Bahçeli'den hükümete yaylım ateşi
Abone olErmenistan ile imzalanan protokoller iki ülkenin başını ağrıtıyor. MHP lideri Bahçeli hükümete çağrıda bulundu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Hükümet Ermeni
protokollerini derhal TBMM'den çekmeli" dedi.
Bahçeli Kafkasya'da dar bir coğrafyaya sıkışmış Ermenistan'ın bile hükümetin teslimiyetini kendisi için fırsata dönüştürdüğünü ve Cumhuriyet tarihi boyunca elde edemediği hamle gücüne ve söz söyleme hakkına ulaştığını savundu.
Bahçeli "Ermenistan'la protokollerin imzalanmasıyla birlikte, Türkiye'nin içine düşürüldüğü utanılacak durum bütün çıplaklığıyla açığa çıkmıştır" dedi
Protokollerin imzalanmasının başından beri tarih bir yanılgı olduğunu belirten Bahçeli, şunları söyledi:
TESLİMİYETÇİ DIŞ POLİTİKA
"Anayasası ile Türkiye'nin toprak bütünlüğünü sorgulayan, soykırım yalanını milli dava olarak benimseyen ve Azerbaycan'ın topraklarının beşte birini işgal eden Ermenistan'la, hem uluslararası hukuka aykırı ve hem de düşmanca tutum ve politikalarını değiştirmeden kurulan ilişkiler baştan sona yanlıştır. Milliyetçi Hareketin bu konudaki haklı ve samimi uyarılarına kulaklarını tıkayan hükümet, bugün içine düştüğü çıkmazı bilerek kabullenmiş ve ardı ardına gelen dayatmalar zincirine takılmıştır. Bu gaflet, AKP hükümetinin benimsediği vizyonsuz ve teslimiyetçi dış politika anlayışının ibret verici bir örneği olarak siyasi tarihimize geçmiştir."
TEZİK TAVIR
Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararını hükümet için uyarıcı olmadığını belirten MHP lideri, hükümetin bu olaya tepkisiz kalmasını eleştirdi. Bahçeli, "Bu ağır ve tek taraflı dayatmalara açık şartlar altında, protokollerin Türkiye bakımından geçersiz ve hükümsüz olduğunu açıklayamamış ve bunları TBMM'den geri çekme basiretini gösterememiştir. Türkiye'nin ezik ve teslimiyetçi tavrından cüret alan Ermenistan ise tehditlerini ağırlaştırarak sürdürmüştür. Bu küstahlıklar karşısında Başbakan ve hükümeti protokolleri suni teneffüsle yaşatmak gayreti içine girmiş, Ermenilerin peşinde koşarak ricacı duruma düşmüştür.
ERDOĞAN ÇIKMAZA SÜRÜKLEDİ
ABD Başkanı'nın Türk-Ermeni ilişkilerinin normalleşme sürecinin ön şartsız ilerletilmesi ve protokollerin onay sürecinin anlayışıyla biran önce sonuçlandırılması yolundaki görüşünü değiştirmemesi, Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'yi nasıl bir çıkmaza sürüklediğinin son örneği olmuştur. Soykırım iddiaları karşısında Obama'nın tavrını soranlara 'kendi takdiridir' diyerek, bu ihtimal karşısında itiraz edeceği ve karşı duracağı yerde, takdir ve onay yetkisini yabancı devlet adamına veren bir zihniyet çürümüşlüğünün ülkemize daha fazla yarar sağlamasının mümkün olmayacağı da ortaya çıkmıştır. Türkiye'nin onuru ve haysiyeti, Türk milletinin izzet-i nefsi Başbakan ve AKP hükümeti tarafından bir kere daha ayaklar altına alınmıştır" ifadelerine yer verdi.
Bahçeli, ABD başkalarının her yıl sözde soykırım tarihi olan 24 Nisan konuşmalarına da atıfta bulundu. Bahçeli, şunları kaydetti:
"Her yıl hükümet üzerinde bir tehdit olarak kullanılan ABD Başkanının 24 Nisan mesajı geçtiğimiz sene soykırım sözcüğünün İngilizcesi değil de Ermenicesi geçtiği için AKP kadrolarını çok sevindirmişti. Başbakan Erdoğan ve soykırım iddiacılarının gözleri ve kulakları yine Washington'a çevrilmiş, bütün dikkatleri verilecek mesaja yoğunlaşmıştır.
KABUL EDİLEMEZ
Her yıl 24 Nisan tarihi öncesi ABD başkanlarının ecdadımız hakkında verecekleri karar veya sarf edecekleri sözlerin bizim açımızdan bir anlamı yoktur. Ne söylenirse söylensin, ecdadımızın kalbimizdeki yerini ve gönlümüzdeki önemini asla değiştirmeyecektir. Daha bu ülkeler yeryüzünde bile yokken binlerce yıldır var olan Türk milletinin, ABD'nin baskı ve şantajları karşısında boyun eğerek milli çıkarları, onuru ve haysiyeti üzerinden bir bedel ödemesi ise hiçbir şart altında kabul edilemeyecektir.
PROTOKOL DERHAL GERİ ÇEKİLSİN
Hükümetin böylesi bir süreçte ısrar ederek içine düşeceği zillet, Türk tarihine ve büyük Türk milletine ihanetle eş anlamlı olacaktır. Bu durumda, Başbakan Erdoğan'a çağrımız, ABD'nin ağzına bakmaktan artık vazgeçmesi, Erivan'la başlattığı teslimiyet sürecinin iflas ettiğini görmesi ve protokollerin geçersiz ve hükümsüz hale geldiğini ilan ederek bunları TBMM'den derhal çekmesidir."