Diyetisyen Sevgi Gökçen Erkün Eryılmaz; çilek, çağla ve erik tüketiminin bahar yorgunluğunu aldığını söyledi. Bahar aylarında özellikle mevsim geçişlerine bağlı yorgunluk yaşayanlara önerilerde bulunan Diyetisyen Sevgi Gökçen Erkün Eryılmaz; çilek, çağla ve erik tüketiminin bahar yorgunluğunu aldığını söyledi. İHA'nın haberine göre; bahar aylarının gelmesiyle birlikte havalar ısınırken, tezgahlarda da çeşit çeşit renkli meyveler yer almaya başladı. Mevsimsel uyum sağlayamayan bünyelerde ortaya çıkan bahar yorgunluğu için de bu renkli meyveler çözüm olabiliyor. Diyetisyen Sevgi Gökçen Erkün Eryılmaz, özellikle bahar yorgunluğu çeken bünyeler için çilek, çağla ve erik tüketilmesini önerdi. Çağlanın kötü kolesterolü düşürdüğünü ve tansiyonu dengelediğini söyleyen Eryılmaz, "Yaz aylarına girmek üzereyiz. Bahar aylarında özellikle meyvelerimiz daha da şekillenip renklenmeye başlıyor. Mevsim meyvelerinde şu an çağla var. Önümüzdeki aylarda çilek ve erik girmeye başlayacak. Çağla kayısı ve kayısı çekirdeklerinin olgunlaşmamış hali aslında. B, C, K vitaminleri açısından zengin bir meyve. Kötü kolesterolü düşürüyor, kolesterolü dengeliyor, tansiyonu dengeliyor. Kolesterol ve tansiyon hastalarına özellikle öneriyoruz bu meyveleri. Kalorisi düşük biraz da sulu bir meyve. Atıştırmalıklarımızın içinde yer almalı ve tokluğumuzu arttırabilecek bir meyve çağla. Ama fosfordan ve potasyumdan zengin olduğu için böbrek hastalarına çok önermiyoruz" dedi. Çilek tüketiminin sinir sistemini güçlendirdiğini ve bireyi sakinleştirdiğini söyleyen Eryılmaz, "Çilek de A, B, C, K vitaminleri açısından, fosfordan zengin bir meyve. Sinir sisteminizi güçlendiriyor. Sizi sakinleştiriyor. Diş etlerinizi güçlendiriyor. Ağız kokusunu gideriyor. Özellikle diş etleri problemi yaşayan insanlara özellikle öneriyoruz. Antioksiden kaynağıdır. Kansere karşı koruyucu bir meyvedir. Çilek de aynı erik gibi kolesterolü dengeleyici, tansiyonu dengeleyici özelliği var. Kalp damar rahatsızlığı olan bireylere özellikle öneriyoruz. Erikte ise C vitamini, kolesterolü ve tansiyonu dengeleyici özelliği var. Erikte şöyle bir ilgi çekici özelliği var. Erik vücuda alınan demiri absorbe etmekte. Bizim ülkemizde bir çok insanda demir eksikliği var. Bu demir eksikliğinin önüne geçmek için erik tüketimine gün içerisinde muhakkak yer vermeniz gerekiyor. Aynı zamanda östrojen dengeleyici özelliği olduğu için menopoz döneminde sıkıntı yaşayan bayanlara özellikle öneriyoruz. Bu dönemlerdeki ateş basması, sıkıntı biraz daha minimuma iniyor. Erik de kalp ve damar sağlığına iyi geldiği için gün içerisinde muhakkak bir porsiyon ölçülerde tüketilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı. Bahar aylarında özellikle D vitamininin de alınması gerektiğini vurgulayan Eryılmaz, "Bir porsiyon meyve 60 kaloriye denk gelmektedir. Bahar aylarından bahsederken bizim en sıklıkla karşılaştığımız problemlerden birisi de şu; kişiler bize bahar yorgunluğu şikayetiyle geliyor. Bu yorgunluğu çeşitli renkli meyvelerle giderebilirsiniz. Günlük 30 dakika yürüyüşlerinizi mutlaka yapmanız gerekiyor. D vitaminini günlük 15 dakika almanız gerekiyor. Güneş ışığını günde 15 dakika muhakkak görmeniz gerekiyor. Düzenli beslenmek gerekiyor. Bu süreçte içtiğiniz 1 litrelik suyunuzun içine 1 tane karanfil, nane yaprakları, limon dilimleri, elma kabuğunu ekleyerek vücudunuzun biraz daha direnç sağlamasına yardımcı olabiliyor. Bunun dışında abur cuburları sevdiğimiz kısımlar var. Bu dönemlerde en çok problem yaşadığımız konulardan birisi de tatlı atakları" diye konuştu. Eryılmaz ayrıca, evde keçiboynuzu unu, üzüm ve meyvelerle hazırlanabilecek basit tatlıların gün içerisinde atıştırmalık ihtiyacını da karşılayabileceğini belirtti.