Babacan: İslami finansı geliştirmek için işbirliği önemli
Abone olBaşbakan Yardımcısı Ali Babacan, “İslami finansı geliştirme konusunda finansal ve sivil toplum kuruluşlarının işbirliği bu çalışmalarda önem...
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, “İslami finansı geliştirme
konusunda finansal ve sivil toplum kuruluşlarının işbirliği bu
çalışmalarda önemli olacaktır” dedi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Borsa İstanbul’da düzenlenen Dünya
Bankası Küresel İslami Finans Geliştirme Merkezi Açılış Programı’na
katıldı. Programa Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Dünya Bankası
Başkanı Jim Yong Kim, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve
Genel Müdürü İbrahim Turhan, Başbakanlık Hazine Müsteşarı İbrahim
Halil Çanakcı, Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Murat Çetinkaya,
Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Vahdettin Ertaş, Bankacılık
Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı Mukim Öztekin, Türkiye
Katılım Bankaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ufuk Uyan ve
davetliler katıldı.
Programın açılış konuşmalarını yapan Başbakan Yardımcısı Babacan,
fikrin gündeme geldiğinde hem Türkiye Dünya Bankası ile hem de
Dünya Bankası iile ilgili çalışmalara destek vereceklerini ve aynı
zamanda Dünya Bankası’nın merkezi İstanbul oluşumunda özel bir
anlamda taşıdığı konusunda bir mutabakat oluşturduklarını belirtti.
Babacan, “Hazine Müsteşarlığımız ve Dünya Bankası arasında hazırlık
sürecinin tamamlanmasından itibaren burada Borsa İstanbul çatısı
altında bu merkezin oluşturulmasına karar verdik. Bu merkezin
kurulmasında sadece Borsa İstanbul’un yanı sıra pek çok kuruluşun
etkisi oldu” dedi.
“İSLAMİ FİNANS GELİŞTİRME KONUSUNDA FİNANSAL KURULUŞLARIN İŞBİRLİĞİ
ÖNEMLİ”
Öncelikle İslami Finansı Geliştirme konusunda bilgi paylaşımı yine
bu konuda teknik yardım ve danışmanlık hizmetinin sunulması
gerektiğini ifade eden Babacan, “İslam Finans konusunda düzenleyici
alt yapının güçlendirilmesi, uygulama birliğini sağlanması, bilgi
paylaşımının teşvik edilmesi ve bunları desteklenmesi, burada Dünya
Bankası’nın öncülüğünde, uluslararası finansal kuruluşları ve Sivil
Toplum Kuruluşları’nın işbirliği bu çalışmalarda önemli olacaktır.
Biliyorsunuz faizsiz finans sistemi aslında temel özellikleri
itibariyle finansal istikrar anlamında büyük katkılar sağlıyor. Son
2008-2009 krizinden sonraki yayınlanan raporlarda vurgulandığı gibi
faizsiz finans sistemi, İslami esaslara göre çalışıyor olması,
toplamda sistemin risklerini düşürüyor. Bunun birlikte bu sistem
dikkati ve titizliği beraberinde getiriyor” ifadelerini
kullandı.
“KATILIM BANKALARININ HİSSE PAYININ GİDİŞ HIZI İYİ DURUMDADIR”
Bu tür finansmanların arkasında reel bir varlık olduğunu söyleyen
Babacan, “Bu da İslami Finans endüstri metotlarının, konvansiyonel
metotlara göre farklılığıdır. İllaki bir varlık, bir yatırım ve bir
mal olacak. Bir para hareketi gerçek hareketin karşılığında meydana
gelecek. Aşırı risk alınmasının engellenmesi kısa vadeli riskli
yatırımlar yerine daha uzun vadelerini yerine getirmektedir. Bir
bakıma finansal ürünlerdeki aşırı kadraj kullanımı tüm bu sisteme
ait hisseleri oluşturmaktayken, faizsiz finans sistemindeyken
bunlar daha düşük seviyelerde olmaktadır. İşte Türkiye’de nispeten
1980’lerde özel finans kurumları adıyla başlayan daha sonra katılım
bankası ismiyle gelişen ve devam eden faizsiz bankacılık sistemi,
2010 yılından itibaren kira sertifikası ihraçlarıyla beraber daha
yeni bir boyut kazandı. Şu an katılım bankalarının hisse payı yüzde
6 civarında ama bu yaklaşık yüzde 6’ya yükseldi. Son 5-6 yıllık
süre içerisinde gerçi pay olarak arzu ettiğimiz gibi değil ama
gidiş hızı oldukça iyi durumdadır” şeklinde konuştu.
Dünyaya baktığımızda 1 buçuk milyon doları bulan faizsiz
varlıklardan bahsedildiğini vurgulayan Babacan, “Dünyaya
baktığımızda 1 buçuk milyon doları bulan faizsiz varlıklardan
bahsediyoruz. Sadece kira sertifikasına baktığımızda 20 milyar
dolarlık kira sertifikası ihraç edilirken 2012 yılında bu rakam 130
milyar dolara ulaşmış oldu. Türkiye’ye bakacak olursak, 2010-2011
ve 2012 yıllarında Türkiye’de hazine şimdiye kadar 5 ayrı ihraç
gerçekleştirdi. Özel sektörde şu an 7 tane kira ihracı oldu”
dedi.
İslami Finansman metotlarının ve kurumlarının sadece Müslüman
nüfusun fazla olduğu ülkelerde değil ayrıca batı ülkelerinde de
yoğun bir şekilde kullanmaya ve olmaya başlayacağını kaydeden
Babacan, “Fakat bu ileri ki dönemlerde olacak. Türkiye’de biz Borsa
İstanbul diye bir katılım endeksi oluşturduk. Yani şirketlerimizden
faiz uygulamaları ve diğer hassasiyetler konusunda belli kriterlere
uyanları artık ayrı bir endeksi tutuluyor. Ayrıca hedefli olarak
yatırımda yapılabiliyor. Hatta oluşturduğumuz yeni bireysel
emeklilik sisteminde de faizsiz imkanlar oluşmuş durumdadır.
Dolayısıyla hazine kağıdı ve bonosu yerine hazine kira sertifikası,
banka mevduatı yerine katılım bankası hesabı var. Geleneksel hisse
senetleri yerine katılım grubundaki endekslerin hisse senetlerine
yatırım yaparak bireysel emeklilik sistemine Türkiye’de artık
çalışması mümkün oldu” ifadelerini kullandı.
“DÜNYA BANKASI’NIN İSTANBUL’DA MERKEZ AÇACAK OLMASI BÜYÜK ÖNEM
TAŞIYOR”
Tüm bunlara ilave olarak bizim kamu bankalarının da ileri ki
dönemde katılım bankacılığına gireceğini açıkladıklarını belirten
Babacan, “Kamu bankaları yüzde 3’lük paya sahiptir. Katılım
bankacılığında kamu yok. Kamunun yönettiği kontrol ettiği
önümüzdeki dönemde sisteme katılmış olacak. Bütün bu çalışmalar
bizim Borsa İstanbul’un uluslararası finans merkezi olmasına destek
veren çabaların tamamındaki tuğla taşlarıdır. Buradan baktığımızda
Dünya Bankası’nın İstanbul’da açacak olduğu merkez gerçekten büyük
önem taşıyor. Biliyorsunuz, faizsiz finansman araçları özellikle
kira sertifikası önce Güneydoğu Asya sonra Körfez’e ve sonra batıya
doğru yayıldı. Biz biraz geç kaldık ama biz bu açılacak olan
merkezle beraber ve son yıllardaki yoğunlaşan çalışmalarla beraber
artık İslami Finansa daha küresel boyutta bir şehir olacağımızı
söylemek isterim” diye konuştu.
Daha sonra Başbakan Yardımcısı Babacan, Dünya Bankası Başkanı Kim’e
tablo hediye etti. Daha sonra Babacan, Kim ve protokol üyeleri
Dünya Bankası Küresel İslami Finans Geliştirme Merkezi kurdele
kesilerek açılış yapıldı. Ardından protokol üyeleri hatıra
fotoğrafı çektirdi.