Bahçeli'den 'oh olsun' diyenlere tokat!
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu
İNTERNETHABER.COM- Bahçeli'nin
gündeminde deprem sonrası 'ağlama sırası onlarda' diyen kesimler
vardı. Sözünü sakınmayan MHP liderinin sözleri tokat
gibiydi:
"Böylesi bir günde ayrımcılığı körükleyerek ağlama sırası onlarda gibi lanetlenmesi gereken yaklaşımları da büyük bir densizlik ve soysuzluk olarak gördüğümüzü söylemeliyim."
‘Yere batsın sizin devletiniz’
diyen BDP'li Sırrı Süreyya Önder'i "alçak sima"
olarak niteleyen Bahçeli, Kaddafi'nin öldürülmesinden
Başbakan Erdoğan'ın sorumlu olduğunu iddia etti.
Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, konuşmasına depremde hayatını kaybedenler için Allah'tan rahmet dileyerek başladı. Deprem sonrası oluşturdukları komisyonu acilen bölgeye gönderdiklerini anlatan Bahçeli, Vanlılara sıcak mesajlar yolladı:
VAN'I AYAĞA
KALDIRACAĞIZ
"Van’ın elinden tutmak hepimizin en temel görevi ve milli vecibesidir. Panik ve endişeye kapılmaya gerek yoktur. Bu zorlukları aşacak, maviliklerimizi kapatan kara bulutları dağıtacak inanca, irfana ve ihlasa sahip olduğumuz tartışmasızdır. Acılarımızı paylaşarak azaltacağız ve elele, omuz omuza Allah’ın izniyle Van’ı tekrar ayağa kaldıracağız. Allah’a şükür, vefalı ve âlicenap milletimiz, Van’daki vahim manzara ortaya çıkar çıkmaz elini bölgeye uzatmış, yardımseverliğini, dayanışmaya verdiği önemi bir kez daha kanıtlamıştır."
ÜLKÜ OCAKLARI YARDIM BAŞLATTI
Partisinin yardımlar konusunda duyarsız kalmadığını söyleyen Bahçeli, neler yaptıklarını sıraladı:
"Felaketzedelerin, tüm Van’lı kardeşlerimin yanında yer aldığımızı, sahip olduğumuz imkânlar çerçevesinde parti olarak üzerimize düşen ne varsa yapacağımızı ifade etmek istiyorum. Bu kapsamda MHP’li belediyeler yiyecek ve giyecek yardımı başta olmak üzere hemen ihtiyaç sahiplerine elini uzatmış, Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı da gerekli girişimlerini başlatmıştır."
HAYSİYET FUKARASI SEFİL
SİMALAR
Van’daki kamu binalarının daha çok hasar gördüğüne dikkat çeken
Bahçeli, hükümeti çözüm bulmaya sahtekarların yakasına yapışmaya
çağırdı. Ardından sefil simalar olarak nitelediği malzeme çalanlara
beddua etti:
"Devletin malını deniz gibi görerek üzerine çullanan haysiyet fukarası sefil simalar, ne yazık ki yıkımın, çöküşün alt yapısını da hazırlamışlardır. Dileğim vatandaşlarımızın ya da devletimizin sahip olduğu binaları hakkıyla yapmayarak kayıplara neden olanların, eksik malzeme kullananların, çalanların çırpanların iki cihanda da yakaları bir araya gelmesin ve inşallah rüsvalıktan da kurtulamasınlar."
HAİNLERİ SEVİNDİREN ORTAM MEYDANA GELMEDİ
Çukurca ve Bitlis Göroymak'ta şehit olan polis ve askerlere de değinen Bahçeli, teröre gösterilen 'sağduyulu' tepkilere övgüler yağdırdı:
"Türk milleti ayağa kalkarak dualarla
şehidine sahip çıkmış ve bayraklarla güzel yurdumuzu baştan ayağa
donatmıştır. Herkes Türk milletinin kudretini haykırmış, matemini
dahi taşkınlığa pirim ve hainleri sevindirecek ortamlara meydan
vermeden yaşamıştır. Milletimizin haklı öfkesi ve tepkisi,
demokratik sınır ve ölçülerde kalmış; kardeş kavgası tasarlayan,
çatışma hevesinde olan ve kavga umudu taşıyan kim varsa bir kez
daha hayal kırıklığına uğramıştır. Milletimiz hıyanet
ateşini soluğuyla, barutu inancıyla, mermiyi imanıyla, melaneti
varlığıyla karşılamış ve bu zamana kadar da hamd olsun
etkisizleştirerek sahiplerine iade etmiştir.
GAFİLLER, KİRLİ SURATLAR, MÜTAREKECİLER
Gafiller, hainler, fırsatçılar, bölünmemizin yolunu gözleyen kanlı
eller, kavgamızın başlamasını isteyen kirli suratlar,
mütarekeciler, teslimiyetçiler boşuna heveslenmesin; Türk milleti
yenilmeyecek, kardeşliğini bozmayacak ve vatanına sonuna kadar
sahip çıkacaktır. Mithat Cemal Kuntay’ın mısralarıyla
seslenmek isterim ki; “Ölmüş gibi düşünsek bile bu vatan ölmez,
zira dünyanın sırtı bu tabutun büyüklüğünü çekemez.”
PEŞMERGEYE HADDİ BİLDİRİLMELİDİR
Hükümete son ferdine kadar terörist
unsurları teslim alması ya da etkisiz hale getirmesi için
destekleririnin tam olduğunun altını çizen Bahçeli, konuşmasını
şöyle sürdürdü:
"Daha geçtiğimiz günlerde Irak Dışişleri Bakanı’nın ülkemizi
ziyareti ve bu vesileyle kamuoyuna yansıyan bazı gerçekler bizim bu
düşüncelerimizde ne kadar haklı olduğumuzu bir kere daha gözler
önüne sermiştir. Başbakan Erdoğan’ın, Irak Dışişleri
Bakanı’na yönelik olarak; “PKK’yı temizleyin, yoksa biz temizleriz”
sözlerinin üzerinden çok geçmeden terör felaketini üste üste
yaşadık. Bu aşamada Irak merkezi yönetiminin mazereti ve
sığınacağı bahanesi artık kalmamıştır. PKK’yı himaye eden, teşvik
edip yönlendiren peşmerge yönetiminin ise haddi mutlaka
bildirilmelidir."
SURİYE, İRAN, RUSYA, İRAN, YUNANİSTAN, G. KIBRIS, ABD
PKK'nın arkasındaki ülkelerle ilgili tartışmalara katılan Bahçeli bazı ülkelerin adını vererek, terörün uluslararası boyutuna işte bu sözlerle dikkat çekti:
"Üstelik en başta Çukurca saldırısından sonra bazı mahfiller tarafından Türkiye yönlendirilmeye çalışılmış; belirgin olarak İran ve Suriye saldırıların gerisindeki failler olarak takdim edilmiştir. Elbette bu mümkün ve güçlü bir ihtimaldir. Buna rağmen, yakın bir tarihe kadar bazı Avrupa Birliği ülkeleri, Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Rusya Federasyonu ve hatta ABD PKK’yı açık ya da gizli bir şekilde desteklemişler, büyütüp palazlandırmaktan hiç imtina etmemişlerdir.
MAŞA PKK
Taşeron nitelikli kanlı örgüt kimin
işine yarıyorsa onun hizmetine girmiş, kimin çıkarına geliyorsa
onun emriyle hareket etmiştir. Dönemsel olarak Türk milletiyle
ihtilafı olanlar PKK’yı maşa olarak kullanmış ve taşları bağlayarak
katilleri üzerimize salmışlardır."
Bahçeli'nin bir diğer hedefindeki isim de BDP'li Sırrı Süreyya
Önder oldu. Bahçeli BDP'li vekili ekmeğini yediği ülkesine ihanetle
suçladı:
"Bakınız geçtiğimiz hafta Ankara’nın
göbeğinde, seçimlere ‘Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku’ adıyla
katılan PKK uzantılarının sözde yeni bir oluşum amacıyla kongreleri
toplanmıştır.
Farklı sol eğilimlerin ve marjinal örgüt ya da partilerin bir araya
gelmesiyle ihanetin önüne yeni yollar açılmış ve yeni bir
organizasyon için düğmeye basılmıştır.
HIYANET TARAFTARLARI
Bulundukları salona 13 ayrı dilde birleşiyoruz ifadeleri
asan bu hıyanet taraftarlarının, Türk milletine husumet ve
tahammülsüzlükte yeni bir evreye geldikleri
anlaşılmaktadır. Dağdaki silahlı çete ve şehirlerdeki
siyasi uzantıları, arkalarında AKP’nin sağladığı uygun ortam
eşliğinde gözlerini kan bürümüşçesine ilerlemektedirler.
'YERE BATSIN SİZİN DEVLETİNİZ' DİYEN ALÇAK
SİMALAR
‘Yere batsın sizin devletiniz’ diyen alçak simalar, bu
devletin parasını maaş olarak almaya, ekmeğini yemeye, suyunu
içmeye küstahça devam etmektedir. Ne üzücü bir gerçektir ki, Türk
milletinin içinde barındırdığı hain kontenjanı hiç bu kadar fazla
olmamış ve hiç bu kadar da cesaret kazanmamıştır."
MHP'NİN KIRMIZI ÇİZGİLERİ
Yeni anayaas çalışmalarına da değinen Bahçeli, partisinin kırmızı çizgilerini bir kez daha hatırlattı:
"Bu haliyle anayasa hazırlık çalışmalarında ve süresince; Anayasanın ilk üç ve emniyet supabı niteliğindeki dördüncü maddelerinden taviz vermemiz, Başlangıç kısmındaki ruhtan geri adım atmamız, Türk kimliğinin sulandırılmasına rıza göstermemiz söz konusu değildir. Türk milletini tahrip edecek ve etnik kimliklere çağrı olacak her değerlendirmeyi, siyasi ve hukuki meşruiyet sağlama çabalarını geri çevireceğimizden herkes emin olmalıdır."
Kaddafi'nin linç edilerek öldürülmesine
tepki gösteren Bahçeli, yaşananlardan AK Parti hükümetinin de
sorumluğu olduğunu iddia etti. Libya muhaliflerine verilen desteği
hatırlatan Bahçeli sözlerine şöyle devam etti:
CANAVARLAR
"Bizim açımızdan Kaddafi’nin iktidarda kaldığı 42 yıllık zaman zarfındaki eylemleri ve yönetim anlayışı hiçbir şekilde kabul edilemeyecektir. Ancak, maruz kaldığı ve insanlığın iflas ettiği akıbetini onaylamamız ve muhalif diyerek kendilerine isim koyan canavarların davranışlarına tepkisiz kalmamız da düşünülemeyecektir. Ekranlardan ve sanal medya üzerinden yansıyan ilkel ve vahşi manzaraların insanım diyen, Allah’tan korkan hiç kimse tarafından meşru görülmeyeceği ortadadır.
AKAN KANDAN ERDOĞAN SORUMLU
Bu son hadise Batı anlayışının insan ve yaşama hakkı konusunda ne kadar ikiyüzlü olduğunu açıkça göstermiştir. Başbakan Erdoğan işte böylesi bir vicdansızlığın ve acımasızlığın sözcülüğünü yapmış ve üstelik NATO operasyonlarına destek vererek akan kandan sorumlu olmuştur.
AKP hükümetinin bu gelişmelere seyirci
kalması ve sesini dahi çıkarmaması büyük bir hayâsızlık ve
işgüzarlık olarak yakasına yapışacaktır. Kaddafi’nin
öldürülmesinden sonra soyguncuların işbaşında olması, feryat eden
bir insana kıymaları ve bunu da yüce dinimizi alet ederek yapmaları
insanlığın lekeli bir anı olarak tarihe geçecektir.
AKP'NİN PARA VERİP DESTEKLEĞİ KANLI ELLERİ TÜRK MİLLETİ
AFFETMEYECEK
Kutlu dinimiz İslamiyet’i şiddetle özdeşleştirme çabaları büyük bir günah olarak hatırlanacak ve Yüce Allah gazabını bu bedbahtlara inşallah gösterecektir.
AKP’nin para verip desteklediği, ülkemizde ağırlayıp teşrifatçılık yaptığı kanlı elleri Türk milleti asla affetmeyecek ve hoş görmeyecektir. Bu vahşetin ilgililerine ders olmasını diliyor, bu gidişle şiddet sahnelerinin sıradanlaşacağını ve bir gün herkesin kapısını çalabileceğini belirtmek istiyorum."