Bahçeli'yi kızdıran MHP'li son kez konuştu
Abone olMHP yönetiminin politikasını eleştiren mektupla dikkat çeken Mansur Yavaş, seçime kadar susma kararı aldı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye yazdığı mektup
sonrası parti yönetinde bazı kesimlerce 'hain' gözüyle bakılan
Yavaş, görüşlerini dinlemeyen Bahçeli'ye üstü kapalı sitem
etti.
Don kişotluk yaptığı eleştirilerine de Yavaş, "42 yıldır iktidar olamamış MHP'nin de Türk Milleti'nin de daha fazla beklemeye sabrı yoktur" sözleriyle cevap veriyor.
2009 yerel seçimlerinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan ve aldığı oyla yıldızı parlayan MHP'li Mansur Yavaş, Devlet Bahçeli'ye yazdığı mektubu ve MHP'yi anlattı.
13 HAZİRAN'I BEKLİYOR
"13 Haziran'a kadar konuşmayacağım" diyen
Yavaş, seçim sürecinde muhalefet edeceğini söyleyenlere de
"Tanıdığım, güvendiğim adayların başarılı olması için
elimden gelen çabayı göstereceğim" sözleriyle
karşılık verdi.
ADAY GÖSTERİLMEMİŞTİ
O mektup sonrası parti yönetiminde hedef olan ve aday gösterilmeyen Yavaş, Bugün gazetesinden Seda Şimşek'e ilk ve son kez konuştu. Yavaş, söylediklerinin arkasında olduğunu da sözerine ekledi.
Parti politikalarıyla ilgili endişelerini Bahçeli'ye ilettiği mektubun basına sızdırılmasını manidar bulan Yavaş, o kişiler hakkında işlem yapılmamasını da eleştiriyor.
Yavaş neler demişti? |
Mansur Yavaş, mektubunda, Devlet Bahçeli'ye hitaben neler demişti? İşte o mektupçan bir bölüm: "Millet iradesinin önemli bir bölümüne elitist bir yaklaşımla adeta tepeden bakan, referandumda 'evet' oyu kullanmış yüzde 58'lik bir kitleyi neredeyse yok sayan, bütün programını 'hayır' oyu kullananlar üzerine yapan ve bunu açıkça ilan eden bir anlayışla sonuç almamız mümkün gözükmemektedir." Ayrıntılar için tıklayın |
BAHÇELİ'NİN ÇAĞIRACAĞINI UMUT ETMİŞTİM
Mektup sonrası Bahçeli'nin kendisini çağırmamasında duyduğu üzüntüyü de belirtemeden geçemiyor:
"MYK toplantısında seçildiğim günden bu güne kadar hiç
kimsenin konuştuğunu görmedim, bire bir genel başkanla konuşulup,
bazı konularda bilgi vermek söz konusu oluyordu. Bu kadar kapsamlı
konular, yazıyla daha güzel ifade edilir, sözle
yanlış anlaşılabilir, eksik kalabilir. Mektubu son derece nazik ve
saygılı bir ifade ile yazdım. Ne demek istediğimin sorulacağını
ümit ederek bu girişimde bulundum. Sayın Genel Başkan ile
istediğimiz zaman görüşebiliyoruz. Ben mektup üzerine çağrılmayı
ümit ettim, ama olmadı. Bir genel başkan yardımcısının mektubun
kimin tarafından sızdırıldığını bildiğini, isteyerek, bilerek
partiyle aramızın bozulması için böyle bir şey yapıldığını
söylemesi manidardır. "
Kendisini feda ettiğini düşünen Yavaş, "Partim iktidar olamadıktan sonra benim milletvekili olmamın hiçbir anlamı yoktur diye düşünüyorum" sözleriyle gelinen noktayı özetliyor.
LİDER ADAYI MI?
Munabirin "Seçimden sonra lider adayı olarak mı çıkacaksınız?" sorusuna Yavaş, hatalı bulduğu parti politikasını hatırlatarak cevap veriyor:
"Bu mektubun özü bir liderlik arayışından daha çok ideolojik arayıştır. Bunu her yerde üstüne basa basa söylüyorum. Böyle bir ideolojik yapıda kimin lider olduğunun hiçbir önemi yoktur, bu nedenle bu mektubu yazış nedenim liderlik arayışı değildir, ideolojidir."
37 YILDIR BURADAYIM
Parti içinde kendisine truva atı benzetmesi yapanlara Yavaş, görev yaptığı 37 yılı hatırlatarak iddiaları reddediyor:
"37 yıldır içindeyim, 37 yıldır hiçbir yere gitmeyen bir Truva Atı nasıl oluyor bilmiyorum. Keşke binlerce "Mansur Yavaş"ı parti ortaya çıkarabilse. İsmim hiçbir zaman hiçbir şahısla ya da grupla anılmamıştır. Partililerin hep övündüğü kişi olmuşumdur. Bundan da büyük gurur duyuyorum. Şimdi böyle bir kişiye "Truva Atı" denir mi kamuoyunun takdirine bırakmak lazım."