Karabük'ün Eflani ilçesi Çukurören köyünden küçük yaşta ayağında kara lastik, dedesinin hediye ettiği çiçekli gömlek ve 3 beden büyük ceketiyle İstanbul'a giden Karakaya, bir süre börek ve poğaça satarak geçimini sağladı.Daha sonra metal kaplama, boya işi yapan bir işletmede çalışmaya başlayan Karakaya, iş vereninden "Gel sana bir işletme kuralım." şeklinde teklif aldı.Oğlum beni batırırsın: Sermayesi olmayan Karakaya, 1986 yılında "Oğlum, beni batırırsın." demesine rağmen babasına 2 öküzünü 3 bin liraya sattırıp sermaye yaptı, iş verenin de desteğiyle kataforez kaplama ve boya alanında "Karakaya 86" adlı şirketini 70 metrekarelik bir dükkanda kurdu.Yeni yatırımlar yapmaya devam ediyor: Zamanla kardeşleri Ali, Ramazan ve Hasan Karakaya'yı da yanına alıp aile şirketi olarak faaliyetlerini Kocaeli, Sakarya ve Aksaray'daki 4 fabrikada sürdüren Karaya, yeni yatırımlar yapmaya devam ediyor.Holdinge dönüşüyor: Gelecek dönemde Kocaeli'de yeni bir fabrika kurmak için çalışmalara başlayan Karakaya, 2023'te de şirketi holding haline getirmeyi hedefliyor.Yardım faaliyetlerinde de bulunan Karakaya, "Hayır Kervanı Yardım Eli Bir Tuğla Senden Bir Tuğla Benden" kampanyası düzenleyerek hayırseverlerin de desteğiyle Eflani'de evi yanan ihtiyaç sahibi 15 ailenin ikametlerini yaptırdı.Büyük olduğu için kolları 3 kez katlanan ceket: Şeref Karakaya, AA muhabirine, maddi imkansızlıklar nedeniyle ilkokulu bitirdikten sonra eğitim hayatına devam edemediğini anlattı. Bir süre sonra İstanbul'a gittiğini belirten Karakaya, girişimcilik macerasını şöyle aktardı:"İstanbul'a giderken üzerimde bir ceket ve kara lastik vardı. Büyük olduğu için ceketin kollarını 3 kere kıvırırdım. Bir de dedemin hediye aldığı bir çiçekli gömleğim vardı. Gelince 6 ay börek ve poğaça sattım. 1983'te askere gittim. Askerden sonra 1985'te bir yere girdim ve patron dedi 'Oğlum sen niye çalışıyorsun? Gel sana bir işletme kuralım.' İşletmeyi kuracak para nerede, asgari ücretle çalışıyoruz. 1986'da şirketi kurmadan babama 'öküzleri satacağız.' dedim. Babam da 'oğlum, bak beni batırırsın.' dedi. Rahmetli babam öküzleri sattı. 3 bin lirayı bana verdi. Bizim için çok büyük para. O günleri hiç unutmuyorum..."Karakaya, elindeki sermaye ve patronunun da yardımıyla 1986'da "Karakaya 86"yı kurduklarını belirterek, "Küçük bir işletmeydik, 70-80 metrekare bir yerde kurduk. Sonra gıda sektöründe birkaç küçük firma daha açtık. Hepsi kiradaydı, sonra hepsini bir araya getirerek birlik beraberlik içinde kardeşlerimle beraber Gebze Pelitli Mahallesi'nde bir fabrika kurduk. Fabrikayı kurduk işlerimiz güzel gitti, sonra Sakarya Hendek'te bir fabrika kurduk. Aksaray ve akabinde de Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nde fabrikamızı açtık. 500 çalışanımız var." diye konuştu.2023'te İzmit'e fabrika hedefi: Hedeflerinden bahseden Karakaya, "Nasip olursa bu yıl veya 2023'te İzmit'e bir fabrika daha kuracağız. 2023'te holdingleşme yolunda ilerleyip şirketimizin Türkiye ve dünyada sayılı bir marka olmasını amaçlıyoruz. Dünya markalarına iş yapıyorum otomotiv sektöründe, ben ve kardeşlerim, ailemizle gurur duyuyoruz." dedi.Ar-Ge laboratuvarımızda 30 kişi çalışıyor: Karakaya, anne ve babasının vefat ettiğini dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı: "Annemin ve babamın bizim için değeri paha biçilemez. Onlar bizim başımızın tacıydı. Babam, o zaman öküzleri satıp küçük bir atölye kurmama vesile oldu. Şimdi Karakaya 86, otomotiv sektöründe lider bir marka. Otomotiv sektörüne kataforez kaplama ve boya işleri yapıyoruz. Biz ihracat yapmıyoruz ama fason çalıştığımız firmalar bu parçaları ihraç ediyor. Ar-Ge laboratuvarımızda 30 kişi çalışıyor. Alanımızda geliştirmeler yaparak sektörde işler yapıyoruz."