AB yolundaki çatlak sesler

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, "AB bu kritik süreçte bile sözüne sadık kaldığı ve 17 Aralık kararlarının uygulanacağını bir kez daha teyit etti. Dolayısıyla bizim, kendi işimize bakmamız gerekir" dedi. Irak'ın yeniden yapılanması çalışmalarının ele alınacağı "Irak'ın Geleceği" konferansına katılmak üzere Brüksel'e hareket eden Gül, Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı açıklamada, AB Komisyonu'nun eski başkanı Romano Prodi'nin, "Türkiye'nin AB üyeliğinin yeniden düşünülmesi gerektiği" yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine, hükümetin AB konusunda "gayet açık, kararlı ve istikametinin belli olduğunu" kaydederek, reform çabalarını en ufak sekteye uğratmayacaklarını vurguladı. Bu süre içinde Türkiye'ye, "Durun, her şeyi dondurup, AB bir durulsun, ondan sonra karar verelim" denmeyeceğini ifade eden Gül, "Türkiye ne yapacağını bilmektedir" dedi. Gül, bu tartışmalar AB içinde devam ederken, Türkiye'nin, 3 Ekim'de kararlaştırıldığı gibi müzakerelere başlayacağını ve müzakere sürecini en iyi şekilde götüreceğini vurguladı. Hükümetin, bir taraftan demokratik yapısını güçlendireceğini, derinleştireceğini, demokratik reformlarına hız vereceğini, diğer yandan da ekonomik yeniden yapılanmasını hızlandıracağını belirten Gül, "Dolayısıyla biz kendi işimize bakacağız. Bazılarının dediği gibi, (Hükümetin ne yapacağı belirsiz, hükümet istikametini tam belli etmedi), bunların hiçbiri doğru değildir. Hükümet ne yapacağını bilmektedir" diye konuştu. Gül, sözlerine şöyle devam etti: "Bu kritik süreçte bile AB sözüne sadık kalmıştır, 17 Aralık kararlarının uygulanacağını bir kez daha teyit etmiştir. Dolayısıyla bizim kendi işimize bakmamız gerekir. Hükümet ne yapacağını çok iyi bilmektedir. Biz bu süre içinde Türk halkının hayat standardını yükselteceğiz. Yaptığımız işler, Türkiye'nin lehine olan işlerdir, bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. En ufak bir şekilde ekonomik ve demokratik reform çabalarını sekteye uğratmayacağız, kim ne derse desin." Gül, konferansın hedefinin, genel olarak uluslararası toplumun Irak halkına desteğini teyit etmek şeklinde olacağını belirtti. Gül, bu çerçevede Irak'taki siyasi geçiş sürecine destek verilmesi, Irak'ın ekonomik iyileşmesinin ve yeniden yapılanmasının teşvik edilmesi, ülkede hukukun üstünlüğü ve kamu düzeninin kurulmasına yardımcı olunması gibi konular üzerinde durulacağını ifade etti. Gül, şöyle konuştu: "Bu önemli konferansın, Irak'ın istikrara kavuşmasına, Irak'taki bugünkü belirsizliklerin yerli yerine oturmasına ve Irak halkının refahına ve ilerideki mutluluğuna vesile olmasını temenni ediyoruz. Önemli bir konferans. Bildiğiniz gibi Irak'a komşu ülkeler toplantısını organize eden Türkiye, zaten bu konulara çok önem vermektedir. Komşu ülkeler de bu vesileyle bu konferansa davet edilmişlerdir."