Bahçeli'den sandıkta tehlike uyarısı
Abone olMHP lideri Erzurum'da konuştu, Meclis Başkanı Şahin'i taraflı davranmakla suçladı. İşte Bahçeli'nin ağır sözleri;
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “(Halk oylamasında)
Evet oyu Türkiye'yi yoldan çıkarır. Bu 'evet' oyu Recep Tayyip
Erdoğan'ı çıldırtır. Zaten havada dolaşan bir Başbakanı uçurur,
onlara da kalmaz Türkiye'yi de uçuruma uçurtur”
dedi.
MHP lideri Bahçeli, partisinin Erzurum İstasyon Meydanı'nda
düzenlediği mitingde, Erdoğan'a yüklendi referandumda mutlaka oy
kullanılması çağrısı yaptı. Halk oylamasının önemsenmesi
gerektiğini ifade eden Bahçeli şöyle konuştu:
“Halk oylamasıyla millet iradesini ortaya koyarken aynı zamanda
2011'de yapılacak milletvekili seçimlerine de bir iz çizmiş
olacaksınız. Bu hakkınızı kullanmalısınız. Bu hakkınızı kullanırken
de iyi araştırmalısınız, kara propagandaların tesiri altında
kalmamalısınız, aklınızın süzgecinden geçirmelisiniz, vicdanınızın
sesini duymalısınız ve sandığa gittiğinizde 'evet' veya 'hayır'
tercihinden birini, milletin geleceği, sizlerin geleceği için
belirlemelisiniz” dedi.
BAŞKAN ŞAHİN'E SUÇLAMA
“AKP yöneticileri bir avuç kişiyle bir araya gelerek Anayasa
değişikliği paketini TBMM'ye sunmaya çalışmıştır” diyen Bahçeli,
konuşmasında Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin'i taraflı davranmakla
suçladı. Bahçeli şunları söyledi:
“Bunu fark eder etmez MHP olarak, Türkiye'nin geleceğini öncelikli
olarak ele aldığımız için diyalogla, uzlaşma zemini oluşturmadan
hazırlanan bir Anayasa için, 'eksik olur, sakat kalır ve Türkiye
açısından da fayda getirmez. Öyleyse iktidar olarak böyle bir
uzlaşmayı aramıyorsanız, Meclis Başkanının başkanlığında,
parlamentoda temsil edilen siyasi partilerimizin, grubu olsun
olmasın, onların da düşüncelerini alıp, uzun tartışmalar sonrasında
bir paket hazırlayarak, TBMM'ye sunabiliriz' dememize rağmen,
Meclis Başkanı Tayyip Erdoğan'dan müsaade alamadığı için
böyle bir yola da başvurmamıştır. Böyle bir konumda Sayın
Meclis Başkanı görev ihmali yapmıştır. Meclisin varlığını yok
sayarak AKP'nin yolunda yürümeyi tercih etmiştir.”
“ANAYASA DEĞİŞİKLİK PAKETİ, MİLLETİN ANAYASASI
DEĞİLDİR”
Halk oylamasına sunulacak Anayasa değişikliklerinin, “ben bilirim,
ben yaparım” dayatmasıyla ortaya konulmuş bir Anayasa değişiklik
paketi olduğunu iddia eden Bahçeli, “Anayasa değişiklik paketi,
milletin anayasası değildir. Bu AKP anayasasıdır, Recep Tayyip
Erdoğan anayasasıdır” dedi.
Ak Parti'ye oy verenlerin, parti yöneticilerine, “uzlaşmadan uzak,
tartışması uzun sürecek bir Anayasa değişikliğine niçin gittiniz?
Buradaki niyetiniz neydi” şeklinde soru yöneltmesi gerektiğini
ifade eden Bahçeli, “Anayasa değişikliği, Recep Tayyip Erdoğan'ın
gizli niyeti ve gündemini taşımaktadır” diye konuştu.
“AÇILIMI ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİYLE
İLİŞKİLENDİRİYOR”
Başbakan Erdoğan'ın, 17 Nisan 2010 tarihinde bir televizyona
röportaj verirken de bugünkü Anayasa değişikliğini, demokratik
açılımın ilk adımı olarak nitelediğini söyleyen Bahçeli, “Açılımı
Anayasa değişikliğiyle ilişkilendiriyor. O zaman ortaya çıkan gizli
gündem şu: Bugünkü Anayasa değişikliği, 1 Ağustos 2009'dan beri
yapılmaya çalışılan açılım projesinin, yıkım projesinin sonuçlarını
almak için Anayasaya bazı tuzaklar yerleştirilerek, 2011'de
açılımda PKK ve AB taleplerine cevap verecek daha geniş bir Anayasa
değişikliğinin hukuki zemininin korumasını sağlamaya çalışıyor.
Onun için PKK'nın siyasallaşma süreci ile AKP'nin Anayasa
değişikliği arasında, aynı eksen üzerinde birlikte yürüme
vardır.”
"EVET OYLARI ERDOĞAN'I ÇILDIRTIR"
Halk oylaması için tercihin belirlenirken, milletin geleceğinin de
belirlenmiş olacağını ifade eden Bahçeli, sözlerini şöyle
tamamladı:
“Bu iktidarı uyarmak için, bu iktidarın ayağının yere basması için
bu iktidara Osmanlı tokadı atmakta yarar var. Titresin de kendine
gelsin. Bazı konularda bu AKP'nin kara propagandasıyla
örtüşüyor. Buna alet olmamak lazım. 'Evet' oyu Türkiye'yi
yoldan çıkarır. Bu 'evet' oyu Recep Tayyip Erdoğan'ı
çıldırtır. Zaten havada dolaşan bir Başbakanı uçurur,
onlara da kalmaz Türkiye'yi de uçuruma uçurtur. O sebepten dolayı
Türkiye'nin geleceği için, yoksulluğun, yolsuzluğun son bulması
için, her türlü rüşvetin ortadan kalkması, yargı yoluyla hesap
verilmesi için, Türkiye'nin geleceği için halk oylamasında 'hayır'
demeliyiz.”