Bağ-Kur'a özürünü kabul ettiremedi

Abone ol

Bağ-Kur'un özürlü kriterlerine uyamayan Hacı Bayram Vural isimli vatandaş, bir türlü malûlen emeklilik hakkını elde edemedi. Vural, tam 9 kez özürlü rapor aldı ama...

Hacı Bayram Vural, 1,5 yaşında geçirdiği menenjit hastalığı sebebiyle yaşamına zeka özürlü olarak devam etmek zorunda kaldı.

Okuma-yazma bilmeyen, askerlik yapmayan, başkasının yardımı olmadan temel ihtiyaçlarını dahi gideremeyen Vural, aynı zamanda bağırsak kanseri. Vural’ın önce babası, o öldükten sonra da ablası Bağ-Kur’dan sağlık karnesi çıkarmak ve malûlen emeklilik hakkını elde etmek için mücadele ediyor. Ancak bugüne kadar dokuz ayrı hastaneden rapor alınmasına rağmen Bağ-Kur, Vural’ın özürlü olduğunu kabul etmiyor. Bağ-Kur, alınan her rapora karşı aileyi başka bir hastaneye gönderip yeni raporlar istiyor. Bu raporlarda ise hastanın IQ sayısının 27 olduğu, renkleri karıştırdığı, olaylara ve söylenenlere ilgisiz kaldığı, insanlarla iletişim kuramadığı, yüzde 80 özrü olduğu için çalışamayacağı belirtiliyor.

Oğlunun hastalığını Bağ-Kur’a kabul ettirmek için yıllarca uğraş veren baba Mehmet Vural ilk olarak 1970 yılında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nden bir rapor aldı. Prof. Dr. Rıdvan Cebiroğlu imzalı raporda orta derece zeka geriliği tespit edilerek hastanın sürekli kontrol altında tutulmasına karar verildi. Aynı hastane 1981 ve 1983’te de iki rapor düzenledi.

Hacı Bayram Vural’ın askerlik yaşı geldiğinde Gümüşsuyu Askerî Hastenesi’nde 8 uzman doktorun yaptığı muayeneden “Söylenenlere kısa ve ilgisiz cevaplar veriyor, apatik görünümlü ve zeka özürlüdür” raporu çıktı. Vural bu sebeple askere alınmadı. 1990 yılında Şişli Etfal Hastanesi’nden de ‘özürlüdür’ raporu alan baba Vural oğluna sağlık karnesi çıkarmak için önceki raporlarla birlikte Bağ-Kur’a müracaat etti. Bağ-Kur ise “Hastada 2/3 oranında işgücünü kaybetmiş sayılmasını gerektirecek bir bulgu yoktur.” diyerek talebi reddetti. Mehmet Vural vefat ettiği 2003 yılına kadar oğlunun hakkını aramaya devam etti. Zeka özürlü genç ise bu sırada bağırsak kanserine yakalandı. Vasi olan baba öldüğü için ameliyatına izin verecek yeni bir vasi gerekince abla Leyla Vural mahkeme tarafından yeni vasi olarak atandı. Abla Vural, 2003’te Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nden alınan “Hasta kronik şizofrendir, ayırt etme gücünden mahrumdur.” raporuyla yeniden Bağ-Kur’a müracaat etti. Kurum bu kez de önce Haseki Eğitim ve Araştırma, ardından da Taksim İlk Yardım Hastanesi’nden rapor istedi. Gelen her raporda bir eksilik tespit eden Bağ-Kur, son olarak İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Psikiyatri ve Sağlık Kurulları’ndan alınan iki raporu da eksik gördü. Abla Vural aynı bölümden aynı raporu iki kez almak zorunda kaldığını söylüyor. Bu raporlarda Bayram Vural’ın IQ’sunun 27 olduğu ve yüzde 80 sürekli özrü olduğu için çalışamaz durumda bulunduğu belirtiliyor. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları, Taksim İlkyardım, Haseki Eğitim ve Araştırma ile Şişli Etfal Hastanesi ve Çapa Tıp Fakültesi’nin verdiği 9 ayrı rapor Bağ-Kur’u Vural’ın özürlü olduğuna ikna etmeye yetmedi. Kurum şimdi de Vural ailesinden Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden rapor getirmesini istiyor. Kardeşinin sosyal haklarını kazanması için çalışan Abla Vural tepkisini, “Bağ-Kur, özürlü kardeşimin çalışabileceğini düşünüyor. İşe alsın da hep birlikte görelim sonuçlarını.” sözleriyle dile getirdi.


Haber : Osman İridağ
Kaynak :

Günün Önemli Haberleri