Baba burayı kim yıktı
Abone olEnkazdan sağ çıkarılan bir öğrenci, babasına "Burayı kim yıktı?" diye soruyordu... Ve arkadaşlarını merak ediyordu
Mustafa Günala Müstahdem sayesinde kurtulduk Deprem sırasında
çöken yatılı okulun enkazı altında kalan 6-B sınıfı öğrencisi
Mustafa Günala, okulun yatakhanesinin birinci katında
bulunduklarını söyledi. Yatakhanelerin 8 kişilik olduğunu ve
ranzalarda uyudukları sırada aniden bir gürültüyle uyandıklarını
ifade eden Günala, "Bir anda tavanın üzerime geldiğini gördüm.
Tavanla aramda çok yakın bir mesafe kalmıştı. Panik ve şaşkınlık
içindeydim. Okulun müstahdeminin, merdivenlerin korkuluklarını
kırdığını gördüm. Ve o korkulukları bize uzattı. Tavanla taban
arasında kalmıştık ancak bu korkuluk sayesinde kurtularak dışarı
çıkabildik" dedi. Çocuğunun enkaz altından kurtulduğunu öğrenen
baba Abdullah Günal sevinç gözyaşları döktü. Olayda ihmali
bulunanlardan mutlaka hesap sorulması gerektiğini belirten baba
Günel, "Burada benim yaptırdığım ahır yıkılmadı ancak okul yıkıldı"
dedi. Yusuf Gençgül Ne olduğunu anlayamadım Enkaz altından yaralı
olarak kurtarılan 6. sınıf öğrencisi Yusuf Gençgül yatakhanenin 4.
katında kaldığını belirterek, "Bir anda büyük bir sarsıntıyla
uyandık. Ne olduğunu anlayamadım. Gözlerimi açtığımda enkazın
altındaydım. Nasıl kurtulduğumu bilemiyorum. Yaşadığıma
inanamıyorum" diye konuştu. Mehmet Deviren Sesleri hâlâ kulağımda
çınlıyor 6.sınıf öğrencisi Mehmet Deviren de yaşadığına
inanamadığını belirtiyor "Kaldığım yatakhane binanın 4. katındaydı.
Büyük bir gürültüyle uyandık. Çok korktum. Gözlerimi açtığımda
enkazın altındaydım. Daha sonra kurtarma ekipleri bana ulaştı.
Yaşadığıma inanamıyorum. Arkadaşlarımın sesleri hala kulaklarımda
çınlıyor." Veysel Çelik Ranzanın altına sığındım Deprem sırasında
kulağı ağrıdığı için uyanık olduğunu söyleyen Çeltiksuyu Yatılı
İlköğretim Okulu 6. sınıf öğrencisi 14 yaşındaki Veysel Çelik,
"Benim kaldığım yatakhane 2. kattaydı. Deprem olduğu zaman
uyanıktım. Kulağım ağrıyordu. Ağrıdan dolayı uyuyamamıştım. Birden
büyük bir sarsıntı oldu. Ranzanın yanındaki duvar çatladı. Tuğla
parçalarıyla birlikte üstüme düşmeye başladı. Ben de kendimi
ranzanın altına attım. Bir süre sonra sarsıntı durdu. Yerimden
çıktım ve ışığa doğru yürümeye başladım. Daha sonra çevrede
toplananlar beni gördü, ben de zaten dışarı çıkmıştım" diye
konuştu. Veysel Çelik'in dayısı Mehmet Dağ ise depremin ardından
hemen okula koştuğunu belirterek, "Yeğenimin sağ-salim çıkmasına
sevindik. Ancak enkaz altında çok sayıda öğrenci var. Sorumlular
bunun hesabını vermeli" diye konuştu. Necati gültekin Yaşadığıma
inanamıyorum Depremde yıkılan Çeltiksuyu YİBO'nun enkazından yaralı
olarak kurtarılan 8.sınıf öğrencisi, 14 yaşındaki Necati Gültekin
ise korkunç bir gürültüyle uyandıklarını söyledi "Bizim kaldığımız
oda yatakhanenin 3. katındaydı. Bir anda büyük bir gürültü koptu.
Çok korktum. Gözlerimi açtığımda enkazın altındaydım. O an için
hiçbir şey hatırlamıyorum. Sadece köylülerin gelip, beni enkazın
arasından çıkardığını hatırlıyorum. Yaşadığıma inanamıyorum. Odada
benimle birlikte kalan arkadaşlarımın ne durumda olduğunu
bilmiyorum." Elazığ Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Gültekin, tedavi
altına alındı. Arkadaşlarımı da kurtarın Veysel Dağdelen Yatılı
okulun enkazı altından kurtarılan öğrencilerden biri de 12
yaşındaki, 6. sınıf öğrencisi Veysel Dağdelen.. Kolu kırılan
Dağdelen'e ilk müdahale enkazın yakınında oluşturulan müdahale
merkezinde yapıldı. Gözlerini açtıktan sonra babası Mehmet
Dağdelen'e, enkaz altında canlı arkadaşlarının olduğunu söyleyerek,
"Ben çıkarken onlar yardım istiyordu" diye konuştu. Kim yıktı
burayı Bir süre sonra yaşadığı şoku üzerinden atan Veysel Dağdelen,
babasına dönerek "Ne oldu?" diye sordu. Okul enkazını görünce
"Burayı kim yıktı?" diye soran küçük öğrenci, "Ben içerden çıkarken
arkadaşlarım da benden yardım istiyordu. Onlar hala içerde, onları
da kurtarın" diye konuştu. Oğlum yaşıyor, hissediyorum Depremin
ardından çöken Yatılı Bölge İlköğretim Okulu'nda okuyan oğlunun, 13
yaşındaki Cavit Kalan'ın enkaz altında olduğunu söyleyen baba
Mehmet Ali Kalan, umutla oğlunun çıkarılacağı anı bekliyor. Oğlunun
yıkılan binanın ikinci katında olduğunu söyleyen baba Mehmet Ali
Kalan, "Umutla bekliyoruz. Buradan bir saniye olsun ayrılamıyorum.
Ölmediğine inanıyorum. Onun canlı ya da yaralı çıkarılacağına
inanıyorum. Oğlum yaşıyor, bunu hissediyorum. Onu çıkaracaklar"
dedi. İnşallah kardeşimi sağ kurtarırlar Yıkılan okul enkazı
altında 12 yaşındaki kardeşi Hikmet Bilal'ın olduğunu söyleyen
Songül Bilal, enkaz altında kalan kardeşinin çıkarılacağı anı
bekliyor. Acılı abla, "Kardeşim 2. katta kalıyordu. Depremin
ardından hemen buraya koştuk. İnşallah kardeşimi sağ kurtarırlar.
Umutla bekliyoruz" dedi. Doğu Karadeniz'de bile hissedildi Şiddetli
deprem Bingöl'ün komşu illeri Diyarbakır ve Elazığ başta olmak
üzere Tunceli, Erzurum, Muş, Erzurum, Erzincan, Batman, Siirt,
Mardin ve Bitlis yanı sıra Doğu Karadeniz'de de hissedildi ve büyük
panik yarattı. Depremi hisseden vatandaşlar, sokağa döküldü ve
sokakta sabahladı. * Depremin hissedilmesinden sonra evlerinden
dışarı çıkarak açık yerlere, okul bahçelerine, cadde kenarlarına ve
parklara akın eden Diyarbakırlılar da sokakta sabahladı. *
Mardin'in Mazıdağı ilçesinde depremi hissedince heyecanlanan Şükrü
Er (41) isimli bir vatandaş kalp krizi geçirdi. Diyarbakır'daki
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan
Er, kurtarılamadı. Deprem nedeniyle Elazığ'ın Karakoçan İlçesi'nde
bir caminin minaresi yıkıldı. * Erzurum'un Yenişehir semtinde ise
Ahmet Oğuz adlı kişi, deprem yüzünden paniğe kapılıp ikinci kattan
atladı. Oğuz, Erzurum Aziziye Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına
alındı. * Bingöl Valisi Hüseyin Avni Coş, depremin hemen ardından
Valilik'te kriz merkezi oluşturulduğunu belirtti. Coş, şehir
merkezine elektrik verilemediğini ve dahili telefon şebekesinde de
sorun bulunduğunu ifade etti. * Paniğe kapılan Bingöllü vatandaşlar
depremin ardından araçları ile şehri terk etmeye çalışıyor. Öte
yandan Erzurum'da oturan Bingöllüler de, yakınlarının akıbetini
öğrenebilmek için Bingöl'e gitmek üzere otogara hücum etti.
Pülümür'deki deprem gibi... Tunceli'nin Pülümür ilçesinde 27 Ocak
2003'te meydana gelen 6.5 büyüklüğündeki depremde de en fazla kamu
binalarının hasar görmesi dikkati çekmişti. En fazla hasar gören
kamu binası ise depremden 3 ay önce teslim alınan yatılı ilköğretim
bölge okulu olmuştu. Pülümür'de 11 yıl önce yaşanan depremde
yıkılan okulun yerine yapılan yatılı bölge okulunda meydana gelen
hasara karşı can kaybı olmamıştı. 1992 yılında meydana gelen
depremde de yine yatılı okul çökmüştü. 1971'deki Bingöl depreminde
900 kişi öldü Bingöl ve çevresini etkileyen son büyük deprem,
Bingöl il merkezinin güneybatısında 22 Mayıs 1971'de meydana
gelmişti. 6.7 büyüklüğündeki bu depremde 900 kişi hayatını
kaybetti. Gözlerini enkazdan ayırmıyor çünkü 3 yakını da orada...
Yatılı Bölge İlköğretim Okulu'nun enkazı altında kardeşi, yeğeni ve
amcasının oğlu kalan 38 yaşındaki Gülşah Batur umutla enkazın
yanında bekliyor. Hepsi 10 yaşında olan kardeşi İdris, yeğeni
Mehmet ve amcasının oğlu Sedat'ın aynı okulda eğitim gördüğünü
söyleyen Gülşah, "Depremin ardından hemen buraya koştum. Hepsi
enkaz altında kaldı. İnşallah kurtulurlar" diye gözyaşı döktü.
Subaylardan birinin verdiği montu giyen Gülşah, sürekli dua ediyor.
Kaynak : Sabah