Bağış'ın CHP denince akılına gelenler
Abone olDevlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, ana muhalefete yüklendi. CHP denince aklına gelenleri sıraladı.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin, anamuhalefet partisinin pabucunu dama atmak için 12 Haziran'ı beklediğini belirterek, ''CHP denince akla, manyetolu telefon, tek kanallı, siyah beyaz televizyon, dipçik, halk baskısı, çöplerin karıştırılıp, insanların fişlendiği günler gelmektedir'' dedi.
Bağış, Lonca Derneğinin Beykoz Hidiv Kasrı'nda genç iş adamları için düzenlediği toplantıda yaptığı konuşmada, bundan 10 yıl önce Türkiye'nin, 12 saat ötesini göremeyen bir ülke olduğunu söyledi.
O günlerde, zamanın Başbakanının o gün Başbakanlık merdivenlerinden çıkıp çıkamayacağı konusunun, ana haber bültenlerinin birinci haberi olduğunu ifade eden Bağış, ''Bu kadar kendimizle ilgili ezik duygular içerisinde olduğumuz bir dönemde, dünyanın dört bir yanında okullar açarak, Türkçeyi öğretmek, kültürümüzü aşılamak ve Türkiye'nin potansiyeline inanıp bu ülkenin aslında bütün o zorlukları aşabileceğine inanmak, vizyon ister, vatan sevgisi ister, gerçek milliyetçilik odur'' dedi.
Egemen Bağış, ülkesini sevenin üretimi artıracağını, istihdamı artıracağını, yeni teknolojilerin kaliteli ürün ortaya koymasını ve tüketicilerin de daha kaliteli ürünü de daha ucuza almalarını sağlayarak, yarınlara ilerlemesini sağlayacağını dile getirerek, nutuk atmakla vatanseverlik olmayacağını söyledi.
Lonca teşkilatının, ahilik kökenli bir teşkilat olduğunu belirten Bağış, şöyle devam etti:
''Ahiliğin, benim en sevdiğim geleneklerinden bir tanesi, bugün tüketici memnuniyeti dediğimiz veya müşteri memnuniyeti dediğimiz kavramı, pabucu dama atma, diye bir kavramla birleştirmiş olması. Nedir pabucu dama atmanın asıl hikayesi? Aslında ürettiği bir malın, diyelim ki bir pabucun çürük olduğunu beyan eden bir müşteri, teşkilata gidip bunu ispat edebilirse o zaman hem o esnaf cezalandırılıyor, kendi meslektaşları tarafından hem de ibreti alem olsun diye o çürük yapılan pabuç dükkanın damına atılıyor ve orada sergileniyor.
İşte, Türkiye de anamuhalefet partisinin pabucunu dama atmak için 12 Haziran'ı bekliyor. Gerçek dışı vaatler, hedefler, toplumdan kopuk olma, CHP'nin, tarihi boyunca milletin vicdanında yargılanıp müebbet muhalefete mahkum olmasına sebep olmuştur. Türkiye'nin anamuhalefet partisi, çok partili sisteme geçildiği günden bu yana hiçbir zaman tek başına iktidar olamamıştır. Çünkü hala milletin zihniyetinde, CHP denince akla manyetolu telefon gelmektedir, tek kanallı, siyah beyaz televizyon gelmektedir, dipçik gelmektedir, halk baskısı gelmektedir, çöplerin karıştırılıp, insanların fişlendiği günler gelmektedir. Bunu da sürdürme konusunda kararlı oldukları, anamuhalefet partimizin de, yavru muhalefet partimizin de kendi teşkilatlarında adam yokmuş gibi Silivri'ye gidip aday adayı toplamalarından bir kez daha ortaya çıkmıştır. Daha evvel savcısı olduklarını ilan ettikleri örgütün şimdi de siyasi kanadı olma konusunda bir kararlılık ortaya koymuşlar. Anamuhalefet partisinin genel başkanı bizzat, 'Nerede bu örgüt, ben gidip üye olmak istiyorum' diye konuşma yapmış, sonra da o örgüt mensuplarını veya o örgüt mensubu olmakla itham edilen kişileri listelerine doldurmuştur. İşte bizim aramızdaki fark bu.''
Bağış, Türkiye'de son dokuz yılda çok büyük hizmetlere imza attıklarını belirterek, bugün 11 bin dolar olan kişi başına düşen geliri 2023'te 25 bin dolara çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.
En büyük yatırımı demokrasiye yaptıklarını dile getiren Bağış, ''İnsanlarını hor gören, vatandaşlarına 'bidon kafalı', 'göbeğini kaşıyan adam' diyen, yasaklayan, değerlerine karışan, kılık kıyafetine bulaşan, okuduğu kitabı yasaklayan, diline, sen bu dili konuşamazsın, bu şarkıyı söyleyemezsin, bu kitabı okuyamazsın, bu şiirle ne işin var diyen devletin güçlü devlet olma ihtimali yoktur'' dedi