Bahçeli'den ABD'ye sert tepki: Yaptırım kararı kepazelik
Abone olABD'nin Türkiye 'ye yönelik yaptırım kararına tepki gösteren MHP Genel Başkanı Bahçeli, "Yaptırım kararı kepazeliğin somutlaşmış halidir" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ABD'nin yaptırım
kararı hakkında, "ABD yönetimi, casus papazı ısrarla istiyorsa,
Türkiye’nin de bir hukuk devleti olduğunu aklından çıkarmayacaktır.
Ülkemizin Pensilvanya’daki haini iade taleplerine adalet
hatırlatması yapan ABD’nin, konu Papaz olunca takındığı kuru inadı
maksatlıdır, alçak bir tertibin ispat ve iraesidir. Papaz
isteyen papaz vermeye de hazır olmalıdır" dedi.
''İTTİFAK AHLAKINDAN UZAKLAŞMIŞ''
MHP lideri Bahçeli, ABD'nin yaptırım kararı hakkında açıklama
yaptı. Bahçeli'nin açıklaması şöyle:
"Son zamanlarda Türkiye-ABD ilişkileri sürekli irtifa ve itibar kaybıyla sarsılmaktadır. Bunun suç ve sorumluluğu kuşku yok ki esef verici tek yanlı kararlarla savrulan, uzlaşmaz çelişkilere sapan, ittifak ahlakından uzaklaşmış politikaların ambargosuna kapılan ABD’nindir. Türkiye’nin tarihsel hak ve hukukuna kast etmek için her fırsatı kullanan ABD’nin ülkemizle kurduğu stratejik ortaklık ve müttefiklik bağlarında onmaz yaralar açtığı her türlü izahtan varestedir.
''REZİL VE RİSLKLİ YAPTIRIM''
ABD yönetimine hâkim olan dar kadrolu bir güruhun, devamlı falso
yaparak defolu siyasi tasarruflara gömülmesi büyüyen tehlikeli
husumetin ve tırmanan kirli hamasetin ulaştığı boyutları deşifre
etmesi bakımından dikkat çekicidir. Dün ABD yönetimi yeni bir rezil
ve riskli yaptırım kararını tüm dünyanın gözü önünde açıklamıştır.
Söz konusu skandal yaptırım kararının hedefi Türkiye olmuştur.
''KEPAZELİĞİN SOMUTLAŞMIŞ HALİDİR''
ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı Yabancı Varlıkların Kontrolü Ofisi
(OFAC) bizzat Başkan Trump’ın talimatıyla, FETÖ ve PKK’yla irtibatı
bulunan, casusluk faaliyetleri de sabit olan Evanjelist Papaz
Andrew Brunson’un tutuklanmasında kilit rol oynadıkları
gerekçesiyle İçişleri ve Adalet Bakanlarımızı yaptırım listesine
almıştır. Bu durum kepazeliğin somutlaşmış halidir.
''ESASEN YOK HÜKMÜNDEDİR''
FETÖ ve PKK’ya karşı olağanüstü bir mücadele azmi gösteren bu iki
bakanımızın ABD’deki (olmayan) mal varlıklarına el konulması, bu
ülke vatandaşlarıyla ticaret yapmalarının yasaklanması
kararlaştırılmıştır. ABD yönetimini tesir altına alan karanlık
zihniyetin halen görevlerini başarıyla yürüten iki bakanımız
hakkında almış olduğu yaptırım kararları hukuken geçersiz, ahlaken
çürük, esasen yok hükmündedir.
''TÜRKİYE MUZ CUMHURİYETİ DEĞİLDİR''
Türk milleti emperyalizme kan veren Evanjelist komployu, Türk ve
İslam düşmanlığına istikamet çizen Siyonist kumpas ve kuşatmayı
müteneffir bir tavırla izlemektedir. Türkiye çadır devleti
değildir. Türkiye aşiret yönetimi, muz cumhuriyeti değildir.
Türkiye tehdit ve şantajlarla taviz koparılacak yeni yetme bir ülke
hiç değildir.
''TABLO KAYGI VERİCİ''
ABD yönetimi haddini çoktan aşmış, kırmızı çizgiyi çoktan geçmiş,
hakkında şaibe ve şayiaların zirve yaptığı tartışmalı bir Papaz
uğruna müttefiklik müktesebatını hiçe saymıştır. Geldiğimiz bu
aşamada karşımıza çıkan tablo kaygı vericidir. 24 Haziran
Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimlerini hazmedemeyen
melanet çevrelerin kriz ve kaosa davetiye çıkarmaları, ülkemizi
uluslararası toplum nezdinde küçük düşürme çarpıklıkları elbette
sonuçsuz kalmaya mahkûmdur.
''KAZDIKLARI ÇUKURLARA KENDİLERİ
DÜŞECEKLER''
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne resmen geçilmesiyle birlikte iç
ve dış odakların eşgüdüm halinde Türkiye düşmanlığını ileri ve üst
bir faza taşıma çabaları hiçbir alçak emele fayda sağlamayacaktır.
Ülkemizin kuyusunu kazmaya çalışanlar, kazdıkları yere kendileri
düşeceklerdir.
''BOZGUNA UĞRAYACAKLAR''
Türkiye’yi siyasi, ekonomik ve diplomatik saldırılarla köşeye
sıkıştıracaklarını zanneden yerli ve yabancı gafil ve hainler yine
çuvallayacaklar, yine bozguna uğrayacaklardır. ABD’nin sözde
yaptırım kararlarının asıl gayesi Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan ve
onun şahsında Türkiye Cumhuriyeti’dir.
''AYNI SİPERDEYİZ''
İçişleri ve Adalet Bakanlarımızın hedef seçilmesi ise FETÖ ve
PKK’nın başını ezme konusundaki gösterdikleri samimiyet, feraset,
gayret ve cesarettir. Milliyetçi Hareket Partisi oyunu görmüş,
ahlaksız oyuncuları tanımıştır. Ne Sayın Cumhurbaşkanı ne de
bakanlarımız yalnız değildir. Parti olarak hükümetin ve devletin
sonuna kadar yanında durduğumuz ve duracağımız herkesçe
bilinmelidir. Aynı siperdeyiz, aynı mevzideyiz, aynı kaderin
mevkiindeyiz. En ufak geri adım felakettir.
''DÖVİZ SİLAHINI ÇEKTİ''
Türkiye’nin bölgesel etkinlik ve nüfuz sahasının genişlemeye
başlaması, bağımlılığı reddeden iradesi, tarihin ve coğrafyanın
sesine kulak vermesi emperyalizm canavarını doğal olarak ürkütmüş,
dahası ürpermesine neden olmuştur. Döviz silahını çekerek, yaptırım
kozlarını masaya koyarak, darbe ve terör girişimlerini harekete
geçirerek Türkiye’yi hizaya getirmeye çalışanlar tarih ve beşeriyet
önünde mahcup ve mağlup olmaktan kurtulamayacaklardır. Barbar
hevesler beyhudedir.
''KOVBOY ŞAPKASINA DEĞİL...''
Türk milletine vahşi batı şartlarıyla mukabele edenler, çete
mantığıyla müdahaleye kalkanlar Allah’ın izniyle yine
püskürtüleceklerdir. Biz kovboy şapkasına değil, papaz külahına
değil, Müslüman Türk milletinin ne dediğine bakarız, bakmaya da son
neferimize kadar devam edeceğiz. ABD Hazine Bakanlığı’nın sözde
yaptırım kararlarına mütekabiliyet ilke ve esasları kapsamında
aynen misillemede bulunulmalı, Türkiye’ye parmak sallayanlara haddi
bildirilmelidir.
''PENSİLVANYA'DAKİ HAİN''
Türkiye Cumhuriyeti meşru ve egemenlik hakları doğrultusunda her
kararı almaya muktedir, her politikayı uygulamaya mezundur. Hiç
kimseden izin ve icazet alınmayacaktır. ABD yönetimi, casus papazı
ısrarla istiyorsa, Türkiye’nin de bir hukuk devleti olduğunu
aklından çıkarmayacaktır. Ülkemizin Pensilvanya’daki haini iade
taleplerine adalet hatırlatması yapan ABD’nin, konu Papaz olunca
takındığı kuru inadı maksatlıdır, alçak bir tertibin ispat ve
iradesidir. Papaz isteyen papaz vermeye de hazır olmalıdır.
''YANLIŞ ÜSTÜNE YANLIŞA DÜŞECEK''
Türk milleti emperyalizmin tuzak ve tahriklerine bağışıklık ve
tecrübe kazanmıştır. ABD zor ve dayatmalarla taviz koparacağını
düşündükçe yanlış üstüne yanlışa düşecek, yanılgıdan yanılgıya
sürüklenecek, hem dost, hem ortak, hem de müttefik bir ülkeyi bir
süre sonra kaybetme ihtimaliyle karşılaşacaktır. Kaldı ki F-35
savaş uçaklarının teslimatıyla ilgili yaşanan gerilimlerin yeni
yaptırımlarla desteklenmesi iki ülke arasındaki diyalogları
dinamitleyecektir.
''BU ÜLKEYİ YIKAMAZLAR''
ABD aklını başına devşirmeli, Türkiye’yi hafife alacak şuursuz ve
sorumsuz davranışlardan derhal vazgeçmelidir. Unutulmasın ki, Türk
milleti tek yürektir, tek nefestir, tek sestir, Evanjelist Mike
Pence ve zihniyetiyle birlikte emperyalizm zehrine tümden karşıdır.
Açık açık duyuruyor ve ikaz ediyorum: Bu ülkeyi yıkamazlar, bu
millete diş geçiremezler, bu devleti dize getiremezler."