Bahçeliden Erdoğana ağır niteleme!
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup konuşmasında milletvekillerine sesleniyor...
MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin bugün yine gündeminde
Başbakan Recep Tayip Erdoğan ve hükümet vardı. Bahçeli şimdiye
kadar Erdoğan'a yaptığı nitelemelerine birisini daha ekledi: Savaş
mağlubu gibi...
MHP Genel Başkanı Bahçeli konuşmasına Gazze'ye yardım götüren
konvoya İsrail'in yaptığı saldırı ile terör örgütünün İskenderun'da
deniz üst komutanlığına yapılan saldıra değinerek başladı. Bahçeli,
sivil ve asker hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara
da acil şifalar diledi.
TÜRKİYE'NİN GELDİĞİ UÇURUM
Bahçeli'nin gündeminde yine hükümet vardı. Türkiye'nin uçurumun
eşiğine geldiğini savunan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
Yaptığımız bütün öngörüler birer birer çıkmaya başlamış,
ülkemiz stratejik, sosyal, ekonomik ve kültürel bir felaketin
eşiğine gelmiştir. İlkel, seviyesiz ve teslimiyetçi siyasetin 7,5
yıl sonra geldiği ve Türkiye'yi getirdiği uçurum burasıdır. AKP ve
Başbakan Erdoğan'ın bu bozgun ve ricat halinin yalnızca sonucu
değil, bizatihi nedeni gerekçesi ve kaynağıdır. Yaşadığımız sancılı
gelişmeler milletimize artık göstermiştir ki Başbakan Erdoğan adeta
Türkiye'yi çökertmek ve Türk Milleti'ni bölmek için misyon
üstlenmiştir.
ERDOĞAN SAVAŞ MAĞLUBU GİBİ
MHP Lideri konuşmasının bu bölümünde Erdoğan'a çok sert bir
nitelemede bulundu:
Bunca uyarıya, bunca olaya ve bunca derse rağmen yanlışta
hala ısrar eden bu zihniyetin ve ekibinin, savaş mağlubu bir
ülkenin elleri kelepçeli yöneticileri gibi yaşadıkları boyun
eğmişlik halinin başka bir izah yolu ve anlamı kalmamıştır.
Bugün derinden hissettiğimiz ve yaşadığımız ağır tablonun tek ve
yegane sebebi, sorumlusu ve sonucu Adalet ve Kalkınma
Partisi’dir.
Bu hükümetle gidilecek başka yol, bu aciz adamlarla ulaşılacak
başka bir menzil, varılacak mutlu, müreffeh, şerefli bir gelecek
kesinlikle yoktur.
SİZİ KİM TESLİM ALDI
Başbakan Erdoğan ve hükümete yüklenen Bahçeli, sert sözlerine devam
etti:
Sizi kim teslim aldı? Bu teslimiyete nasıl sürüklendiniz?
Biz ya milliyetçilik ya teslimiyetçilik dedik ve her alanda haklı
çıktık. Peşmerge ile pazarlık yapmayın, terörü önleyemezsiniz, bir
gece Kandil'de görünün dedik, haklı çıkın. İşe musevilerden
aldığınız ödülleri iade edin dedik, haklı çıktık. Açılım ihanettir,
PKK ile pazarlıktır, pazarlıkla terör durmaz dedik ve maalesef
haklı çıktık.
BAŞBAKAN TÜKENMİŞTİR
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli gerek Başbakan Erdoğan'ın gerekse
hükümetin tükendiğini ileri sürdü:
Başbakan tamamen tükenmiştir, hükümet bitmiştir! Başbakan
Erdoğan ve hükümeti aklını başına almalı, girilen tuzaklarla yolun
bu kavşağından bir an önce dönmelidir. İsrail askeri güçlerinin
sivil gemilerimizi hedef alan hunhar saldırıları bütün yurtta haklı
infial uyandırmıştır. İnsani amaçlarla yürütülen bir yardım
faaliyetinin katliama varan tepkiyle sonuçlandırılmış olması Türk
Milleti tarafından asla kabul edilemeyecek olan bir
saldırganlıktır.
BU SALDIRI TÜRK MİLLETİNE
Konuşmasının bu bölümünde İsrail'in mütecaviz tavrını eleştiren
Bahçleli saldırının asıl hedefinin Türk milletine olduğunu
kaydetti:
İsrail devleti bu kanlı eylemle yıllardır Filistinli'ye
reva gördüğü zulme bu kez Türk milletinin evlatlarını da dahil
etmiştir. Bu katliam sıradan mesajlarla geçiştirilerek,
büyükelçilerin geri çekilmesiyle, ucuz siyasi kabadayılıklarla
hamasetle örtülemeyecek kadar ciddi, son derece hayati ve
önemlidir. Bu saldırıyı hiçbir bahane örtmeyecektir. Türk milleti
bu saldırıyı hanesine mutlaka yazacaktır.
Bahçeli'nin konuşmasından satır başlıkları şöyle:
ERDOĞAN TAŞERONLUK PEŞİNDE!
Başbakan Erdoğan Brezilya'da küresel projelerin taşeronluğunun
peşindedir. Başbakan ve hükümetin geçmişte PKK'ya ve Barzani'ye
savurduğu kuru tehditler gibi boş sözlerden ibaret olmasın. Türk
milleti bu alçakça saldırıları durdurmaya muktedirdir. Türkiye'nin
sokaklarda taşkınlık yaparak bulacağı bir çözüm yoktur. Konu bu
aşamadan sonra siyasetin üstünde milli bir konudur. Bu olayla
birlikte İsraille ilişkilerin geleceği hakkında derhal yeni bir
strateji belirlenmeli TBMM olağanüstü toplanmalıdır.
İSRAİL'LE İLİŞKİLER ASKIYA ALINSIN!
Hükümet İsrail'le ilişkilerinde ikircikli olmaktan vazgeçmelidir.
Geçici, hamasi, oyalayıcı siyaset üslubundan kaçınarak vicdani ve
onuru yara almış Türk milletinin kabul edeceği bir çözüm
oluşturulmalıdır. Süleymaniye'de askerlerimizin başına geçirilen
çuval olayındaki gibi alttan alma, idare etme gibi zaaflardan
mutlaka kaçınılmalıdır. Önerilerimi tekrarlıyorum: İsrail
Büyükelçimiz geri çekilmiştir, bu çekilme süresiz olmalıdır.
İsrail'le yapılan askeri işbirliği kesilmelidir. BM Güvenlik
Konseyi'ndeki girişim yerinde ve doğrudur. Çözüm ve tazminatlar
için girişimde bulunulmalıdır.Yardım gemileri acilen iade
edilmelidir.
İFLAS ETTİĞİNİZİ KABUL EDİN
Türkiye her sorunu mutlaka aşar, Türk milleti her sıkıntıyı
atlatır. Yeter ki dik duracak ve dik kalacak onurlu bir hükümet
olsun. İflasınızı ilan edin, bu gidişatın sizi felakete
götüreceğini idrak edin ve emaneti ehline teslim edin. Yapamayan,
yapamayacağı anlaşılan, tahrip eden gidecektir, başaracak,
birleştirecek ve yapacak olan gelecektir. Milletimiz korkmasın
Milliyetçi Hareket varsa umut vardır ve çare vardır. Milliyetçi
hareket mutlaka gelecek ve başaracaktır.
MİLLETİMİZİN HAKLI ÖFKESİ
Terör örgütü yeni bir saldırı ve eylem stratejisine geçmiştir.
Erdoğan'ın siyaseti ihaneti coşturmuş, açılım denilen ihanetin
bütün gerçekleri ortaya çıkmıştır. Dün İskenderun'da 7 askerimizin
şehit olması 8 askerimizin yaralanmasıyla neticelenen saldırıyla
birlikte 1 aylık süre içindeki terör olaylarında şehitlerimizin
sayısı 23 yaralılarımızın sayısı ise 33'dür. Milletimizin vatan
evlatlarının elim kayıplarıyla ayağa kalkmıştır ve haklı olarak
öfkelidir.
AÇILIM POLİTİKASI İFLAS ETTİ
Cumhurbaşkanının 'iyi şeyler' olacak dediği sürecin ayrılma,
karışma ve şehitlerle ortaya çıkmıştır. Açılımı öve öve anlatan,
salon salon alkışlatan, ayrışmayı, farklılaştırmayı kışkırtanların
vaadettiği güzel gelişmelerin bir türlü gelmeyeceğini milletimiz
anlamaya başlamıştır. Açılım denen yıkım bütünüyle iflas etmiştir.
Bu vahim tablo karşısında Erdoğan ne söyleyecektir? Nasıl bir
mazaret gösterecektir. Yalanlara inanancak kimse kalmamıştır.
SONUNDA PKK'YA TESLİM OLDULAR
Peşmerge lideriyle Ankara'da kucaklaşmanızı bu saldırılardan sonra
nasıl izah edeceksiniz? AKP'yle geçen her gün geçmişte yanlış
atılan adımların faturalarını birer birer önümüze getirmektedir.
Kanlı bölücü terörü önlemek adına Kandil'in hamisi Barzani'yle el
sıkışanlar, teröristi dağa çıkmış masumlar olarak görenler, şiirler
okuyup terörist arkasından gözyaşı dökenler sonunda PKK'ya teslim
olmuşlardır.
BU MİLLETİN ÖNÜNDE DURMAYIN
Hükümete tavsiyem korkmaması ve çekinmemesi yönündedir. Büyük
milletimiz inançla ve kararlılıkla bütün badireleri atlatacak
güçtedir. Aziz milletimiz bir fiskesiyle bütün melanet odaklarını
ortadan atacak güçtedir. Yeter ki, işi ciddiye alın, istismar
etmeyin, rol yapmayın, milleti aldatmayın, kandırmayın, göz
boyamayın...Türk milleti sizin sandığınız gibi etnik kalıntı
değildir. Hiç merak etmeyin siz yapamayacaksınız bile bu büyük
millet karşısına çıkacak her gücü yumruğuyla yok eder, def eder,
imha eter. Yeter ki önünde durmayın..Bu millet sizi tarihin
çöplüğüne ilelebet gönderir.
HÜKÜMET TESLİMİYETÇİ
Bu utanç sizin anlınızda bir leke olarak kalacaktır. Tahammül
edilemez hale gelen ekonomik ve sosyal konular milletimizi dört bir
koldan muhasara altına almıştır. Vatandaş yorgun, işsiz ve
yoksuldur. Ekonomi yorgun solgun ve tükenme noktasındadır. Hükümet
sorumsuz, vurdumduymaz, iş bilmez, teslimiyetçi ve art niyetlidir.
Asırlık hesapların görüldüğü küresel arenaya sıfır sorun diyen AKP
hükümeti Cumhuriyetimizi tarihin karanlığına göndermek
üzeredir.
GLOBAL PROJELERİN BEKÇİSİ
Mesele çok ciddir ve işin şakaya gelir tarafı artık kalmamıştır.
AKP'nin maskesi düşmüş ve surat çok çirkin şekilde belirmiştir. AKP
ateş çemberinin daraldığı bölgemizde, uluslararası ilişkilerde
bekçilik ve koridor övmekle övünerek milletimizi küresel insafa
terketmiştir. Büyük Türk milletin geçmişte nasıl şanlı mücadeleler
verdiğini biliyoruz. Bugün yorgun ve bitkin olabilir ancak kimse
yanılıp boş hayallere kapılmamalıdır. Türk milleti topyekün ayağa
kalkarak her türlü şer ve şirret tertibi bozacaktır. Bu güç ve
kuvvet milletimizde fazlasıyla vardır.
SOSYAL HAYAT YANGIN YERİ GİBİ
Ekonomi politikaları yandaşları doyurma ittifakı üzerine
şekillenmiştir. Başbakan Erdoğan tarafından küçümsenen ekonomik
krizin toplumsal maliyetleri hızla çoğalmış ve sosyal hayat yangın
yerine dönmüştür. Çifçiden memura, kasaptan manava herkes iş
yapamaz durumdadır, hayatlarının en zor günlerini yaşamaya mahkum
olmuşlardır. İş ve aşın olmaması şiddeti çoğaltmış, ailelerin
birliği ve istikrarı sarsıntılarla yüzyüze kalmıştır.
SON PİŞMANLIK FAYDA VERMEYECEK
Vatandaşlarımız için tek çıkar yok borçlanma olmuştur. Şimdiden
toplam tüketici borçları 117 milyar Türk Lirası'na yaklaşmıştır.
Ekmeğini kısan, tek odalı meskenlere sığınan gözşaylı anne ve
babalar üzülerek ifade etmeliyim ki bir Türkiye gerçeği haline
gelmiştir ve bir AKP klasiğidir. Erdoğan Şili'de şeker tepesinde
poz verirken yoksulluk ve yoklukluk milleti kuşatmıştır. AKP
hanedanı bolluk içindeyken milyonlarca insanımızın güçlükler içinde
yaşamaya çalışmaktadır. Sayın Erdoğan'ın son pişmanlığı fayda
etmeyecek ve kendisi Yüce Divan'dan kurtulamayacaktır.
ÇAPSIZ VE SIĞ DEĞERLENDİRME
Milyonlarca vatan evladının sefalet şartlarında çalışması ve sosyal
güvenlikten mahrum bir şekilde her türlü tehlikeye açık olmaları
hiçbir şekilde kabul edemeyeceğimiz bir durumu resmetmektedir.
Matematiksel olarak işsiz ve çalışanlarla ilgili tahminlerde
bulunmak, üç ay sonra işsizliğin geriliyeceğini iddia etmek tam da
Başbakan Erdoğan'a göre çapsız ve sığı bir değerlendirmedirl.