Bahçeli'den Kılıçdaroğlu'na Başbakanlık yanıtı
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kendisine Başbakanlık teklifinde bulunan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na sert bir dille yanıt verdi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Hükümeti birlikte
kuralım, Bahçeli Başbakan olsun" çağrısı yapan CHP lideri Kemal
Kılıçdaroğlu'na sert yanıt verdi.
Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu'na
'koltuk tedarikçisi' diyen Bahçeli, şunları
yazdı:
"11 ayın sultanı Mübarek Ramazan ayına kavuşmanın manevi haz ve bereketini doyasıya yaşıyoruz. Allah’tan niyazım dualarınızın kabul olmasıdır. Aziz milletimin ve Türk-İslam âleminin Ramazan’ını kutluyor, bu kutlu ayın yeni bir dirilişe, yeniden toparlanışa vesile olmasını diliyorum. Ayrıca tüm babaların Babalar Günü’nü tebrik ediyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Oruç bir ibadet olduğu kadar manevi bir terbiye, insani ve
vicdani bir uyanma halidir. Oruç rahmet ve merhamet kapısının
anahtarıdır. Sadece yemeyerek, içmeyerek Oruç tutmuş sayılmayız.
Boğazın sabrına, nefsin ıslahına dilin ve kalbin refakatini de
sağlamalıyız.
Yusuf Has Hacip demiş ki; “İnsan yiyecek bulamaz, bütün
nimetleri olursa tamam; ömür tükenir, oluncaya kadar bütün nimetler
tamam.” Oruç kilitlenmiş zihinlerin devası, betonlaşan
vicdanların ilacı, kararan akılların panzehri, puslu gönüllerin
sıcacık umut ışığıdır. Bu ayda, darda kalanları hatırlayalım,
zorda bulunanlara el uzatalım. Dayanışma ve yardımlaşmanın
mükafatıyla kardeşliğimizi güçlendirelim. Bu yılın Ramazan ayı
teması; “Vakit iyilik vakti, bu Ramazan ve her
zaman…” şeklinde belirlenmesi olumlu ve umut verici bir
gelişmedir.
Şüphesiz iyi olmadan iri ve diri olunmaz, iyi olunmadan güzele ve görkeme ulaşılamaz. İyilik olmadan insanlık yaşayamaz, hoşgörü tutunamaz. İyilik hayatın özü, beşeriyetin öznesidir Ne var ki iyilik asil yanını davranışta gösterir asıl yüzünü karşılıklı münasebette ortaya çıkarır
Sınırlı birikimleriyle yıkıcı özlemlere koşanlar iyiliği sürekli
ıskalar. Müstear şahsiyetlerin iyi olması da fos ve fuzuli bir
beklentidir. Bir davası olan, bir ülküyü rehber edinen, yüksek
değerlere, büyük hedeflere varlığını adayanlar için iyilik bir
tercih değil, zorunluluktur.
“KOLTUK TEDARİKÇİLİĞİNE HEVESLENENLER…”
Hayatın anlamı esasen onu aramaya bağlıdır. Peyami Safa der ki,
hayat duyulara ait plandan zekâya ve idrake ait bir plana
yükseliştir. Acaba diyorum, koltuk tedarikçiliğine heveslenenler,
mevki düşkünlüğüne kapılanlar hayat ve siyasetin hakkını layıkıyla
verebilirler mi? Meçhulün girdabında sürüklendiklerini unutup da
malumun kıyılarına çıkmayı isteyenler çözüldükçe düğümlendiklerini
ne zaman anlayacaklar? Vehimli ve telaşlı bir ruh haliyle mezun
olmadıkları koltuk ikramına meyledenler, sanıyorum hırslarına
yenilenler, ilkeleri çoraklaşanlardır. Koltuk bir amaç değil,
vasıtadır. Ülküsüz bir koltuk, ilkesiz ve iradesiz bir duruş
akıllıya deli, alime cahil, kahramana korkak demektir.
Gün aşırı taktik hamlelerle ön almaya çalışan çürük koltuk
imalatçılarına önceliklerimizi tarihe bakarak öğrenmelerini tavsiye
ederim. Hiç olmazsa Merhum Ömer Seyfettin’in Nadan isimli
hikayesindeki Köse Vezir’i, Pembe İncili Kaftan’daki Muhsin
Çelebi’yi okumalarını öneririm.
"TÜRKİYE'NİN YÜZEYE ÇIKMASI, GEÇMİŞ 13 YILIYLA
YÜZLEŞMESİYLE MÜMKÜNDÜR"
Uyum, uzlaşma ve işbirliği temellenecekse evvela kırmızı plaka sevdasından kırmızı çizgilerin seviyesine gelinmesi şart ve mecburidir. Çıkarlarının sıcak takibiyle, arka oda müzakerelerine soyunup sahte alicenaplık pozları verenler önce samimi davranmalıdır. Türkiye’nin yüzeye çıkması geçmiş 13 yılıyla yüzleşmesiyle mümkündür. Unutmayalım, küçük adamlarla, güdük adımlarla büyük hedeflere varılamaz. Bir ülküsü olanlar nefsine aldanmaz, ucuz istismarlara kanmaz. Unutmayalım, küçük adamlarla, güdük adımlarla büyük hedeflere varılamaz. Bir ülküsü olanlar nefsine aldanmaz, ucuz istismarlara kanmaz. Müslümanlar Endülüs’ten çekilince El Hamra Sarayı’nı ele geçirenler her şeyi silerler. Yalnızca şu ifadeler batıla meydan okurcasına kalır. “Ve la galibe illallah”, yani galip olan sadece Allah’tır Herkesin bir planı varsa Allah’ın da vardır hesabın üstünde kutlu bir hesap vardır."