Azmin zaferi
Abone ol2008 yılında Öğrenci Seçme Sınavı’na girdiği gün, ailesiyle birlikte trafik kazası geçiren ve yaklaşık 1 yıl komada kaldan Fulya Yalvaç, kaz...
2008 yılında Öğrenci Seçme Sınavı’na girdiği gün, ailesiyle
birlikte trafik kazası geçiren ve yaklaşık 1 yıl komada kaldan
Fulya Yalvaç, kazandığı Erzincan Hukuk Fakültesinden mezun olmanın
mutluluğunu yaşadı.
2008 yılında merkeze bağlı Bozyazı Köyü yakınlarında meydana gelen
kazada, Sebahattin Yalvaç’ın kullandığı 24 DP 701 plakalı otomobil
yoldan çıkarak şarampole yuvarlandı. Kazada baba Sebahattin Yalvaç
ile 16 yaşındaki oğlu Samet Yalvaç hayatını kaybederken, anne Hülya
Yalvaç hafif, kızları Fulya Yalvaç ağır yaralanmıştı. Hastanede
uzun süre komada kalan Fulya Yalvaç, ÖSS’de eşit ağırlık puan
türüne göre 363.375 puan alarak Erzincan üçüncüsü, Türkiye
394’üncüsü oldu. Kendisi komadayken öğretmenleri tarafından
üniversite tercihleri yapılan Fulya Yalvaç, Erzincan Hukuk
Fakültesini kazandı. Tedavisi nedeniyle 1 yıl okulunu donduran ve
2009-2010 yılında Erzincan Hukuk Fakültesine başlayan Yalvaç, bir
yandan tedavisine devam etti, bir yandan da tekerlekli sandalyesi
ile okuluna gidip geldi.
MEZUNİYET TÖRENİNDE MUTLULUK VE HÜZÜN VARDI
Öğrenimi süresince vücudunun çeşitli yerlerinden 6 defa ameliyat
olan Fulya azmini hiç bırakmadı. Beş yıllık eğitim hayatının
ardından 89 arkadaşıyla birlikte kep atarak mezuniyet coşkusunu
yaşadı. Hukuk Fakültesinde düzenlenen törende başarı belgesini
alarak, yemin eden Fulya Yalvaç, daha sonra arkadaşlarıyla birlikte
keplerini havaya atarak mezuniyet coşkusunu doyasıya yaşadı.
Fulya Yalvaç, engeli nedeniyle hayali olan savcılık mesleğini
yapamayacağı için üzüntülü olduğunu ifade etti. Yalvaç, “5’nci
senem, artık bitiyor. Gerçekten buraya böyle gitmek gelmek çok
zordu benim için hem manevi yönden, hem de diğer. Ama sağ olsunlar
arkadaşlarım hep yanımda oldular. Annem öylesine. Yani herkes
yanımda, o yüzde bende sorunsuz bitiriyorum inşallah. Bundan sonra
aslında ben okula başlamadan önce savcı olmak istiyordum. Ama ilk
önceler sormadım, olabilir miyim diye belki korktuğumdan. Sonra
birkaç ay oldu öğrendim ki bu engelden dolayı ben savcı
olamıyormuşum. Öyle boşuna okudum gibi hissettim. Ne yapacağım, ne
edeceğim bilmiyorum. Avukatlık için soruyorsunuz tabi; bana mı
gelir, yürüyen kişiye mi gider, ‘O kendine baksın, ben gitmem’ diye
normal avukatlıkta olmuyor. Savcı olamıyorum zaten. Hayallerim
yıkıldı. Çok zor bitirdim okulu gerçekten. Birde böyle tek kişi
olmak okulda zordu. Ama bitiriyoruz. Hem güzel, hem de son günümüz
arkadaşlarımızla orası kötü oldu.” şeklinde konuştu.
Kızının tedavisi ve eğitim hayatı boyunca desteğini hiç esirgemeyen
Anne Hülya Yalvaç ise, “Çok mutluyum, diğer yandan da bir yanım
eksik. Kızımın savcı olamaması, ona çok üzüldü dolaysıyla bende çok
üzüldüm hayali oydu. Ben hep kızım ayağı kalkacak, okulunu
bitirecek diye umut ediyordum. Çok şükür oda bitirdi. Sizlerle
başladık, sizlerle bitiriyoruz sağ olun. Kızımla gurur duyuyorum.
Elimden geldiği kadar, gücümün yettiği yere kadar götüreceğim yine”
diye konuştu.
(İHA)