Aydınlar birilerini utandırdı
Abone ol'Vatana ihanetle' suçlanan bazı aydınların da yer aldığı grup Liberation gazetesinde bildiri yayınladı..
Türk aydınları, Liberation gazetesinde yayımlanan bildiride,
Fransız meclisinde tartışılacak olan, ''Ermeni soykırımını inkar
etmeyi cezalandırma'' yasa teklifinden son derece kaygılı
olduklarını bildirdi.
Gazetenin, misafir köşe yazarlarına ve serbest görüşlere yer
verdiği ''Rebonds'' isimli sayfasında yer alan bildiride,
''Fransa'da veya başka ülkelerde bu tür yasa tasarılarına ön ayak
olanların, 1915 olaylarının serbestçe tartışılmasını benzer
yollarla engellemeye ve cezalandırmaya çalışan kişi ve kurumların
varlığını dikkate almak zorunda oldukları'' vurgulandı.
''Bu tür yasa teklifinin, Fransa'da özgür tartışmayı engellemesinin
yanı sıra Türkiye'de benzer ve çok daha güçlü bir etki yapacağı''
kaydedilen bildiride, ''Böyle bir yasa, tarihi ve ortak belleği
sorgulama sürecine zarar verecektir'' denildi.
Baskın Oran, Elif Şafak, Etyen Mahçupyan Halil Berktay, Hrant Dink,
Murat Belge, Müge Göçek, Ragıp Zarakolu'nun imzaladığı bildiride,
şu görüşlere yer verildi:
''Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olan bizler, imparatorluğun son
döneminde Osmanlı Ermenilerinin uğradığı insanlık dışı felaketin
tüm ağırlığını üzerimizde hissediyoruz. Ermenilerin acıları bizim
acımızdır. 1915 vahşetini, insan olduğunu söyleyen hiçbir kişi
inkar edemez. Bu konuda neden ve amaç aramak nafiledir.
Katılımcıları arasında olduğumuz, 23-24 Eylül 2005'te düzenlenen
İstanbul konferansı ve benzeri başka girişimlerin de gösterdiği
gibi, Türkiye'de demokratikleşme süreci ilerliyor. Bu süreç,
kamuoyunun bu konuda içinde bırakıldığı 90 yıllık koyu karanlığı
yırtmaya adaydır. Bugün bu uğraşı verenler hala vatan haini ilan
edilseler, haklarında davalar açılsa, iftiralar düzenlense de,
bunun Türkiye'de demokrasi mücadelesinin aşamaları olduğunu
biliyoruz. Bu mücadeleyi serinkanlılık ve kararlılıkla vermeyi
sürdüreceğiz.
Buna karşılık, önümüzdeki günlerde Fransız parlamentosunda
tartışılacak olan, 'Ermeni Soykırımını İnkar Etmeyi Cezalandırma'
yasa önerisi türünden girişimler karşısında son derece kaygılıyız.
Ardındaki niyet ne olursa olsun, böyle bir yasa, tarihi ve ortak
belleği sorgulama sürecine zarar verecektir. Dünyada ve Türkiye'de
bu sürecin sürdürülmesi çabalarını çok daha zorlaştıracaktır. Böyle
bir yasa, Fransa'da özgür tartışmayı engellemesinin yanı sıra
Türkiye'de benzer ve çok daha güçlü bir etki yapacaktır.
İki farklı ve ulusal bellek aynı olayı zıt algılamaya başladıkları
zaman, bu kutuplaşma karşılıklı monologları daha da güçlendirir;
Fransa bunu çok iyi bilmesi gereken bir ülkedir. Bu durumda herkes
içgüdüsel olarak kendi takımına hak vermeye başlar. Türklerin ve
Ermenilerin kısır biçimde karşı karşıya gelmelerini aşmamız, iki
belleğin karşılıklı olarak birbirine aktarılması suretiyle
bunun insani bir diyaloga ve ortak tarihe dönüştürmemiz
gerekiyor. Bu amaca ancak ifade ve tartışma özgürlüğüyle,
bilgilerin, tüm bilgilerin serbest dolaşımıyla ulaşabiliriz.
İnsanlığa karşı işlenen suçlarla mücadele gibi, ifade özgürlüğü de
evrensel bir ilkedir. Birinin varlığını savunmak diğerinin
varlığını yok edemez.
Bugün ne yazık ki taraflardan ikisi de kendi algılama tarzını
diğerine aktarabilmekten acizdir. Tam tersine, bugün Fransa'da
olduğu gibi, Ermeni milliyetçileri, son yıllarda Türkiye'de
devletin inkarcı politikasını ülke sınırları dışına taşırmasına
karşı tepki olarak, bu konuda ifade özgürlüğünü sınırlayan yasaları
destekliyorlar. Bu karşılıklı inatlaşma tarafları daha sert
çatışmalara sürükleme tehlikesi taşıyor.
Bu değerlendirmeleri bütün ülkelerin kamuoylarının ve özellikle
Ermeni kardeşlerimizin dikkatine sunuyoruz. Kendilerini,
sonuçlarının tamir edilmesi çok zor olacak bir hatayı işlememeye
davet ediyoruz."