Bahçeli 'O'nun susturulmasını istiyor!
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, hükümete çağrıda bulunarak Öcalan'ın konuşturulmamasını istedi.
İNTERNETHABER.COM - AK Parti hükümetine çağrıda bulunan
MHP Lideri Devlet Bahçeli,İmralı'da hapis yatan Abdullah Öcalan'ın
artık ağzını kapama vaktini geldiğini söyledi...
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında
hükümüte seslenerek, teröre karşı acil önlem alınmasını istedi.
Bahçeli PKK'nın aldığı eylemsizlik kararının hiçbir anlamı
olmadığını şöyle ifade etti:
SÖZDE EYLEMSİZLİĞİN ANLAMI YOK!
Geçen Pazar günü Taksim'de hain saldırıda can kaybının
olmaması üzüntümüzü bir nebze olsun hafifleten teselli kaynağı
olmuştur. Sorumlular eğer biliniyorsa, bir an önce açıklanmalı ve
puslu ortamda hainlere fırsat verilmemelidir. Terörün çirkin yüzü
bu saldırıyla bir kez daha ortaya çıkmıştır. Saldırı PKK terör
örgütünün eylemsizlik biteceği güne rastlamıştır. Dün itibarıyla
ilan edilen ve genel seçimlere kadar uzatılan sözde eylemsiz kararı
hiçbir anlam ve önemi bulunmamaktadır.
CANLI BOMBA NEYSE AÇILIM DA O
Konuşmasında Erdoğan'a yüklenen MHP Lideri, hükümetin açılım
politikaları ile Taksim'de patlayan canlı bomba arasında bir ilişki
kurdu:
Terör örgütünün AKP'ye somut adım atmaya çağrı yapması
durumun nerelere geldiğini gösterir. Terörle pazarlık çıkmaz bir
sokaktır. Taksim'de canlı bomba neyse Başbakanın PKK açılımı da
aynısıdır. Kandil çetesi ele başlarının yakın zaman içinde bir
gazeteye verdikleri demeçte pişmanlığa dönük izlenimlerini hepimiz
gördük ve okuduk. Bölücü örgütünün sözkonusu beyanlarıyla yapacağı
hain eylemleriyle ilgili hükümet ve kamuoyunda psikolojik bir
harekat sürdürmeye çalıştığı görülmektedir.
KÜRESEL GÜÇLERİN TAŞARON KAFASI
AK Parti hükümetini 'küresel projelere taşeronluk yapan kafa'
benzetmesini yapan Bahçeli, terör karşısında tam bir acizlik örneği
sergilendiğini şu sözlerle dile getirdi:
Teröre karşı mutlaka bir milli duruş gösterilmelidir.
İktidar partisi aklını başına almalıdır. Bölücülerle yaptığı
görüşmeleri bitirmeli, terörün kaynağını kurutmalı, milletimizin
kendilerine verdiği yetkiyi sonuna kadar kullanmalıdır. AKP
Hükümetinin terörün hayat alanlarının beslediği bir süreçte meydana
gelenlere esasen şaşırmamak lazımdır. Dışarıda medeniyetleri
buluşturmak için ülke ülke gezerek küresel projelere taşaronluk
yapan bu kafa yapısının bu tür sorunları teşhis ve tedavi edememesi
tam bir acizlik ve başarısızlık örneğidir.
ERDOĞAN ARTIK AĞLAMAYI BIRAKMALI
Başbakan Erdoğan'ın terörden şikayet etmek yerine bir an önce çözüm
üretmesi gerektiğini dile getiren Bahçeli, kendilerinin bu konuda
her türlü desteğe açık olduğunu anlattı:
Erdoğan kimi kime şikayet etmektedir? Türk milletinin
başbakandan beklentisini ağlamayı sızlamayı bir yana bırakmalı ve
somut adımlar atmalıdır. Erdoğan bölücü mihraklar karşısında
gerçekçi, milli ve şahsiyetli duruş sergilemelidir. Herkes aklını
başına toplamalıdır. Metroda, alışveriş merkezlerinde, sinsi ve
karanlık caniler ölüm kusmak için uygun ortam gözlemektedir.
Taksim'in hedef seçilmesi teröristlerin bundan sonra da eylemlerini
büyükşehirlere taşıyacağını işaret etmiştir.
İMRALI CANİSİNİ AĞZINI KAPAYIN!
İmralı'da hapis yatan Abdullah Öcalan'ın mesajlarına sert tepki
gösteren Bahçeli, hükümeti göreve çağırdı ve şöyle konuştu:
Pis bedenlerine bombalar saçarak ölüm saçmaya
niyetlenenlerin uygun ortamı aradıklarını göstermektedir. Terör
artık milletimizin her bir ferdini hedef almaktadır ve adeta fırsat
kullanmaktadır. AKP'nin artık yıkım projesinden tamamıyla
vazgeçmesinin, İmralı'dan örgütünü yöneten canavarın ağzını
kapatmasının vakti gelmiş ve geçmektedir.
AK PARTİ HÜKÜMETİYLE HESABIMIZ VAR
AK Parti hükümetiyle hesaplarının olduğunu söyleyen MHP Lideri bu
hesabın mutlaka görüleceğini söyledi:
AKP zihniyetiyle amansız bir hesabımız vardır ve bu hesabı
da mutlaka göreceğiz. Terörle yapılacak mücadelenin bundan sonra
bütün yönleriyle gözden geçirelmesi için bir an önce harekete
geçirilmelidir. Devlet birimleri arasında tam bir mutabakat
yaratılmalıdır. Başbakandan beklentimiz terörün iç ve dış
unsurlarını, siyasi destek ve finans kaynaklarını, ekonomik ve
sosyal boyutlarını kapsayan bir stratejiyi ortaya koyması ve
terörle topyekün mücadeleyi başlatmasıdır.
SİVAS'TA BİZİM GAVURDAĞI'NIN DOĞUSU DA
Konuşmasında MHP'li tabana mesaj veren Bahçeli, Türkiye'nin her
noktasını kucaklayacaklarını şu sözlerle özetledi:
Milliyetçi Hareket Diyarbakır’ın, Van’ın, Maraş’ın,
Samsun’un, Sinop’un, İzmir’in, Isparta’nın, Edirne’nin, Mersin’in,
Hatay’ın, Çorum’un, Kayseri’nin, Erzurum’un, Batman’ın, Türkiye’nin
81 ilinin, Doğu’su, Batı’sı, Kuzey’i ve Güneyiyle tüm Türkiye’nin
partisidir.
Sivas’ın ve Gavurdağı’nın doğusu da, batısı da bizimdir.
Sünni’si de bizimdir, Alevi’si de bizimdir.Hangi etnik kökenden
gelirse gelsin tüm Türk vatandaşları bizimdir. Biz
onlarız.Başörtülü kardeşlerimiz de bizimdir, başı açık
kardeşlerimiz de bizimdir.Gayri Müslim vatandaşlarımız da
bizimdir.Biz biriz ve beraberiz. Biz Türkiye’yiz, Türk milletiyiz;
‘Millet ve Devlet Bekası İçin’ sonuna kadar güç birliği yapmaya da
devam edeceğiz.
AKP VE CHP BAŞÖRTÜSÜ KAÇKINLARI
AK Parti ile CHP'nin 'başörtüsü kaçkınları' olarak niteleyen
Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: AKP ve CHP’nin
başörtüsünü siyasi amaçlarla kullanan, “başörtüsü rantiyecileri” ve
“istismar ikizleri” olduğunu aziz milletimiz şimdi daha iyi
görmüştür.“Ulema ve moda tasarımcıları, vagon ve lokomotif”
sözleriyle göstermelik kayıkçı kavgası yapan, bu konudaki siyasi,
vicdani ve ahlaki sorumluluklarından kaçmak için çamur atma
yarışına giren bu iki zihniyetin gerçek yüzleri net olarak
belirginleşmiştir.İktidara geldiği 2002 yılından 2008’e kadar altı
yıl seçim meydanlarında bunu çözmek namusumuzdur diye Başbakan
Erdoğan’dır.Ancak başörtüsü konusunda hiçbir adım atmayan da yine
aynı Başbakan’dır.
Ne var ki, bu sorun karşısında hareketsiz kalan Başbakan Erdoğan,
2008’e gelindiğinde partimizin zoruyla kerhen bir adım atmış, ancak
varılan mutabakatın iki unsurundan birisinden cayarak bizi yarı
yolda bırakmış, çözüm sürecini de sakatlamıştır.12 Eylül 2010
Anayasa halkoylamasında, CHP liderinin içi boş olduğu şimdi daha
iyi anlaşılan sözde çıkışıyla, yeniden başörtüsüne sarılan
Başbakan, yine bunun arkasını getirememiş ve
kaçmıştır.
BAŞBAKAN ERDOĞAN'IN ALDATMACASI
Konuşmasında Başbakan Erdoğan'ın geçen hafta açılışını yaptığı
otoyolun bir aldatmaca olduğunu şöyle öne sürdü:
Başbakan Erdoğan geçtiğimiz hafta yeni bir yalan ve kara
propagandayla milletimizi aldatmayı ve gerçekleri saptırarak
aktarmayı tercih etmiştir.Nitekim Gebze-Orhangazi-İzmir otoyolunun
temel atma törenindeki konuşması bu çerçevede iyi bir misal
olmuştur.434 kilometre uzunluğundaki İstanbul-Bursa-Balıkesir-İzmir
otoyol projesi 1993 yılında planlanmış ve uygulama projesi 1997
yılında bitirilmiştir.2000 yılında, partimizin ortağı olduğu
57.Hükümet döneminde de ihalesi yapılmıştır.
Söz konusu ihaleyi yapan yatırımcı bakanlık ise o tarihlerde
partimizin sorumluluğundadır ve görev alanı içerisindedir.Uygulama
sözleşmesi için belirlenen firmaların teklifleri incelenmiş, ancak
o tarihlerde Fransa’nın Ermeni politikasındaki sorunlar nedeniyle
ihale doğal olarak askıya alınmıştır.Bunlar devletin ve ilgili
kurumların kayıtlarında mevcuttur.
BU DÜZENE SON VERME ZAMANI GELDİ
Konuşmasının bitiminde 'Bu düzene son verme zamanı geldi' diyen
Bahçeli sözlerini şöyle tamamladı:
Ne büyük bir talihsizliktir ki; Başbakan ve arkadaşlarının
mağdur ettikleri milyonların çığlıkları ve acıları karşısında
gözleri kör, kulakları sağır, kalpleri ve vicdanları
mühürlüdür.
Türk milleti kan ağlarken AKP hanedanlığı şahsi ve siyasi ikbal ve
çıkar peşinde koşmakta, gününü gün etmektedir.
AKP döneminde yolsuzluk, kanunsuzluk, vurgun, soygun ve talan
korkutucu boyutlar kazanmış, yaygın bir yönetim anlayışı olarak kök
salmış ve kurumsallaşmıştır.
Ancak, artık bu kara düzene son vermenin zamanı gelmiştir.
AKP yaptıklarının hesabını misliyle verecektir ve bunu yapacak olan
Milliyetçi Hareket bu milli vazifeyi üstlenmek konusunda
sabırsızlanmaktadır.
Milletimizin fazlasıyla hak ettiği huzur, mutluluk ve esenlik
inşallah bizimle birlikte gelecek; yolsuzluk ve yoksulluk kader
olmaktan mutlaka çıkacaktır.