş
yapıyorsunuz anlamına gelmez. Meşgul olmakla iş yapmayı birbirinden
ayırınız. İş: yaptığınız zaman vatandaşın sokaktaki hayatında
pozitif bir değişime neden olan olgudur. Öbürü zamanı yönetemeyen
ama ele güne karşı durumu idare eden, iş yapıyormuş gibi görünen
idarecilerin işidir. Ondan zinhar kaçınınız."
"YETKİM AZ VAZİFEM ÇOK GEREKÇESİNE SIĞINMAYIN"
"YETKİM AZ VAZİFEM ÇOK GEREKÇESİNE SIĞINMAYIN"
Kaymakamların vatandaşlarla kuracağı iletişime de değinen
Bakan Ala, "Onlarla kuracağınız iletişimde kullanacağınız dil,
onunla konuşmadan anlaşabileceğiniz vicdani dilin ortaya konulması,
onun dertleriyle hemhal olmak ve onlarla aynı dili
konuşabilmek, aynı vicdanı hisleri duyabilmek çok çok önemlidir.
Onun için iletişiminize çok çok dikkat etmek durumundasınız"
tavsiyesinde bulundu.
Kaymakamların, vatandaşa sunulacak hizmetin kaynağı olduğunu
belirten Ala, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yetkim az vazifem çok gerekçesine zinhar sığınmayınız. Bütün
yetkiler kaldırılmış olsa bizim kanunumuzdaki tek bir madde durduğu
sürece vali ve kaymakamlar o ilin mülki idare amirleridir ve en üst
yöneticileridir. O da kanun ve mevzuatı yürütmekle görevdir.
Hükümetin, devletin temsilcisidir.
Maliye bakanı orada sizsiniz, bayındırlık bakanı, içişleri
bakanı orada sizsiniz. Bunu kanun söylüyor. o zaman o sorumluluğun
ağırlığının gerektirdiği biçimde davranacaksınız. O işi o müdürlük
yapmıyorsa onun hesabını bizim adımızı önce siz soracaksınız, biz
de sizden o hesabı soracağız. Vatandaşımızın beklentisi söz konusu
olduğunda birbirimizi idare edemeyiz. Birbirimizi idare edersek
onlara büyük haksızlık yapmış oluruz. Siz orada aynı zamanda
idarenin temsilcisisiniz Siz yukarıdan aşağıya talimat
vereceksiniz, aşağıdan yukarıya da malumat alacaksınız. Ama talimat
verirken dikkat edeceğiniz şey, net, kararlı ve kesin olmak.
Gereğini yapın. En nefret ettiğim cümledir zinhar bunu duymayayım.
Net ve kararlı olacaksınız ki aşağıdakiler de onu tereddüt etmeden
yapsın. Malumat alırken ne yapacaksınız? Malumat isterken sadece o
işi yapan memurdan bilgi alırsanız büyük hata yaparsınız. O işten
yararlanacak olan vatandaşlardan da o işin kalitesi, süreci ve
süresiyle ilgili bilgi alacaksınız. Yoksa elinize tutuşturulan
dosyalardan bize bilgi aktarırsanız orada iş yapamazsınız."
Bakan Ala, kaymakamlardan vatandaşları gördüklerinde
vazifelerini, memurları gördükleri zaman da yetkilerini
hatırlamalarını istedi. Ala, "Siz vatandaşların hak ve
özgürlüklerini, bireyin hak ve özgürlüklerini devredilemez,
engellenemez, yok edilemez ve devlet tarafından mutlak koruma
altına alınmış olması gereken gönüllerince kullanabilecekleri
ortamı, toplumsal huzuru ve kişisel garantiyi sağlamak üzere
oradasınız. Onları engellemek, örselemek, yok etmek için orada
değilsiniz. Hatta buna teşebbüs edenlerin de önünü kesmek için
oradasınız" diye konuştu.
DERECEYE GİRENLERE SERTİFİKA
Törene katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, konuşmaların
ardından, kursu ilk 3 sırada tamamlayan kaymakamlara sertifika
verdi. Kura çekerek görev yerlerini belirleyen kaymakamlar,
mutluluklarını töreni izleyen aileleriyle paylaştı. Diyarbakır'ın
Kulp kaymakam adayıyken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldıktan
sonra 19 ay sonra bırakılan Kenan Erenoğlu da kursu ikinci
tamamladı. Dereceye girdiği için kuraya dahil olmayan Erenoğlu,
Bolu'nun Yeniçağ ilçesinde görev yapmayı seçti.