Bahçeli yine hükümete yüklendi
Abone olMHP Lideri Behçeli, Manisa'da partisinin Manisa'da düzenlenen toplantısında AK Parti hükümetinin politikalarını eleştirdi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Dr. Devlet
Behçeli, Manisa'da düzenlenen partisinin Ege Bölgesi genişletilmiş
istişare toplantısında AK Parti hükümetinin politikalarını
eleştirdi. Türkiye'nin her alanda itibar kaybettiğini, özellikle
ülkeyi bölcü ve yıkıcı faaliyetleri hükümetin şaşırtıcı şekilde
hoşgörüyle karşıladığını ifade eden Bahçeli, "Türkiye üzerine etnik
tuzaklar kuran hainler ve işbirlikçileri, Türk milliyetçilerini
sokağa ve şiddet eylemlerinin içine çekemeyecektir" dedi. Manisa
Anemon Otel'de düzenlenen toplantıya, MHP Genel Başkanı Devlet
Bahçeli'nin yanı sıra, Genel Sekreter Cihan Paçacı, Genel Sekreter
Yardımcıları Bülent Didilmez ile Recai Yıldırım, Merkez Yürütme
Kurulu üyeleri, Denizli, Aydın, Muğla, Uşak, İzmir ve Manisa'dan
il, ilçe, belde başkanları, il genel ve belediye meclis üyeleri ile
belediye başkanları ve yönetim kurul üyeleri katıldı. MHP Genel
Başkanı Devlet Bahçeli, toplantı salonuna girişinde "Devletin
başına Devlet gelecek" sloganıyla coşkulu şekilde karşılandı. Saygı
duruşu ve İstikal Marşı'nın okunmasının ardından açılış konuşmasını
yapan MHP Manisa İl Başkanı Aydın Hamlet, ülke sorunlarına
değinerek, "İşsizlik, Cumhuriyet tarihinde görülmemiş düzeydedir.
20 milyonu aşkın insan aç yaşıyor. Hırsızlık, gasp ve cinayetler
terör boyutuna ulaşmıştır. Gençler alkol, sigara, uyuşturucu,
batağına sürükleniyor. Fuhuş ise çok yaygınlaşmış. Aileler
boşanıyor, toplum adeta bir cinnet geçiriyor. Dış borç miktarı son
2 yılda, Cumhuriyet tarihi boyunca gerçekleşenin iki katına
çıkmıştır. Kıbrıs ve Kerkük kaybedildi. Ermeni ve Yunanistan sırada
bekliyor. Her türlü bölücülük teşvik üzerine teşvik görüyor.
Milletin göz bebeği silahlı kuvvetlerin onuruyla oynanıyor. İç
politika ve sosyal yapılanma ekonomi ve dış politika IMF, AB ve
ABD'nin istek ve arzularına terk ediliyor" dedi. Alkışlar eşliğinde
kendisine hazırlanan masaya geçen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli
ise, konuşmasında AK Parti hükümetinin politikalarını eleştirdi.
Diplomatik, ekonomik, sosyal ve siyasal alanda yaşananların,
şartların gittikçe ağırlaştığını, Türkiye'nin itibar kaybettiğini
gösterdiğini belirten Bahçeli, "AK Parti hükümeti, ufuksuz
politikalarıyla içeride aldatma, kandırma ve gerilik, dış
politikada ise milli menfaatlerimize zarar vermekten de öte artık
tahrip eden, teslimiyetçi siyaset anlayışını devam ettirmektedir.
Başbakan Erdoğan'ın kazı kazan politikasının sonucunda hep
başkaları kazanırken, Türkiye kaybetmektedir. AK Parti'nin tüccar
siyaset anlayışı artık iflas etmiştir. Duyarlı ve sorumlu her Türk
vatandaşı, bu durumu kaygıyla izlemektedir" diye konuştu. "AK PARTİ
HÜKÜMETİ, BÖLÜCÜ TALEPLERİ SİNEYE ÇEKİYOR" Dış odakların ülkeyi
bölücü ve yıkıcı faaliyetlerine hükümetin gerekli tavrı
gösteremediğini ifade eden Bahçeli, "AK Parti hükümetinin göreve
geldiği günden bu yana, dış odaklarda meşguliyet araması bugün
yaşadığımız sorunların temeli ve kaynağıdır. Kendisini iktidara
getiren vatandaşını hiçe sayarak dış odakların taleplerini
politikasının merkezine alan AK Parti, bu odakların kabul edilemez
dayatmaları karşısında bocalamaya başlamıştır. Zamanında gerekli
tavırları gösteremeyen, Türkiye'ye yakışan duyarlılığı
sergileyemeyen AK Parti iktidarı, bugün iç ve dış odaklı bölücü
talepleri sineye çekmek zorunda kalmakta, bütünlüğümüzü tehdit eden
hareketlere ses çıkaramamaktadır. Bu duyarsızlığa ve sorumsuzluğa
karşı, Türk milletinde uyanan haklı infiali görmezlikten gelen
hükümet, demokratikleşme kisvesi altında yürütülen bölücü yıkıcı
faaliyetleri ise şaşırtıcı bir hoşgörüyle karşılamaktadır.
Hükümetin basiretsiz duruşu, ülkemizin bütünlüğüne kast eden dış
mihrakları ve içerideki işbirlikçilerini cesaretlendirmektedir.
Kardeşlik duygusu içinde asırlardır yaşama iradesi ortaya koyan
aziz milletimiz, etnik ayrımcılığa ve bölücülüğe varan hal ve
davranışları büyük bir dikkatle takip etmektedir" şeklinde konuştu.
"ÖCALAN'IN YENİDEN YARGILANMASI" Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin
(AİHM) bölücübaşı Abdullah Öcalan'la ilgili nihai kararının
önümüzdeki günlerde açıklanacağını hatırlatan MHP Genel Başkanı
Devlet Bahçeli, "Bildiğimiz kadarıyla mahkeme, bölücü başını
yeniden yargılamamızı isteyecektir. Hükümetin de bölücü başının
yeniden yargılanması için hazırlık yaptığı ve bunu milletimize
kabul ettirebilmek için zemin aradığı görülmektedir. Yeniden
yargılamanın amacı, bu konuyu sürekli gündemde tutarak, bölücü
başının ileride dış baskılar ve iç gerginliklerden hareketle
çıkarılacak bir afla serbest bırakılması ve siyaset yapmasını
sağlanmasıdır. Bilinmelidir ki, bu durum Türkiye'deki gerginliği
had safhaya taşıyacak bir durum olacaktır. Hükümet bu konudaki
tavrını net bir şekilde ortaya koymalıdır. AK Parti'nin aczinden ve
AB'deki destekçilerinden cüret alan bölücüler siyasallaşma kisvesi
altında her vesileyi bahane ederek, ayrımcılığa dayalı bir husumet
cephesi oluşturma çabasındadırlar. Ayrımcılığı tahrik etmek hiç
kimsenin yararına değildir. Yüce Türk milleti, demokratik ve yasal
yollardan tepkisini koyacak, hem de tahriklere kapılmadan bu oyunu
bozacaktır. Türkiye üzerine etnik tuzaklar kuran hainler ve
işbirlikçileri, Türk milliyetçilerini sokağa ve şiddet eylemlerinin
içine çekemeyecektir" dedi. "TÜRKİYE İTİBAR KAYBEDİYOR" Türkiye'nin
içinde bulunduğu siyasi, sosyal ve ekonomik durumun giderek daha
vahim hale geldiğini, son birkaç yıldır uluslararası alanda çok
ciddi itibar kayıpları yaşadığını ileri süren Bahçeli, "Uygulanan
teslimiyetçi politikalarla ülkemiz saygınlığını yitirmekte,
isteyenin istediği gibi davranabileceği, tuttuğunu koparabileceği
aciz uydu bir ülke konumuna düşürülmektedir. AK Parti'nin, uğruna
onca tavizler verdiği Avrupa Birliği, Türkiye'ye sadece ucu açık ve
şüphe uyandırıcı müzakere tarihi sunmuştur. Türkiye'yi birliğe
almayı referandum şartını koymuş, diğer aday ülkelere uygulanmayan
şartları öne sunmuştur. Bunlar ülkemizin hak etmediği
davranışlardır" diye konuştu. Bahçeli, ülkede yaşanan ekonomik
gelişmelere de değinerek, "Dış ticaret ve cari işlem açıkları rekor
kırarak tehlikeli boyutlara ulaşmış. Borç stokumuz 250 milyar
doları aşmıştır. İşsiz sayısı sürekli artmaktadır. Vatandaşın alım
gücü zayıflamaktadır. Çiftçilerimiz gübre ve ilacını alamaz,
tarlasını ekemez hale gelmiştir. Esnafımız siftah yapmadan kepenk
kapatmaktadır. Böyle Bir Türkiye'de ekonominin iyi yolda olduğunu
söylemek mümkün müdür? Tabi ki değil. Bazı çevrelerce ekonomide
pembe tablolar çizilmekle birlikte maalesef vatandaşın refahına
yansıyan bir gelişme bulunmamaktadır. Bir ülkenin başbakanı bile
aldığı maaşla geçinemediğini söylüyorsa, askeri ücretli nasıl
geçinebilir? Siz düşünün. Artık gerçekçi olmanın zamanı gelmiştir"
dedi.