Bahçeli'den AK Parti'ye yaylım ateş

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti iktidarının dış politikada ana kurtuluş reçetesinin, ''ver kurtul'', ekonomide ise ''sat kurtul''dan ibaret olduğunu savundu. Bahçeli, ''AK Parti hükümetinin 6. ayını doldurması'' dolayısıyla parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, ''Hiçbir dönemde, AK Parti iktidarında olduğu gibi milli onur ve hassasiyetlerin bir kenara itilmediğini'' iddia etti. Bahçeli, ''AK Parti'nin bazen milli irade, bazen de muhtemel AB üyeliği havariliği yaparak ortaya koyduğu yaklaşımlar, sadece Türkiyemize, milli birlik ve dirliğimize zarar vermektedir'' diye konuştu. Bahçeli, ''topluma vaatlerde bulunarak ve geçmiş hükümete haksız eleştiriler yaparak mesafe alan AK Parti yönetiminin, yeni değil, ilkesiz, tutarsız ve seviyesiz siyasetin bir temsilcisi'' olduğunun görüldüğünü iddia etti. Hükümetin, ''Acil Eylem Planı'nı eline yüzüne bulaştırdığını'' öne süren Bahçeli, ''Plan, acziyet planına dönüşmüş, planda yer almayan kadrolaşma, fiiliyatta eylem planının gizli ama asli unsuru haline gelmiştir'' dedi. ''AK PARTİ KLASİĞİ FİLMLER'' Devlet Bahçeli, hükümetin mesaisini önce ''savaş kurtul'' daha sonra da ''ne varsa sat kurtul'' politikasına harcadığını öne sürerek, ''Önümüzdeki dönemde toplu temel atma ve kurdele kesme törenleriyle, AK Parti klasiği filmlerin vizyona gireceği kesindir'' diye konuştu. Ekonomideki gelişmelere de değinen Bahçeli, döviz kuru istikrarsızlığının orta vadede kriz işareti verdiğini kaydetti. Hükümetin, ''ekonomi politikalarında olduğu gibi sosyal ve idari konulardaki icraatlarının da tutarsızlık ve beceriksizliklerle dolu olduğunu'' iddia eden Bahçeli, şu görüşleri savundu: ''AK Parti iktidarı, dış politikada olduğu gibi sosyal ve ekonomik konularda da kulağına fısıldananlarla yetinmeyi ve tüccar siyasetçi mantığı ile hareket etmeyi terk etmelidir. Hükümetin kadrolaşma anlayışı ve takıntısı, AK Parti'nin çarpık zihniyet yapısını tamamlayan bir mahiyete sahiptir. AK Parti, kadrolaşma konusunda kendi içinde tutarlı bir mazeret bile üretememiştir. Bunun için herkes haddini iyi bilmeli, iğneyi önce kendisine batırmalıdır. Eş-dost kapitalizminin yanında, eş-dost bürokrasisine bel bağlamaktan bir an önce vazgeçmelidir. Bu eğilim ve mantık ile Türk devlet geleneğinde ve demokratik hukuk devleti anlayışında derin yaralar açmak kaçınılmazdır.'' ''MÜFLİS TÜCCAR MALI'' Bahçeli, dış politikadaki gelişmeleri de değerlendirdiği konuşmasında, AK Parti'nin, AB yönetiminin her türlü talep ve dayatmasını sorgulamadan kabul ettiğini, bu üyelik perspektifini süratle gözden geçirmesi gerektiğini söyledi. Hiçbir Türk hükümetinin, Türkiye-AB ilişkilerine ''birlik yönetiminin siyasi taşeronu'' gibi yaklaşamayacağını ifade eden Bahçeli, AB yönetiminin, Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ne amiri ne de icazet makamı olduğunu belirtti. ''Ülke içinde milli hassasiyetlere ters düşmeyi marifet zanneden, dışarıda ise uluslararası odaklara şirin gözükerek aferin alma peşinde koşan AK Parti zihniyetinin mutlaka değişmesi gerekmektedir'' diyen Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı: ''Çünkü AK Parti iktidarının ana kurtuluş reçetesi, dış politikada 'ver kurtul', ekonomide 'sat kurtul'dan ibarettir. Milli idare kavramını bu çarpık zihniyete alet edenlerin sadece samimiyetleri değil, millilikleri de temelden sakat ve tartışmalıdır. Türkiye ne tüccar siyasetçi mantığıyla yönetilebilecek bir ülkedir, ne de Türk vatanı pazarlanıp satılacak müflis tüccar malıdır.'' Bahçeli, 6. Uyum Paketi'ne ilişkin bir soru üzerine, Almanya'da yaşayan Türkler'in bu ülkede ibadet yerlerinin bulunduğunu ancak Türkiye'nin burada misyonerlik faaliyetinin olmadığını kaydetti.