Ayşe Arman'ı şaşırtan aşk
Abone olHürriyet gazetesinin aykırı yazarı Ayşe Arman, iki gazeteci-yazarın aşk yaşadıklarını öğrenince önce çok şaşırdı arkasından hemen ilginç bir teklifte bulundu!
İşte Ayşe Arman'ın çok şaşırdığını belli ettiği yazı
başlığı
ve yeni aşıklara yaptığı teklif:
Yazı : Ayşe ARMAN
www.hurriyet.com.tr
A aaaaaaaaaa!
A aaaaaaaaaa! dedim.
Bu kadar ‘aaaaaaaaaa’yı şaşkınlığımın derecesini göstermek için
koyuyorum.
Şaşırmam gayri ihtiyari.
Çünkü ikisini de yakından tanıyorum.
İkisi de sevdiğim insanlar.
Ve bu konuda ukalalık etmeden önce, bilmenizi istediğim, benim
hayat mottom olan bir şey var: ‘Aşk varsa, zina yoktur.’
Bazıları yanlış anlamasın diye daha da açayım, bu olayda zina
vardır anlamında değil, aşk her şeyden üstündür anlamında...
* * *
A aaaaaaaaaa! dedim.
Hürriyet’teki haberi görünce.
Sıkı bir hayret çığlığı attım, ben bile kendime şaşırdım.
İclal Aydın da Tuna Kiremitçi de eşlerinden boşanmışlar,
birbirlerinin olmuşlar, aşk yaşıyorlar. Saklamak, gizlemek yerine
de -zaten böyle bir şansları yok, zaten gerek de yok- dünya aleme
ilan ediyorlar.
Şahane.
Dedim kendi kendime.
Ama... Nasıl söylesem...
Hálá o ‘A aaaaaaaaaa!’ hali duruyor üzerimde.
Oysa, çok saçma. Ben ki, her olayda aşkın zaferine, üstünlüğüne
inanırım, kilitlendim kaldım. Elimde gazete, bir Tuna’nın bir
İclal’in fotoğrafına bakıyorum. Çok yakışmışlar birbirlerine. İki
güzel insan.
Ama... Nasıl desem...
Tarif edemeyeceğim bir huzursuzluk bende...
Oysa, aşkın yeryüzündeki en büyük duygulardan biri olduğuna
inanırım. Sallamıyorum. Gerçekten böyle hissediyorum. Önünde
duramazsın, bizzat kendi yaşadıklarımla biliyorum. O zaman
kardeşim... Sana ne... Uzatma işte... Kapa bu konuyu içinde... Ne
huzursuzluğu...
* * *
Bundan birkaç ay evvel dünyanın en şahane baba adayı olan Tuna
Kiremitçi ile röportaj yapmıştım. Benim acayip hoş bulduğum müthiş
bir şey söylemişti: ‘Biz hamileyiz!’
Oğulları Can, bu dünyanın yolundaydı henüz, ulaşmamıştı, annesinin
karnındaydı, ben de hamileydim o sırada, çok etkilenmiştim. Karısı
hamile olan bir mükemmel erkek portresiydi benim için. Ve dün gibi
hatırlıyorum, çevremde ne kadar kadın varsa, hepsi de bayılmıştı,
erkek dediğin böyle olmalı demişlerdi.
O röportajdan bana kalan şu oldu: ‘İşte kale gibi sağlam bir
evlilik!’
* * *
Buldum!
Huzursuzluğum sebebini...
Hiç onlarla alakalı değil, kendi aşkımla, ilişkimle, evliliğimle
alakalı; ne kadar kale gibi görünürse görünsün dışarıdan, hatta
içeriden, hiçbir şey göründüğü gibi değil, hiçbir şey kale gibi
değil ve ben de o konumdayım. O zaman röportaj yaptığım adamla aynı
konumdayım. Baktığında kale gibi görünen bir evliliğim var.
İçeriden de öyle. En azından benim açımdan öyle.
Ama bu tür haberler, ‘Aman Allah’ım, yoksa biz de günün birinde
ayrılır mıyız?’ korkusu yaratıyor. Okuduklarım, tanık olduklarım
sanki kendi sevgililik halim ve evliliğim için tehdit oluşturuyor.
Ve üzülüyorum. Üzüntümün kaynağı da, ‘Ya benim de başıma gelirse?’
korkusu.
Bu tür şeyler hem kendime güvenimi (Ya ben ihanet edersem aşkıma?)
hem de karşımdakine (Ya bana ihanet ederse?) güvenimi sarsıyor.
Bir de çocuğun varsa, al başına belayı. Yatakta bir o tarafa dön,
bir bu tarafa...
Böyle planlamadım ama denk geldi.
Yazıyı açık röportaj teklifiyle bitirmeye karar verdim:
Sevgili İclal ve Tuna, ister misiniz bu meseleyi etraflıca
konuşalım?
HAMİŞ: Bu konuda bir okur mail’i aldım aynen yayınlıyorum: ‘Arada
yaşamda denk geldiğimiz anlar var: Karnım burnumda Bebek’te
restoranda yemek yediğim bir gece, siz yan masada röportaj
yapıyordunuz, muhtemelen bir yıl sonra aynı karına sahip
olacağınızı bilmeden! 22 aylık bir kızım var. Bu süreçte evliliğin
nasıl farklı anlamlar kazandığını, bebek sahibi olmanın getirdiği
sorumlulukları biliyorum kendimce. Bir süredir zihnimi meşgul eden
bir konu var; bebekleri 1 yaşına gelmeden boşananlar. Buna sebep
nedir? Bir erkek, bütün o bebeğin ‘yükünü’ bırakıp, nasıl çekip
gidebilir? Geride kalan kadın, bununla tek başına nasıl
savaşabilir? Bunun adı aşk mıdır, ‘Zorluklara pes!’ deyip, tüymek
midir? Nedir? Bu sabah, Tuna Kiremitçi’nin, 11 aylık bebeğinin
annesinden boşandığını okuyunca merakım yine depreşti... (Ayşın K.
U.)’
HAMİŞ 2: Hamiş 1 ile ilgili yorumlarınızı
http://bendiyorumki@hurriyet.com.tr’ye’ye
yollayabilirsiniz...