Ayeri'den Özkök'e gönderme
Abone olOkan Bayülgen'in "Herkes Bunu Konuşuyor" programı Burhan Ayeri'ye konu oldu. Programda ele alınan "Şarap kültürü"nü Ertuğrul Özkök'le şöyle ilişkilendirdi:
"Herkes Bunu Konuşuyor"u köşesine konu eden Burhan Ayeri,
programda ele alınan "Şarap"la ilgili önemli saptamalarda bulundu.
Ayeri, bunu yaparken Ertuğrul Özkök'e de laf yetiştirmeyi ihmal
etmedi. başlıklı yazı şöyle:
Herkes Bunu Konuşuyor'da müthiş bir ekip vardı. Çağla Kubat'ı
görüntü unsuru, Şenay Duru Özaltın'ı kitap yazarı diye ayırdık.
Diğer üç katılımcı, Hakkı Devrim, Prof. Dr. Tarık Minkari ve Aydın
Boysan bizi geçmişe taşıdılar. 'Yeme-İçme Kuralları' bir yana,
şarap kültürü kapsama alanımız dışında. Ayrıca konuşmacıların da bu
konuda fazla bilgili olmadığı ortaya çıktı. Yoksa, kristal bardak
ya da Paşabahçe'nin ucuz imalatından içmişsin neye yarar? Okan
Bayülgen, şarap konusuna başlı başına bir program ayırmalı.
Ertuğrul Özkök dahil, malum grubun şarapçılarını test imkanı doğar.
İşte o zaman gerçek Petrus'çular mı, yoksa 'Öküz öldüren' mi
içiyorlar anlarız.
Tarihin tozlu raflarına yolladığımız 'İçkili dönemlerimiz'in
tamamına yakını rakıyla geçti. Mide kanamasına kadar brandiyi de
severdik. Özellikle Yunanlıların Metaxa'sını. Hele mantar kapaklı,
beş yıldızlıysa. Daha sonra onu da unuttuk. Her şeyden önce 'Ana
yakıtımız' olan rakıya ve onun yardımcı elemanlarına değinmek
istiyoruz. Madde bir; 'Rakı, Ritz Carlton'un servisiyle içilmez'.
Orada 'Ezine Peyniri', bol sarmısaklı cacık, haydari ve illa da
kavun bulunduğunu sanmıyoruz. Arada kalamardan, midye tava ve
dolmaya uzanan mönü ne gezer? Hele hele Arnavut ciğeri
ayrıcalıktır.
Siz illa da rakı içecekseniz, Todori'ye, Zeki Çetin'in Pınar'ına,
Kör Agop'a ve baştacımız Fener-Balat hattına takılacaksınız. Cacığa
ayrı, haydariye ayrı kaşık kullanırsanız işin neşesini
kaçırırsınız. Her şeyde ayrı çatal ve kaşıkla lezzeti yakalamak
mümkün değildir. Öncelikli taraf, rakı Tekirdağ imalatı olsun. Hele
hele keman, ut, klarnet, kanun ve darbukalı ekip varsa, bu iş
tamamdır. Arada bu ekibi de görmeyi unutmayacaksınız. O zaman dört
kez Kalamış'ın gazelli bölümü 'Emret güzelim istediğin şarkıyı
emret'i dinlersiniz.
Dönelim yine 'Muhteşem Üçlü'nün ağır topu Aydın Boysan ağabeyimize.
Öyle bir 'Rakı nasıl içilir' dersi verdi ki, bu defteri yıllar önce
kapatmış bizler bile Pavlov'un şartlı refleks deneyi yaptığı ünlü
köpeğine döndük. Soğuk rakı, soğuk su. Dengeleri bozmamak için
-Homojen yapı- buz kullanmak yok. İlk fırsatta, nefes alıp,
akciğere de bayram ettirme... Öf ki öf. Hani ayyaş çingenenin
dediği gibi 'Öl ki, ölem'. Ağızla boyun arasında geçen sürenin iyi
değerlendirilmesinin önemi. Ardından fıkrayla tanımlama;
'Zürafadaki boyna bak. Çok iyi rakı içer'!
Espriler, göndermeler birbirlerini taşlamalar, gırla. Telefonla
bağlanan Saadet Gonca adlı bayanın dediği gibi 'Böyle üç erkekten
birini bulamadığım için evlenemiyorum'. Demek ki, işin sırrı bu
teşhiste. Aydın Boysan, Hakkı Devrim ve Tarık Minkari'ye uzun ve
sağlıklı ömür diliyoruz. Son sözümüz ise Okan Bayülgen'e. Muhteşem
bir programdı. Hatta açık renk kravat takarak, herkesi şaşırtmıştı.
Ancak, telefondaki bu bayanı gönderiş şekli hiç şık değildi...
YAZI:Burhan AYERİ
AKŞAM