Bağcılar'da engelli tiyatrosu
Abone olBağcılar’da ‘engelliler tiyatrosu’ daha bilinçli bir gelecek için tiyatro çalışmalarını ilk ve orta dereceli okullarda sergilemeye başladı.
2002 yılından beri faaliyette olan tiyatro grubu Bağcılar
Belediyesi Engelliler Koordinasyon Merkezi’nde çalışmalarını
sürdürüyor. Geçtiğimiz yıl ‘Çanakkale Geçilmez’ adlı oyunla
Bağcılar’da birçok okulda gösteri yapan grup bu yıl ilçe sınırları
dışında çalışmalarda bulunmayı hedefliyor. Farklı engellere sahip
olan tiyatro grubu çalışanları repertuarlarına beş oyun ve çeşitli
skeçler de eklemişler. “SAHNEYE ÇIKMAK GÖKYÜZÜNDE UÇMAK GİBİ”
Hayatın bir kenarına atılmak değil hayatın içinde olmak için tüm
gayretleriyle çalışan grup üyeleri çalışmalarının her şeye rağmen
devam edeceğini söylüyorlar. Tiyatro hayatlarında çok şey
değiştirmiş. Kimi konuşma zorluğunu yenerken kimi rolüne kendini
kaptırıp tekerlekli sandalyeden kalkarak yürümeye başlamış. Tiyatro
çalışmalarını ilk başladığı günden beri takip eden 19 yaşındaki
Emrah’ın hayalleri ise engel tanımıyor. Emrah ve ailesi yıllar önce
İstanbul’a göç etmiş. Kendisi gibi engelli olan kardeşiyle birlikte
çok sorun yaşamışlar. Ama tiyatroya başlamak yeniden doğmak olmuş
Emrah’ın tabiriyle. “Engelli olmam hayallerime engel olmadı,
olmasına da izin vermedim zaten. İnsanların bakışları her an
karanlığa gömerken sevinçleri hep karanlıktan kaçmak ve var olmanın
anlamını kavramaya çalışmaya uğraştım. Sahneye çıkmak gökyüzünde
uçmak gibi. Oynadığınız karaktere bürünerek farklı anlamlar
veriyorsunuz yaşama. Bu sahneden inmek istemiyorum. Tek isteğim
bizdeki engeli değil gözlerdeki engeli kaldırmak” diyor Emrah.
“SOYADIM DA ‘ACI’ TIPKI HAYATIM GİBİ” Henüz 15 yaşına giren Merve
Acı ise, dokunaklı ve bir o kadar da ürkek sesiyle soy ismim gibi
‘acı’ benim hayatım diyor. Ama hayatında yaşadığı tüm
olumsuzluklara rağmen Merve hayata küsmedim diyor ve şunları
söylüyor: “Hayat zor. Ve bu zor hayatın içinde engelli olarak
yaşamak ise çok daha zor. Ama bu zorlukların artık biz engellileri
hapis etmesine izin vermeyeceğiz. İnsanlardan korku dolu ya da
acıma istemiyoruz biraz sevgi bir sıcak gülümseme yeterli. Hayata
bir yerinden tutunmaya çalışıyoruz işte tüm çabamız bu” diyor.
Merve’nin dudaklarından dökülen Behçet Necatigil’în şu satırları
ise birçok şeyi anlatmaya yetiyor: “ (Siz böyle olsun istemezdiniz)
- bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi- kalbinizi dolduran
duygular - kalbinizde kaldı” BAĞCILAR’DA 3 BİN ENGELLİ Bağcılar 700
bini geçen nüfusuyla İstanbul’un en büyük ilçelerinden biri. Bu
büyük nüfusun 3 binini engelli vatandaşlar oluşturuyor. Engelli
insanlar geçtiğimiz yıllarda kurulan Bağcılar Özel Başak Engelliler
Rehabilitasyon Merkezi’nin çalışmalarıyla hayata tekrar ve baştan
merhaba dediler. Artık engeliler evlere ve düşüncelere hapis
olmayacaktı. Yıllarca ev hapsinde kalanlar, engelli diye aşağılanan
yaşamın hep bir kıyısına itilmiş insanlar, biz de varız
diyebileceklerdi. Onlar evlerinden çıkacak cesareti bile bulamazken
insan olmanın ve gözlerdeki özrü kaldırmanın ve var olmanın haklı
mücadelesini veriyorlar şimdi. Hayatta yalnız olduklarını zanneden
engelli anneler ise sıkıntı dolu yılların acısı içerisinde
çocuklarının başarılarını izliyorlar. Onlar da anne ama etrafta
çocuklarına birer dilenci olarak davranan ve onlara yaşamın
karanlığına sürükleyen iç acıtıcı bakışlarla gönülleri dolu
insanlar. Engelli anneler Bağcılar’daki engelli koordinasyon
merkezinin çalışmalarıyla hayata daha bilinçli yaklaşmayı
başarmışlar. Artık onlar da engelli annesi olarak psikolojik destek
alırken, engelli eğitiminde de bilgi sahibi oluyorlar.