Bahçeli karşıtlarına tepki!
Abone olHalka Olaylara Tercüman yazarlarından Servet Kabaklı, son zamanlarda MHP ve Devlet Bahçeli aleyhinde yazan bazı köşe yazarlarına tepki gösterdi.
Son zamanlarda medyada Devlet Bahçeli hakkında yazılanlar yeni
bir polemik konusu oldu. Halka Olaylara Tercüman yazarlarından
Servet Kabaklı, "Azgınlaşan, Ülkücü düşmanlığı!"
başlıklı yazısında isim vermeden İsmet Berkan ve Can Dündar'a
göndermelerde bulundu.
AZİZ dostlarım, Mübarek Kurban Bayramı'nın hepimize, ailelerimize,
Az”z Milletimize, Dünya Türklüğü'ne ve İslam ålemi'ne hayırlar
getirmesi temenn”siyle başlamak istiyorum. 21'inci Asrın ilk
5'inde, Türkiye'de, Büyük Osmanlı Devleti'nin yadigarı olan bütün
topraklarda ve Büyük Turan Zemini'nde, öz vatanlarında garip duruma
düşürülenlerle; ekmek parası için yaban ellerde gurbetçi olan bütün
soy ve din kardeşlerime, 'bayram tadında' bir gelecek lutfetmesini
Cenab-ı Hakk'tan diliyorum.
Sizlerin duygularına tercüman olmak üzere devamlı yazıyoruz,
milletimizin üzerine kara bulut misali çöken gaflet, ihanet ve
ahlaksızlıkları işaret ediyoruz. Gönülleri 'haç ve kazıkla' mühürlü
bakar körler, duyar sağırlar, efendilerinin her dediğini 'Pavlov
deneyleri' gereğince anlıyorlar da; milletin hissiyatını
anlamıyorlar... İstanbul'un bağrında, Lozan Antlaşması'na uymayan,
Türkiye'yi Sevr paçavrası şartlarına zorlayan bir fesat yuvası ve
'ihanet hançeri' gibi saplı vaziyette icra-yı zenaat eyleyen Fener
Rum Patrikhanesi'nden bir başpispokos, 'temizlenen' Haliç'e, 6
Ocak'ta haç attı ve Patrikhane görevlileri de bu haçı çıkarmaya
çalıştılar. Bu 'geleneksel(!)' tören sırasında, Ülkücü gençlerin
kayıklara binerek Patrikhane'yi protesto etmesi üzerine, 'Türkiyeli
Medya'ya mensup bir kısım 'Vahş” Batı borazanı' tarafından MHP ve
Genel Başkanı Devlet Bahçeli aleyhine kampanya başlatıldı.
Ülkücü ve Türk Milliyetçisi sıfatımla, yakın geçmişteki icraatından
dolayı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye şu sütundan yaptığım
muhalefeti hepiniz biliyorsunuz. Bu hakkımı saklı tutmak kaydıyla,
şimdi sormak istiyorum. Ülkücüler ve Devlet Bahçeli, bazı fincancı
katırlarının, 'özel imalat' bir kısım 'Truva atları'nın ayaklarına
ve yem borularına, bu son protesto olayıyla çok mu fena bastılar
acaba?..
Protesto bahane
YOK efendim 'Bahçeli terör mü istiyor'muş... Vay efendim 'bu ibadet
özgürlüğünü engellemek'miş... Hay 'can'ım 'Ülkücüler ve
Milliyetçiler hiç değişmemişler'miş... Aman efendim 'Bu bölücülük
suçu'ymuş... Şimdi Diyarbakırlı hemşehrim gibi haykırmanın tam
demidir...
'Ula Allah var Allah!..'
Fıkra bu ya... Diyarbakırspor, Avrupa Kupası'na katılma hakkını
kazanmış. İlk eleme turunda da karşısına şu 'Vahş” Batı'nın en
hızlı 'çorap çekicisi' Berlusconi'nin ülkesinden 'Homo-entus'
takımı çıkmış. Diyarbakır sevdalısı 'efemine Avrupalı' bu defa
Diyarbakırspor'u ağırlamaktan memnun mu olmuş dersiniz?.. Hayır;
Diyarbakırspor daha ilk dakikalarda üst üste golleri atmaya
başlayınca, 'Homo-entus' takımı tribünleri malum tezahürata
başlamış...
'...ne Diyarbakır!..'
Yedek kulübesindeki Diyarbakırspor Genel Kaptanı, 'la havle'
çekerek sahadaki ve kulübedeki futbolcuları sakinleştirmeye
çalışmış. Bu '...nece tezahürat' devam edince dayanamamış, dönmüş
yüzünü tribünlere ve haykırmış...
'Ula Allah var Allah!..'
Türkiye'yi uyutmak, bölmek, parçalamak ve yutmak gayeli ve 'Vahş”
Batı Kaynaklı' her türlü tezgahın 'önde gideni' olan bu zavallılar,
Ülkücüler'in protestosunun esas sebeplerine, basın açıklamalarına,
sayfalarında ve ekranlarında asla yer vermedikleri gibi, 'vur
abalıya' düzenbazlığı yapıyorlar.
Gerek bile yok...
İŞTE protesto eylemi sırasında genç Ülkücüler tarafından dağıtılan
basın bildirisi... Virgülüne dokunmadan sunuyorum. Ülkücüleri her
zamanki çifte standarçılıkla yargısız infaza tabi tutanların,
yüzlerine tükürmeye bile gerek görmüyorum. Çünkü 'gökten yağmur
yağdı' diye sevinecekler...
'Değerli Basın Mensupları;
Bugün burada dört olayı protesto etmek için toplanmış
bulunuyoruz.
1) Her yıl Ocak ayının 6'sında Haliç'e 'Haç Atma' adıyla düzenlenen
törenin, Hz. İsa'nın vaftiz edilmesini kutlamanın dışında 'Haç'ın
düştüğü yer bizimdir' anlamı vardır. Hz. İsa'nın doğumunu kutlamaya
karşı olmadığımızın altını çizerek, buranın vazgeçilmez Türk yurdu
olduğunun da bilinmesini istiyoruz.
2) Fener Rum Patriği laikliğe aykırı hareket etmektedir. Cumhuriyet
savcılarını göreve çağırıyoruz. Türk Ceza Kanunu'na göre; Dinsel
törenler açık alanlarda değil, kapalı mekanlarda, ibadethanelerde
yapılır. Dinsel kisvelerle sokaklarda dolaşılamaz. Daha önce
İstanbul'umuzun Fatih İlçesi başta olmak üzere 'başında sarık var,
üzerinde çarşaf var' diye insanların gözaltına alınıp ifade
verdikleri düşünülürse, gösterilen hoşgörünün Müslümanlardan niye
esirgendiği sorgulanırsa, bu çifte standardın altından kimse
kalkamaz.
3) Her yıl yapılan bu törenin, televizyon ekranlarından 'haber
değeri' niteliğinde verilmesi, ayrıca AKP'nin imar konusunda
yaptığı değişiklerle, yasal zemine oturttulan 'misyonerlik'de bu
tip yayınlarla güç kazanmaktadır .Türk medyasını bu konuda duyarlı
olmaya davet ediyoruz. Aynı zamanda rica ediyoruz, lutfen
kameralarınızı, mikrofonlarınızı Patrik Bartholomeos'a
doğrultun
4) Düne kadar AKP iktidarıyla kol kola olan, hatta başbakanın
çocuklarının nikah şahitliğine çağırılan Bartholomeos'un, ABD
Büyükelçiliği'ne 'Ekümenik' sıfatıyla çağırılmasına iktidarın tepki
koyması, kısmen de olsa bizi memnun etmiştir. Şımartılan Patriğin
aslında 'Ortodokslukla' ilgili Amerikan planlarının bir parçası
olması, Milliyetçi Ülkücü Hareket'in hassasiyetini anlaşılır
kılmıştır. Cenab-ı Allah Türk Milleti'ni korusun ve
yüceltsin...'
YAZI:Servet KABAKLI