Bahçeli'den Akşener'e kına göndermesi! Bayrağı bugün eline çizen...
Abone olMHP lideri Devlet Bahçeli, twitter adresinden MHP'li muhalifleri ve özellikle Meral Akşener'i çok sert sözlerle hedef aldı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, akşam saatlerinde
twitter hesabından yaptığı açıklamalarla gündemi
değerlendirdi.
Referandumda neden evet diyeceklerini açıklayan Bahçeli'nin
hedefinde, hayır diyeceğini açıklayan MHP'li muhalifler ve
özellikle de Meral Akşener vardı.
Bahçeli, Akşener'in elinin içine kınayla Türk bayrağı çizmesini
eleştirerek "Bunlar avuç içlerine kınadan bayrak yaparak sözüm ona
sanal gündemde yer tutmaya, çürümüş zihinleriyle ayakta durmaya
çalışıyor" dedi.
İşte Bahçeli'nin açıklamaları:
Usta provokatörler, uzman bozguncular,icazetli
spekülatörler,kuyruğu dik tutmaya çalışan müşfik kisveli münafıklar
son kozlarını oynuyorlar.
Uzun bir kıştan sonra buzlar altında filizlenen otlar gibi kara
kampanya mucitleri referandum bahanesiyle tekrar meydana
üşüştüler.
Akıllarda MHP, ağızlarda MHP. Hep aynı soru! Müflis cenah acaba
referandumda MHP'liler ne diyecek, ne karar verecek sorgulaması
yapıyor.
"VARLIK İÇİNDE YOKLUK ACI BİR SONDUR"
Dingilinden fırlayıp kontrolsüzce seyreden tekerin akıbeti neyse
hakkımızdaki mesnetsiz değerlendirmelerin nezdimizdeki itibarı
aynıdır.
Türk milletiyle bağını koparmış, demokrasinin erdemiyle kalp
rabıtasını bozmuş kim varsa tercihimizi yokluyor, bizimle ilgili
yorum yapıyor.
Demokratik nitelikli samimi ve safiyane eleştiriler dışındakiler
elbette bizim için yok hükmündedir. Varlık içinde yokluk acı bir
sondur!
MERAL AKŞENER'E "KINA" GÖNDERMESİ
Kimileri kalkıyor ışıksız otellerde gürültü çıkarıp, bitmiş ve
tükenmişlikleriyle çaresizliğin ve çamurluğun limanına demir
atıyor.
Bunlar avuç içlerine kınadan bayrak yaparak sözüm ona sanal
gündemde yer tutmaya, çürümüş zihinleriyle ayakta durmaya
çalışıyor.
Anlayana;bayrağı bugün ele çizen yarın yele verir.Halbuki bayrak
şereftir, bağımsızlık sembolüdür;ancak baş tacı edilir,zirvelerle
taçlanır.
İstikbalsiz bir hayatın bütün ağırlığını sırtında taşıyanların
ikide bir gizlendikleri kaos örtüsünden başlarını çıkarması nafile
çabadır.
"HELE BİRİLERİ VAR
Kİ..."
Yüzlerinden kötülük ruhu bir elmastan taşan ışık gibi parlayanların
ne davaya,ne devlete,ne de büyük milletimize en ufak hayırları
dokunmaz.
Hele birileri var ki, kalpleri nedamet ve yeis içinde çarpması
gerekirken Anadolu'ya hayır turuna çıkma kararları hayret ve ibret
vericidir.
Bir ara zamanlarını boşa
harcayıp her işten kaytaranlar, araya kaynak yapıp mücadeleden
kayış atanlar şimdilerde yollara düşeceklermiş.
Bir gün övdüklerini göklere çıkaracak kadar heyecan
duyanların,diğer gün yerip yerin dibine geçirme hevesleri kurnazlık
ve karakter zaafıdır.
"KÖTÜ GÖREN KÖTÜ GÖSTERİR
Davamızda ileri hamlelere ayak uyduramayanların gözleri daima
arkadadır. Ve bunlar ilk istasyonda inmişler, ilk hendekte
düşmüşlerdir.
Ülkülerimize ulaşılması için fedakarca emek veren özverili ve
tutkulu arkadaşlarım gerçek dava ve değer simgeleridir. Onlar aynı
yerindedir.
Yerinde olmayan dönenler, satanlar, sapanlar, sövenler ve de
savrulanlardır. Bize düşen de onlara yolunuz açık olsun
demektir.
Kötü gören kötü gösterir. Tıyneti iyi olanın niyeti iyidir. Fikri
berrak ve oturaklı olanın kötülüğün fiili bekçisi olması
beklenmemelidir.
Bizim aramızda klik ve kulis faaliyetler yaşayamaz. Gergin yüz
hatlarıyla,boğuk ses tonuyla fitneye mihmandarlık yapanların
oyunları tutmaz.
"MİLLETTEN ÇİZİK YEMİŞLERLE YOL YÜRÜYEMEYİZ"
Dinamik bünyeye statik aşı, diri muhayyile ve muhtevaya yıkım irini
enjekte edilemez.Buna en başta tarih müsaade etmez, Türklük izin
vermez.
Milletten çizik yemişlerle yol yürüyemeyiz. Milliyetçi Hareket'in
48 yıllık haysiyetini iki paralık etmeye çalışanlarla hedefe
varamayız.
Biz Türkiye'ye evet derken, birileri hayır diyor. Varsın desinler;
ama unutmasınlar ki son söz millete, son hüküm milli iradeye
aittir.
Hakim hükümet sistemleri insanlığın ihtiyaç ve arayışından
doğmuştur.Tarihin bir diliminde pek tabii zorunlu nedenlerden de
değişebilecektir.
Bir sistem değişikliği, tarihsel yolculukta bir durum muhasebesi,
rota düzeltmesi, devlet ve toplum dengesini yeni baştan kurma
arzusudur.
"ELDEN GİDEN BİR ŞEY YOKTUR"
Elden giden bir şey yoktur. Feda edilen, hiçe sayılan, yıkılan bir
şey de olmamıştır. Ve de millet kendi hakkında karar
verecektir.
Türk milleti aciz, kudretsiz, sığıntı, cahil, rüştünü kaybetmiş,
iradesini çaldırmış, tutsak bir kalabalık mıdır ki, güven
duyulmaz?
Pensilvanya ve Kandil'e adeta türbe kurup başlarında mum yakacak
kadar gözü dönenler ve bunların peşine takılanlar hükümsüz,
haramdır.
Hayır demek demokrasi olacak, evet demek Cumhuriyeti dağıtmak
sayılacak! Bu nasıl bir kötürüm, nasıl kirli ve garez dolu bir
bakıştır!
Dengesizlik bir kez hız kazandı mı onu ancak güç yerine
oturtacaktır. Güç ise millettir. Milletin ta kendisidir. Bunun için
EVET diyoruz.
Mahkum olmak istemeyen bir milleti esareti altında tutmaya muktedir
olacak kadar müstebitler, artık bu dünya yüzünde kalmamıştır.
Türk milleti egemenliğini kullanarak hakkına, hukukuna ve ezeli
haysiyetine 16 Nisan'da sahip çıkacaktır. Bunun için EVET
diyoruz.
CHP'nin zoru görünce yan çizmesinden dolayı Anayasa Mahkemesi'ne
gitmeme kararı, milli iradeye şeklen saygı duyma
mecburiyetindedir.
Biz 16 Nisan'da demokrasinin Sakarya Savaşı'nı yapacağız. Bu savaşı
bir kez daha milletçe kazanacağız. Meraklanmayın tarih
uyanacaktır.
Ekmek yerine süpürge tohumu yediğimiz, kavrulup öğüttükten sonra
kaynatılan nohutu kahve niyetine içtiğimiz dönemler olmuştur.