Babacan: AB'den dönüş yok
Abone olDevlet Bakanı Babacan, AB'nin Türkiye için artık dönüşü olmayan bir süreç olduğunu belirterek, ''Reformları, AB ülkeleri için değil, kendi halkımız için yapıyoruz'' dedi.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, AB'nin Türkiye için
artık dönüşü olmayan bir süreç olduğunu belirterek, ''Reformları,
AB ülkelerini memnun etmek için değil, kendi halkımız için
yapıyoruz'' dedi. Babacan, TBMM Genel Kurulu'nda gündemdışı söz
alarak, Avrupa Komisyonu'nun yıllık çalışma programları ve
Türkiye'nin AB sürecinde yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Avrupa Komisyonu'nun 2006 çalışma programının, ''Refahın
Artırılması'', ''Dayanışmanın Geliştirilmesi'', ''Güvenliğin
Artırılması'' ve ''AB'nin Küresel Bir Aktör Haline Gelmesi''
başlıklarından oluştuğunu ifade eden Babacan, bu kavramların,
Türkiye'yi yakından ilgilendirdiğini söyledi. Türkiye'nin, AB'nin
istikrar ve güvenliğine çok önemli katkıda bulanacağını belirten
Babacan, ''Türkiye, AB'ye yeni stratejik boyut kazandıracak.
Türkiye'yi içine alan bir AB, küresel güç olacaktır'' diye konuştu.
Türkiye'nin AB'ye üye olmasıyla, birliğin Asya ülkeleri tarafından
algılanmasının da değişeceğine dikkati çeken Babacan, Hükümet'in bu
süreçte, 3 yılda ''sessiz devrim'' olarak da adlandırılan ekonomik
ve siyasi reformlar gerçekleştirdiğini kaydetti. Babacan,
Türkiye'de ekonomik reformların siyasi reformları, siyasi
reformların da ekonomik reformları desteklediğini, bunun da bir
sinerji oluşturduğunu belirterek, ''Türkiye, hala krizlerle uğraşan
bir ülke olsaydı, 17 Aralık ve 3 Ekim'i yaşayamazdı'' dedi. ''DAHA
İYİ DEMOKRASİ'' Türkiye'nin bu süreçte kazanımlar elde ettiğini
belirten Babacan, 17 Aralık öncesindeki faiz oranları ve borsa
endeksi ile 17 Aralık sonrası oranları karşılaştırdı. Bu sürecin
başlamasıyla, Türkiye'nin taşının toprağının çok daha değerli hale
geldiğini ifade eden Babacan, ''Türkiye'de 3 yıl öncesine göre daha
iyi bir demokrasi var. Halkımızın, özgürlükler alanında elde
ettikleri ortada'' diye konuştu. Babacan, ''AB sürecinde Türkiye
çok önemli tavizler verdi'' şeklindeki eleştirilerin gerçeği
yansıtmadığını belirterek, ''3 yılda hangi tavizi verdik, neyi
kaybettik?'' diye sordu. Türkiye'nin bir tek taviz vermediğini ve
hiçbir konuda hiçbir kayıp yaşamadığını vurgulayan Babacan,
''Aksine çok büyük kazanımlarımız oldu. Bu süreçten karlı çıktık''
dedi. Türkiye'nin artık öngörülebilir olduğunu, ''10-20 yıl sonra
nasıl bir Türkiye?'' sorusunun cevabının verilebildiğini anlatan
Babacan, Türkiye'nin istikrarlı ve güçlü bir ülke olmasının, bölge
barışı için de önem taşıdığını söyledi. AB ile müzakereler
çerçevesinde 25 başlık altında yürütülen tarama çalışmalarının, bu
yılın Eylül ayında tamamlanacağını bildiren Babacan, taraması
tamamlanan fasılların, sivil toplum örgütlerinin de katıldığı
toplantılarda ele alındığını ve vatandaşların bu konularda
bilgilendirildiğini kaydetti. UYGULAMA Ali Babacan, ''Siyasi
reformlarda yüzde 100 her şeyi yaptık, uygulama her şey mükemmel''
diyemediklerini ifade ederek, şunları söyledi: ''Bu konuda
iyileştirmelere mutlaka ihtiyaç var. Reformların rafine edilmesi
gerekiyor. Derinleştirilmesi gerekiyor. Bu aynı zamanda bir
zihniyet değişimidir, zihinsel değişimdir. Bunun zaman alması da
gayet doğal. Uygulamayla ilgili sorunlar oldu. Bundan sonra da
olacak. Ancak bunlar hem nitelik olarak, hem de nicelik olarak daha
az olacak. Reform İzleme Grubu, uygulamayla ilgili bütün sorunları
tek tek masaya yatırıyor. Sorunların kaynağına iniyoruz. Bir daha
tekrarlanmaması için ne gerekiyorsa tedbirler alınıyor. Bütün bu
süreç, Türkiye için, halkımız için çok önemli. Bu süreçten en karlı
çıkan, yine bizim insanımız. İçerde neler yapıyoruz? Bu değişimin,
dönüşümün içeriği nedir, faydası nedir? Bunu kendi halkımıza çok
iyi şekilde anlatmamız lazım. Aynı zamanda dışarıda Türkiye'nin
gerçeklerini, içinden geçtiği reform sürecini çok iyi anlatmamız
gerekiyor. Türkiye'nin gerçekleri ile dışarıdan algılanması
arasında çok önemli uçurumlar var. Bu uçurumların mutlaka
kapatılması gerekiyor.'' TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ Bakan Babacan,
Türkiye'nin geleceğinin AB'de olduğunu vurgulayarak, şöyle devam
etti: ''Geleceğimizin nerede olduğunu bilerek, görerek, AB'deki tüm
gelişmeleri, AB'nin içinden geçtiği dönüşümü, değişimi de çok iyi
izlememiz gerekiyor. Çünkü artık Türkiye, yönünü o tarafa çevirmiş.
Bunun geri dönüşü de yok. Bu süreç kolay bir süreç olmayacak.
İnişleri olacak, çıkışları olacak. Fakat önemli olan şu ki bu,
dönüşü olmayan bir süreç. Bazen belki yavaşlayabiliriz,
duraklayabiliriz, bazen morallerimiz çok bozuk olabilir ama artık
Türkiye'nin yönü belli...'' Babacan, Türkiye'nin reformları, AB
ülkelerini memnun etmek için değil, kendi halkı için yaptığını
belirterek, Türkiye'nin bundan kazançlı çıkacağını söyledi. İçtüzük
hükümlerine göre, Babacan'ın hükümet adına gündemdışı konuşmasıyla
diğer gruplara da söz hakkı doğdu ve genel görüşme açıldı.