BAE Şeyhi yatırıma geldi
Abone olBirleşik Arap Emirlikleri Emiri'nin kardeşi Abu Dhabi Planlama ve Ekonomi İdaresi Başkanı Prens Şeyh Hamid Bin Zayed Al-Nahyan yatırım için Ankara'ya geldi
Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, 2000 yılında
2.8 milyar dolar olan Arap ülkelerine yönelik ihracatın, 2004
yılında 11.7 milyar dolara yükseldiğini belirterek, "Amacımız 2005
yılı sonunda bu rakamın 15 milyar doları aşmasıdır" dedi. Birleşik
Arap Emirlikleri (BAE) Emiri'nin kardeşi Abu Dhabi Planlama ve
Ekonomi İdaresi Başkanı ve İcra Kurulu Üyesi Prens Şeyh Hamid Bin
Zayed Al-Nahyan Ankara'ya geldi. Özel uçağı ile Esenboğa
Havaalanı'na inen Prens al-Nahyan'ı Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen
karşıladı. Tüzmen ve Al-Nahyan birlikte bir basın açıklaması yaptı.
BAE ile Türkiye arasındaki ilişkilerin son yıllarda hızla
geliştiğini ve 2000 yılında 452 milyon dolar olar ihracatın 2004
yılında 1.1 milyar dolara çıktığını belirten Tüzmen, "İhracatımızın
2005 yılı sonunda 1.8 milyar dolar seviyesini aşmasını ve yakalanan
bu olumlu trendin önümüzdeki yıllarda da sürmesini bekliyoruz"
dedi. Türkiye'nin BAE'nde yaptığı yatırımlar hakkında bilgi veren
Tüzmen, 2000 yılından beri komşu ve çevre ülkeler stratejisinin
uygulandığını söyledi. Bu stratejinin meyvelerini vermeye
başladığını ve komşu ve çevre ülkelerle dış ticaretin hızla
arttığına dikkat çeken Tüzmen, "Körfez ülkeleri başta olmak üzere
Arap ülkelerinin bu strateji içerisinde çok özel bir yeri
bulunmaktadır. Nitekim, 2000 yılında 2.8 milyar dolar olan Arap
ülkelerine yönelik ihracatımız, geçtiğimiz yıl 11.7 milyar dolara
yükselmiştir. Amacımız 2005 yılı sonunda bu rakamın 15 milyar
doları aşmasıdır" diye konuştu. Görüşülen projelerden en
önemlisinin, bölge ülkeleri arasında olabildiğince geniş bir
coğrafyada mal, hizmet ve sermaye hareketlerinin libere edilmesi
olduğunu da dile getiren Tüzmen, AB'nin de Avrupa-Akdeniz Projesi
ile kuzey-güney ekseninde serbest ticaret alanı oluşturma yönünde
önemli adımlar attığını kaydetti. Bölgesel işbirliğinin,
uluslararası rekabette ayakta kalmanın temel koşulu olduğunu ifade
eden Tüzmen, "Türkiye, bu anlayış içerisinde, bölge ülkelerinin
tamamıyla serbest ticaret alanı oluşturmayı temel politika önceliği
olarak belirlemiş ve bu yönde de önemli adımlar atmıştır.
önümüzdeki birkaç yıl içerisinde, Atlas Okyanusu kıyısındaki
Fas'tan başlayarak tüm Ortadoğu ülkelerini kapsayan bir coğrafyada
yer alan ülkelerin tamamıyla serbest ticaret alanı anlaşmalarının
tamamlamış olacağız" diye konuştu. Bölgesel işbirliği konusunda
süratle geliştirmeye çalışılan bir alanın da ulaştırma ve gümrükler
olduğunu ifade eden Tüzmen, Türkiye-Irak-Körfez ülkeleri ve
Türkiye-Suriye-Ürdün-Suudi Arabistan ana ulaştırma koridorlarında
hızlı ve güvenli karayolu ulaştırmasını sağlayacak otoyol ve modern
gümrük alt yapılarının oluşturulması ve mevzuat uyumunun gelecek
dönemde bölge ülkelerini en önemli ve öncelikli projeleri olacağını
anlattı. Gelecek 5 yılda, artan hidrokarbon fiyatlarına bağlı
olarak Körfez ülkelerinde oluşacak yıllık yaklaşık 150 milyar dolar
tutarındaki nakit fazlasının bir bölümünün de Türkiye'deki
yatırımlara yönelmesi için uygun koşulların oluştuğunu da belirten
Tüzmen, "Bu koşulların daha da iyileşmesi, dolayısıyla risk
faktörünün daha da azalmasına bağlı olarak Körfez menşeli yabancı
sermaye girişini daha da artıracağımız kuşkusuzdur. Hedefimiz,
Körfez ülkelerinde önümüzdeki yıllarda oluşacak nakit fazlasının
yüzde 10'unun Türkiye'ye çekilmesidir" şeklinde konuştu. Tüzmen
ayrıca Türk müteahhitlerin BAE'ndeki alt ve üstyapı işlerinden daha
fazla pay almak istediklerini de sözlerine ekledi. Abu Dhabi
Planlama ve Ekonomi İdaresi Başkanı ve İcra Kurulu Üyesi Prens Şeyh
Hamid Bin Zayed Al-Nahyan ise, ziyareti ile Türkiye'deki yatırım
imkanları üzerine yetkililer ve ilgili kuruluşlarla görüşmeyi
hedeflediğini söyledi. BAE yetkililerinin Türkiye ile mevcut
işbirliğini en üst seviyeye çıkarmayı ve birlikte projeler
uygulamayı hedeflediğini belirten Al-Nahyan, yatırımlarla ilgili
sektör bazında bir açıklama yapamayacağını da söyledi. Ziyaretinde
gerçekleştireceği temaslar sırasında yatırım imkanları ve ortak
çalışma alanları hakkında görüşeceklerini ifade eden Al-Nahyan,
"Türk piyasası yatırım ortamı yönüyle çok uygun, cezbedici ve
teşvik edici" diye konuştu. Öte yandan Prens Al-Nahyan'ın Türkiye
ziyaretine, su, maden suyu ve çeşitli yiyeceklerini de beraberinde
getirmesi dikkat çekti.