Aziz Yıldırım kendini böyle savundu
Abone olGizli kalması gereken bilgileri temin etmek iddiasıyla yargılan Aziz Yıldırım kendini böyle savundu
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz
Yıldırım, herhangi bir askeri silah ihalesiyle ilgisi olmadığını
belirterek, "Dolayısıyla bu konudaki herhangi bir belgeyle de ilgim
olmamıştır" dedi. Yıldırım, gizli bilgileri temin etmekle
suçlanıyor.
Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu 7 kişinin "gizli
kalması gereken bilgileri temin ettikleri" iddiasıyla
yargılanmalarına Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi.
Duruşmaya, sanıklar Aziz Yıldırım, Kemal Atilla Şensoy, Celalettin
Erkal, Zafer Yoldaş ve Atilla Özdemir ile sanık avukatları katıldı.
Sanık Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Kulübü Başkanı seçilmeden önce
ticari hayatta daha aktif olduğunu belirterek, şirketleri
aracılığıyla genelde askeriyenin bina tipi ihalelerine girdiğini
söyledi. Yıldırım, 1998 yılında kulüp başkanı seçildikten sonra
ticari hayattan bir nevi çekildiğini kaydederek, daha ziyade
müdürleri aracılığıyla bu işlerin içinde olduğunu belirtti. Türk
Telekomdan, Milli Savunma Bakanlığını ilgilendiren TAFİKS isimli
ihaleyi 1996’da aldığını hatırlatan Yıldırım, esas meşguliyetinin
de bu ihalenin edimini yerine getirmeye yönelik olduğunu
kaydetti.
"HERHANGİ BİR YASADIŞILIK
YOK"
Yıldırım, "Sonuç itibariyle herhangi bir askeri silah
ihalesiyle ilgim olmamıştır. Dolayısıyla bu konudaki herhangi bir
belgeyle de ilgim olmamıştır" diye konuştu. İddianamede geçen
belgeleri görmediğini ve yasak bilgileri temin etme suçlamasını
kabul etmediğini belirten Yıldırım, "Celalettin Erkal ile
Amerika’nın Kuzey Irak’a yerleşmesinin ardından tanıştım. O
Amerikalıların yemek ihaleleri ile ilgilendiğini söyledi ve bana
bir nevi ortaklık teklif etti. Bu konuda bazı araştırmalar yaptı.
Ben de bu araştırmalar için kendisine yasal olarak para transferi
yaptım. Ticari faaliyetlerimde herhangi bir yasa dışılık da
bulunmamaktadır" dedi. Suriyeli bir kısım iş adamının,
Türkiye’de imal edilen bir askeri mermi ile ilgilendiklerini
söylemesi üzerine, bu işlerde tecrübeli olduğunu düşündüğü için
Erkal ile görüştüğünü hatırlatan Yıldırım, Erkal’dan bir kısım
bilgiyi faksla istediğini, aralarındaki bir kısım telefon
görüşmesinin de bu konuya yönelik olduğunu ifade etti. Yıldırım,
hakkında iddia edilen hiçbir suçlamayı kabul etmediğini
söyledi.
"BENİMLE DEĞİL ROKETSAN'LA YAPMALARI
GEREKİRDİ"
Aziz Yıldırım, bir soru üzerine, "Yaptığım telefon
görüşmesinde Suriyeli iş adamlarının ilgilendiği top mermileri ile
ilgili Celalettin Erkal’da var olan katalogdan ilgili bölümleri
göndermesini istemiştim. Ayrıca, Suriyeli iş adamlarını esas
itibariyle bu işi yapan Roketsan’a götürdüm. Suriyeli iş adamları
bir iş yapacaklarsa benimle değil Roketsan ile yapmaları gerekirdi.
Zaten bu işten vazgeçtiklerini sonradan duydum" diye yanıt
verdi.
SANIK ATİLLA ÖZDEMİR
Kara Kuvvetleri Komutanlığından kara pilot binbaşı olarak emekli
olan sanık Atilla Özdemir ise şu anda TAİ’de uçuş sistemleri müdürü
olarak görev yaptığını söyledi. Sanık Celalettin Erkal’la
meslektaşı ve harp okulundan dönem arkadaşı olması nedeniyle
tanıştıklarını belirten Özdemir, Erkal’ın şirketinin bulunduğu
adresin aynı zamanda 81’liler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin
bürosu olarak kullanıldığını kaydetti. Dernek faaliyetleri
çerçevesinde Erkal’ın şirketinin bulunduğu büroya gittiğini ifade
eden Özdemir, büroya gitmesinde başka hiçbir amacı olmadığını
savundu. İddia edilen askeri belgelerle de ilgisi olmadığını ileri
süren Özdemir, Erkal’ın bürosundaki herhangi bir bilgisayarı
kullanmadığını, dolayısıyla herhangi bir belgeyi bilgisayarda
görmediğini ifade etti. Milliyet'te yer alan habere göre,
savunması alınan sanıkların duruşmalardan vareste tutulmalarına
karar veren mahkeme, dava dosyasındaki eksikliklerin giderilmesi
için duruşmayı erteledi. İddianamede, Fenerbahçe Kulübü Başkanı
Aziz Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu 7 sanığa TCK’nın 334.
maddesinde düzenlenen "açıklanması yasaklanan ve nitelik bakımından
gizli kalması gereken bilgileri temin ettikleri" suçlaması
yöneltiliyor.