Bağımlılar tedaviden kaçıyor
Abone olUyuşturucu madde kullanıcılarının yüzde 48'i ev ortamını tercih ederken, yüzde 72'si tedavi olmak istemiyor. Yüzde 57'si, 15-24 yaş arasında uyuşturucu kullanıyor.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nce hazırlanan rapor, uyuşturucu madde
kullanıcılarının yüzde 48'inin ev ortamını tercih ettiğini,
bağımlıların yüzde 72'sinin ise tedavi olmak istemediğini ortaya
koydu. Emniyet KOM Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan
araştırmaya katılan 922 kişinin yanıtlarının değerlendirilmesi
sonucu hazırlanan raporda, bağımlıların yüzde 75'inin esrar
kullandığı belirtildi. Çalışma sonucuna göre, kullanıcıların yüzde
97'si erkeklerden oluşuyor. Ergenlik döneminde otoriteye isyan eden
ve daha fazla bağımsızlık isteyen gençler, bu durumdan en iyi
şekilde faydalanmaya çalışan uyuşturucu tacirlerinin hedefi oluyor.
Gençlerin bazılarında, evden ayrılma, yeni bir çevre ve iş bulma
gibi kaygılara paralel olarak tütün, alkol ve madde bağımlığı
başlıyor. Bağımlıların yüzde 57'si uyuşturucu madde ile ilk kez
15-24 yaş aralığında tanışıyor. Gençlerin yüzde 16'sı ise 14 yaşın
altında uyuşturucuya bağımlı hale geliyor. Fiziksel ve ruhsal
belirtiler Uyuşturucunun tuzağına düşen bir kişide fiziksel olarak
bitkinlik, dalgınlık, solunum güçlüğü ve ağrılar gibi belirtiler
baş gösteriyor. İlgi-istek kaybı şikayetleri artıyor. Yetkililer,
parçalanmış, boşanmış aileler ile baskıcı ve ilgisiz yaklaşım
sergileyen ailelerin yanı sıra ebeveynlerden birinin kaybı, aile
içinde uyuşturucu madde kullanan bir üyenin varlığı, aile içi
iletişim eksikliği gibi faktörlerin de gençlerin uyuşturucu
tacirlerinin hedefi haline gelmesine yol açtığını ifade ettiler.
Çocuğa öfkeli davranmayın Emniyet yetkilileri çocuğu madde
bağımlısı olan ailelere tavsiyeleri şöyle: Öfke ile hareket etmeyin
n Sorunu görmezden gelmeyin Çocuğunuzun sosyal çevresini inceleyip,
sorunun kaynağını tespit etmeye çalışın Çocuğunuzun arkadaş
ilişkilerini gözden geçirin Çocuğunuzun uyuşturucu madde
kullanmasının sebeplerinin arasında, sizin de eksik ve yanlış
davranışlarınızın olduğunu gözardı etmeyin Çocuğunuza kesinlikle
kötü davranmayınız, onu suçlamayın Uzman bir hekimin bilgisine
başvurup Çocuğunuzu sıkmadan, sevgi ve şefkatli bir yaklaşımla ona
daha fazla zaman ayırın.