Aygün'den Telekom'a ilginç benzetme
Abone olATO Başkanı Sinan Aygün'den Telekom'un özelleştirilmesine ilişkin ilginç benzetme: Telekom derin dondurucuya alınmalı...
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Türk Telekom'un özelleştirilmesinin ya halka arz yoluyla yapılması ya da hiç yapılmaması gerektiğini belirterek, ''Türk Telekom'un özelleştirilmesi zaman ve yöntem olarak uygun değil. Bu özelleştirme derin dondurucuya alınmalı. Telgrafın tellerine baykuş konmamalı'' dedi. Aygün, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, gelişmiş ülkelerin hepsinde telekom özelleştirmelerinde halka arz modelinin uygulandığını, geri kalmış ülkelerde ise yabancıların eline geçtiğine dikkati çekti. Dünyadaki telekom özelleştirmelerinden örnekler veren Aygün, telekom şirketleri içinde kamu payının, İsveç'te yüzde 64.4, İsviçre'de yüzde 62.7, Fransa'da yüzde 58.9, Norveç'te yüzde .19, Belçika'da yüzde 51.6, Avusturya'da yüzde 47.2, Yunanistan'da yüzde 33.7 olduğuna hatırlattı. Özelleştirmesini halka arz yoluyla yapan ülkelere de açıklamasında yer veren Aygün, halka arz edilen hisse oranının, İngiltere'de yüzde 100, İtalya'da yüzde 83, İspanya'da yüzde 79.9, Hollanda'da yüzde 68.7, Almanya'da yüzde 55, Avusturya'da 52.8, Norveç'te 46.81, Finlandiya'da 46, Belçika'da 38.9, İsviçre'de 37.3, İsveç'te 35.6 olduğunu belirtti. Kamu hisselerinin ağırlıkta olduğu ve/veya aynı zamanda halka arzın ağırlıklı olarak kullanıldığı ülkelerin tamamının gelişmiş ülkeler olduğuna vurgulayan Aygün, şunları kaydetti: ''Bu ülkelerin sadece dördünde küçük hisselerle yabancı yatırımcı bulunuyor. İspanya ve İsveç'te telekom şirketinin yüzde 5.6'sı, Hollanda'da yüzde 12'si, Almanya'da yüzde 2'si yabancı yatırımcıların elinde. Gelişmiş ülkeler kamu paylarını elinde tutup, halka arz yöntemi uyguluyorlar da Türkiye'de bu neden olmasın? Bunların hepsi doğru özelleştirme modelleri. Türk Telekom'un özelleştirilmesi ise tele kritik.'' ''TELE YABANCILAR ZAYIF EKONOMİLERDE'' Yabancıların hakim olduğu telekom şirketlerinin ekonomik açıdan zayıf ülkelerde olduğunun altını çizen Aygün, yabancıların elinde bulunan telekom şirketlerindeki hisse oranlarının, Bulgaristan'da yüzde 65, Hırvatistan'da yüzde 61, Litvanya'da yüzde 60, Macaristan'da yüzde 59.5, Romanya'da yüzde 54, Slovakya'da yüzde 51, Estonya'da ve Letonya'da yüzde 49, Polonya'da yüzde 47.5 olduğuna işaret etti. Türkiye'nin bu tabloya bakarak, telekomun özelleştirilmesindeki doğru fotoğrafı görmesi gerektiğini ifade eden Aygün ''Tele yabancılar zayıf ekonomilerde cirit atıyor. Ucuza kapatıp, pahalıya ödetiyor. Türk Telekom gibi stratejik ve köklü bir kurum, uluslararası rant lordlarına satılmamalıdır'' dedi. ''TÜRK TELEKOM TELE KELEPİR SATIŞ OLUR'' Dünya sıralamasında 13. sırada bulunan Türk Telekomun, 2004 yılı itibarıyla net karının 2.5 katrilyon, kamuya aktardığı kaynağın ise 5.6 katrilyon lira olduğunu kaydeden Aygün, açıklamasında şöyle dedi: ''Türk Telekom, 55 bin çalışan ile 250 bin kişiyi besliyor. Hepsi de kalifiye eleman. Kurumun teknolojisi altyapısı da yeni. Kar ediyor, katma değer yaratıyor. Teklif edilen para telekomun 2-3 yıllık karına eşit. Türk Telekom yeni sahibine 1 katrilyon liralık yeni yatırımla gidecek. Yani 3 milyar dolar için 10 milyar dolarlık işletme satılır mı? Bir zamanlar 30 milyar dolar ettiği söylenen Telekom, bu ederin yüzde 10'una elden çıkarılır mı? Buna olsa olsa 'tele kelepir' satış denir.'' Yapılan araştırmalara göre Türk Telekom'un Türk halkı tarafından sevilme oranının yüzde 73 olduğunu, buna karşılık dünyadaki özelleştirilen kurumların kendi halkı tarafından sevilme oranlarının yüzde 10-15'e düştüğünü belirten Aygün, ''Halkın malı Telekom halkta kalmalıdır'' dedi.