BAE'nin zulmü 1025 gündür sürüyor! Türk iş insanını 'terör'le suçlayıp hapse attılar
Abone olDubai'ye ailesiyle birlikte fuar için giden iş insanı Mehmet Ali Öztürk, 'teröre yardım ediyor' suçlamasıyla ailesiyle birlikte gözaltına alınmasının ardından BAE'DE çıktığı mahkemede müebbet hapis cezasına çarptırıldı. BAE'de kurulan mahkemenin 'düzmece' olduğunu öne süren aile, emirlik ailesi hakkında İstanbul'da suç duyurusunda bulundu.
Halen Birleşik Arap Emirlikleri'nde Abu Dabi'de hükümlü bulunan
iş insanı Mehmet Ali Öztürk'ün eşi Emine Öztürk, avukatları Mete
Gençer ve Gülden Sönmez ile birlikte Çağlayan'daki İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduktan sonra adliye
önünde basın açıklaması yaptı.
Mehmet Ali Öztürk'ün yeğeni de olan avukat Mete Gençer, 20 Şubat 2018'de gözaltına alınan Öztürk'ün üç seneye yakın bir süre tutuklu bulunduğu Birleşik Arap Emirlikleri'nin ilgili yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını belirterek, "Bakliyat üzerine çalışan bir iş insanıdır. Mersin'de ticaret yapmaktadır, aynı zamanda da bir sivil toplum görevlisidir. Kendisinin kurucusu ve başkanı olduğu dernek vasıtasıyla Afrika'da, Irak'ta Suriye'de pek çok mazlumlara yardımda bulunmuştur" dedi.
Siyah torba geçirip çöle götürdüler
Mete Gençer, Mehmet Ali Öztürk'ün İhracatçılar Birliği üyesi olarak ticari amaçla eşiyle Gulfood Gıda Fuarı'na gittiklerini, fuarın üçüncü günü haksız bir şekilde gözaltına alındıklarını, başlarına siyah torba geçirilerek, elleri kelepçelenerek, bir saat boyunca çölde bir yere götürüldüklerini, eşinin ertesi gün bırakıldığını ancak Mehmet Ali Öztürk'ten haber alınamadığını ve işkenceler yapıldığını söyledi.
"Teröre yardım ediyorsun" suçlaması
Gençer, " Kurmaca yargılamayla 'Sen Suriye'deki Türkmenlere değil de, teröre yardım ediyorsun' şeklinde ithamlarla Türkçe bilmeyen tercümanla, büyükelçimiz duruşmalara alınmayarak ve avukatıyla görüştürülmeyerek müebbet hapse çarptırıldı" diye konuştu.
"Eşimi orada son kez gördüm"
Mehmet Ali Öztürk'ün eşi Emine Öztürk ise başına torba geçirilip kelepçelenerek gözaltına alındıklarını anlatarak, "Zırhlı araçlara bindirdiler. Dedim herhalde bunlar mafya, bizi öldürmeye götürüyorlar. Odanın içinde hiçbir şey yazmıyordu, polis, karakol gibi yazmıyordu. Pasaportlarımızın resimlerini çektiler. Eşimi orada son kez gördüm. Ayırdılar bizi. Bir buçuk gün kaldım, sonra Türkiye'ye geldim. Ondan sonra eşimi görmedim, olay olduktan üç ay sonra eşim aradı, sesini duyduk. Bir yıl boyunca düzmece bir mahkeme sürdü. Avukatımızı girdirmediler, savunma hakkı vermediler, elçiliğimizle görüştürülmediler. Bir yıl sonra Abu Dabi'de bir cezaevine nakledildiğini öğrendik. Bana işkence yapmadılar" dedi.
FBI oğullarını da gözaltına almış
Hala korktuğunu belirten Emine Öztürk, Amerika'da okuyan oğlu Abdullah Öztürk'ün de FBI tarafından gözaltına alınarak sorgulandığını belirtti.
Emirlik ailesi hakkında suç duyurusu
Avukat Gülden Sönmez de sadece Birleşik Arap Emirlikleri'nin değil, Amerika'nın da Öztürk ailesine karşı suç işlediğini belirtti. Mehmet Ali Öztürk'ün, oğlu Abdullah Öztürk'ün görüntüleri gösterilerek oğlunun ölümüyle tehdit edildiğini belirten Sönmez, Mehmet Ali Öztürk'e yapılan işkencelerle, adil yargılanma ihlaliyle, keyfi olarak tutulmalarıyla, cezaevindeki kötü koşullarla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını belirtti. Avukat Sönmez, olaya ilişkin Halid bin Muhammed Zayed Al Nahyan, emirlik ailesinden olan Tahnoun bin Zayed Al Nahyan ve sorumluluğu olabilecek tüm kişiler hakkında suç duyurusunda bulunduklarını, haklarında dava açılarak tutuklanmalarını talep ettiklerini belirtti.
Zulüm 1025 gündür sürüyor
Gülden Sönmez, "Mehmet Ali Öztürk'ün özgürlüğüne kavuşması için siyasi, hukuki bütün kurumları 1025 gündür devam eden zulmün son bulması için çaba sarf etmeye davet ettiklerini" söyledi. Emine Öztürk, dünyanın her tarafına gittiklerini belirterek ilk kez başlarına böyle bir şey geldiğine de dikkat çekti.