TURİZMİN başkenti Antalya, konuklarına aynı gün içerisinde dört mevsimi bir arada yaşama fırsatı veriyor. Antalya'nın "pırlanta gerdanlığı" olarak anılan dünyaca ünlü ve uluslararası ödüllü Konyaaltı Sahili'nde denize girip yüzen, güneşlenen yerli yabancı turistler, aynı gün içerisinde kente yaklaşık bir saat mesafede 2 bin 365 metre yükseklikteki Tahtalı Dağı'nda kar keyfi yaşayabiliyor. Sahilde bisiklet süren, yürüyüş yapan, Kemer ilçesindeki Tahtalı Dağı'nda ise kar görme imkanına sahip olan misafirler, kentin kendilerine sunduğu doğal ve coğrafi güzellikleri en iyi şekilde değerlendiriyor. Teleferikle yaklaşık 10 dakikada çıkılan Tahtalı, zirvesi karla kaplı dağlar ve bulutlarla ziyaretçilerine görsel şölen sunuyor. Bir taraftan denizi de görme imkanı bulan ziyaretçiler, bol bol hatıra fotoğrafı çektiriyor. TARİF ETMEK YETMEZ YAŞAMAK LAZIM?.. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Antalya denilince tatil cenneti bir kent olarak ilk önce deniz, güneş, kum, doğa, tarih akla geldiğini söyledi. Ancak Antalya'nın dört mevsimin bir arada yaşandığı bir kent olduğunu vurgulayan Türel, "Düşünün 20 gün sonra yeni bir yıla gireceğiz. Aralık ayını geride bırakacağız. Böyle bir zamanda bir tarafta denize girerken, dağlarımızın zirvelerinde aynı zamanda kayak da yapabiliyorsunuz. Tarif etmek yetmez burada yaşamak gerekir." dedi. Antalya'nın muhteşem bir coğrafi özelliğe sahip olduğuna işaret eden Türel, "Muazzam bir turizm destinasyonu olarak öne çıkan Antalya'nın bu özelliğini hiçbir şehirde bulamazsınız." ifadelerini kullandı. Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak hem denize giren hem de kayak yapan vatandaşlara hizmet vermenin mutluluğunu yaşadıkların belirten Türel, şunları söyledi: "Türkiye'nin dünyaya açılan penceresi olarak misafir odası konumundaki Antalyamızda dört mevsimi bir arada yaşamak isteyen tüm yerli ve yabancı konuklarımıza kapımız her daim açıktır." ANTALYA TAM ANLAMIŞLA CENNET... Antalya'da 9 yıldır yaşayan İbrahim Adalı, yaz kış denize girdiğini söyledi. Kışın deniz sıcaklığının ortalama 21 derece olduğunu ifade eden Adalı, "Antalya tam anlamıyla bir cennet. Konyaaltı'nda denize giriyorsunuz, Saklıkent'e, Tahtalı Dağı'na gidiyorsunuz, kar görüyorsunuz. Aynı gün içinde hem yüzüyoruz hem kayıyoruz." diye konuştu. Mümkün oldukça günde bir saat yüzdüğünü belirten Adalı, amatör olarak da kayak yaptığını kaydetti. Antalya'nın kendilerine sunduğu her imkandan yararlandıklarını anlatan Adalı, "Kentte imkanlar çok elverişli. Kent merkezinde bu kadar temiz denize sahip bir şehir yoktur. Yine aynı gün içinde denize girilebilen ve kayak yapılabilen bir kent de yoktur. Antalya'da yaşamak büyük bir şans." değerlendirmesinde bulundu. Ailesiyle Tahtalı Dağı'na çıkan Ümit Özçelik de 3 yaşındaki çocuklarına karla kaplı dağı göstermek istediklerini söyledi. Özçelik, "Arkadaşlarla deniz kıyısında oturuyorduk, çay içiyorduk. Bir de kar görelim istedik, arabalara atlayıp, Tahtalı Dağı'na çıktık. Antalya'da aynı gün içinde ister denize girin, ister kar keyfini yaşayın." diye konuştu. Öğretmen Zuhal Özçelik de Tahtalı Dağı'nda soğuktan üşüdüklerini, sahil kenarında ise güneşin keyfini çıkardıklarını belirtti. İnsanların kolay kolay aynı gün içinde farklı mevsimleri yaşayamadıklarını ifade eden Özçelik, "Burada donuyoruz, birazdan aşağıya ineceğiz güneşli bir hava ile buluşacağız." dedi. Olimpos Teleferik Reklam, Medya ve Halkla İlişkiler Müdürü Fatih Koyuncu da aralık ayında deniz suyu sıcaklığının ortalama 20 derece, Tahtalı'da ise - 3 derece olduğunu ve yaklaşık bir metre kar bulunduğunu ifade etti. Tesislerinin 2007 yılından bu yana açık olduğunu söyleyen Koyuncu, "İlk yıl 5 bin misafirimiz vardı, her geçen yıl sayımız arttı. Geçen yıl 235 bin kişi ziyaret etti, bu yılki sayımız ise şu anda 280 bin, 300 bini aşacağımızı düşünüyoruz. Ağırlıklı olarak Ruslar tesisimize geliyor, İngiltere, Hindistan, Kore ve Araplardan da yoğun ilgi var." şeklinde konuştu.