BAĞIŞ: BU KADAR RAHATSIZ OLMALARINI ANLAMIYORUM
Abone olAvrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış çözüm sürecine destek vermeyen muhalefete yüklendi. Bağış, “Bu ülkenin sözde sosyal demokratlarıyla sözde...
Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış çözüm sürecine destek
vermeyen muhalefete yüklendi. Bağış, “Bu ülkenin sözde sosyal
demokratlarıyla sözde milliyetçilerinin terörün bitmesinden bu
kadar rahatsız olmalarını anlamıyorum” diyerek muhalefete tepki
gösterdi.
AB Eğitim Programı çerçevesinde Rixos Otel’te gerçekleştirilen
“Genç Adamlar AB Yolunda” konulu programa katılan Bakan Bağış,
muhalefetin çözüm sürecinde farklı bir çarpıtma çabası olduğunu
söyledi. Programın açılışında konuşan Bağış, “Vatandaşlarıyla
kucaklaşmak ve herkese eşit vatandaşlık hakkını vermek sosyal
demokrasinin bir şartı değil midir? Milletini sevmek ve milletinin
bu ülkenin bayrağı altında tek yüz olmasını sağlamak milliyetçilik
demek değil midir?” diyerek muhalefeti eleştirdi. Bağış, “Bu
ülkenin sözde sosyal demokratlarıyla, sözde milliyetçilerinin
terörün bitmesinden bu kadar rahatsız olmalarını anlamıyorum”
dedi.
Bağış, “Çözüm süreci hiçbir şekilde bir pazarlık süreci değildir.
Çözüm sürecinin amacı, bu ülkenin vatandaşlarının anayasanın da
belirttiği gibi kendilerini eşit vatandaş hissedebilmesini
sağlamaktır. Bu ülkede mağdur olan tek kesim Kürt kardeşlerimiz
değildir. Bu ülkede gün geldi Alevi kardeşlerimiz de, Kürt
kardeşlerimiz de, Ermeni kardeşlerimiz de mağdur oldu” diye
konuştu.
Bundan 20 yıl önce insanların bu ülkede ’Kürt kökenliyim’ demeye
korktuklarını belirten Bağış, şunları kaydetti:
"Çözüm süreci demek 112 yıl sonra Ermeni vatandaşlarımızın Akdamar
da, 88 yıl sonra Ortodoks vatandaşlarımızın Sümela’da ve başörtülü
kızlarımızın üniversitelerde kendilerini bu ülkenin eşit vatandaşı
saymasını sağlama sürecidir. Cumhurbaşkanlarının bile Kürt kökenli
olduklarını söylemeye korktukları dönemden devletin televizyonunun
günde 24 saat Kürtçe yayın yaptığı döneme geçtik."
Avrupa Birliği sürecine de değinen Bağış, “Avrupa Birliği süreci
Türkiye için çok önemli ve geri dönüşü mümkün olmayan bir süreç.
Çünkü demokratikleşmenin geri dönüşü olmaz” diye konuştu. Bağış,
“Türkiye’de Avrupa Birliği sürecinin ne olduğunu iyi
algılayabilirsek o zaman ne olacağı ile ilgili net fikirlere sahip
olabiliriz. Bu süreç bizim için çok yararlı bir süreç olmuştur.
Rahmetli Adnan Menderes bu süreci başlattığında Türkiye’de kişi
başına düşen gelir 400 dolardı. Bugün 11 bin dolar ama bizim
hedefimiz 25 bin dolar” şeklinde konuştu.
Avrupa Birliği’nin işsizlik rakamlarına da dikkat çeken Bağış,
“Avrupa Birliği işsizlik ortalaması yüzde 26’ya yükselmiş durumda.
Türkiye’de ise bu oran tek haneli rakamlarda. Avrupa Birliği’nde bu
oranın yüksek olması kendi kurallarını uygulayamadıklarından
kaynaklanıyor. Türkiye bu kuralları çok doğru uyguladı” dedi.
Bağış, “Bugün Mısır’da, Libya’da, Tunus’ta kendi ülkelerinde
hayatlarını riske atarak devrimler gerçekleştiren insanların ilham
kaynağı da Türkiye’nin son 10 yılda elde ettiği başarılardır.
Türkiye’nin de başarılarının ardında Avrupa Birliği kurallarını
uygulama kararlılığıdır” diye konuştu.
Çözüm süreci içerisinde Türkiye’de farklı inançlara ve etnik
kökenlere sahip vatandaşlara eşit vatandaş muamelesi yapma
iradelerinin aslında Kopenhag kriterlerinin bir parçası olduğunu
dile getiren Bağış, şunları kaydetti:
“Türkiye Avrupa Birliği yolunda çok önemli adımlar atıyor ve bu
sürecin kendisi sonuçtan çok daha önemlidir. Sonuçta üye olup
olmamaya milletçe karar vereceğiz ama süreç hepimizin hep birlikte
ter dökeceği bir süreç. Önemli olan İngiltere’deki eğitim
standartlarını, İsveç’teki ifade özgürlüğü ve demokrasi
standartlarını yakalayabilmek, Almanya’daki otoban standartlarını
yakalayabilmek. İtalya’daki moda ve marka standartlarını
yakalayabilmek."
Türkiye’nin bugün çok farklı noktaya doğru ilerlediğine değinen
Bağış, “Eğer bugün Rusya, Ukrayna, Japonya, Meksika ve Brezilya,
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına vizesiz kapılarını açıyorsa buna
son 10 yılda elde ettiğimiz başarılar etken oldu. Bu ülkeler Türk
işadamının yatırım potansiyelini, Türk öğrencisinin eğitime katkı
potansiyelini ve Türk turistin satın alma gücünü bildiği için bunu
gerçekleştiriyor” diye konuştu.