Bahçeli'den o Kaymakam'a sert tepki!
Abone olBahçeli, şehit Mehmet Tuhal'ın ailesine kameralar önünde acı haberi veren Hassa kaymakamını Twitter'da sert sözlerle eleştirdi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli twitter hesabından
gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Bahçeli, Hakkari'de şehit düşen polis memuru Mehmet Tuhal'ın
ailesine kameralar önünde acı haberi veren Hassa kaymakamını sert
sözlerle eleştirdi. Bahçeli, kaymakam Mustafa Pala için 'Bu densiz
Kaymakamın, bu iflas etmiş şahsiyetin şehitliği magazinleştirmesi
utanılması ve mutlaka cezalandırılması gereken bir alçalmadır.'
ifadesini kullandı.
Bahçeli'nin açıklamaları şöyle:
Ne çok ölüyoruz değil mi? Ne çok ağlıyoruz? Ne çok üzülüyoruz?
Türkiye sanki tabutların etrafında toplandı, ocaklardan sanki acı
tütüyor?
1.İnönü Savaşı’nda verdiğimiz kayıplardan fazlasını iki aylık
sürede teröre kurban verdik. Dile kolay, tam 132 şehidin ateşi
yüreklere düştü
Mezar kazmaktan kollar yoruldu! Vatan kurşun ve bombalarla
dolduruldu. Her gün cinayet, her gün feryat; hakikaten dayanılır
gibi değil…
Bir anayı düşünün; beşiğini salladığı bebeğinin gün geliyor ağıtını
yakıyor. Gencecik fidanlar toprağa devriliyor. Kabul edilir gibi
değil…
Şehitlerimizin hepsine Allah’tan rahmet diliyorum. Hepimizin başı
sağolsun diyorum.
Hakkari’de, hainlerin yola döşedikleri bombayı uzaktan kumandayla
patlatmaları sonucunda polis memurumuz Mehmet Tuhal şehit oldu.
Mehmedimiz Hatay Hassa’lıydı ve henüz 29 yaşındaydı. Bu kapsamda
bugün izlediğim bir sahne gözümün önünden gitmiyor.
Hassa Kaymakamı kameralar eşliğinde şehidimizin evine gidiyor ve
sanki şov yaparcasına, sanki film çekercesine şehit haberi
yetiştiriyor!
Bu densiz Kaymakamın, bu iflas etmiş şahsiyetin şehitliği
magazinleştirmesi utanılması ve mutlaka cezalandırılması gereken
bir alçalmadır.
Anne Feride Tuhal’ın evladının şehit haberini alır almaz kederle
nasıl kıvrandığını, “Mehmedim” deyişini vicdanlı hiçkimse görmezden
gelemez
Bari şehitlerimizin aziz hatıralarıyla oynanmasın, geride
bıraktıkları muhterem emanetleri siyasal ve istismarcı emellere
alet edilmesin.
17’inci yüzyılın büyük düşünür ve tasavvuf kutbu Niyazi Mısri, şu
dizeleriyle sanki bugünkü mevki sahiplerini anlatıyor:
“Cahil anlamaz, zevil-irfan olan anlar bizi; vakıf-ı esrar olup,
hayran olan anlar bizi.”
“Anlamaz bizi hayvan olan, insan olan anlar bizi; halkın artık
eksiğine keylimiz yoktur bizim.”