Aydın Doğan neden yalnız?
Abone olBaşbakan Erdoğan Doğan medyasını sıkıştırıyor. 'Tarafsız' olanlar bile Doğan'a neden destek vermiyor?
Başbakan Erdoğan Aydın Doğan'a kılıcı çekti. Hiç olmadığı kadar
sert sözlerle eleştiriyor Doğan medyasını. vardı.
Diğer medya gruplarının kavgaya sessiz kalması Zaman Genel Yayın
Yönetmeni Ekrem Dumanlı'nın gözünden kaçmadı. Çünkü medya iki
tarafın kavgasını sadece seyrediyor. İşte bu noktada Dumanlı
soruyor: Kimle iyi bir ilişki içinde olduklarını söyleyebiliriz
ki?
(...) Dostça ve yürekten bir şey söylemek zorundayım: Başbakan
Erdoğan'ın cumartesi günü başlattığı tartışma ve o tartışma sonrası
yaşanan derin sessizlik üzerinde çok ciddi düşünmek gerekiyor. En
çok da Aydın Bey'in bunu düşünmesi gerektiği kanaatindeyim. Çünkü
Doğan Grubu ısrarla yalnızlaşıyor. Çeşitli vesilelerle herkesi
kırıp geçiriyor, küstürüyor. O yüzden zor durumda kaldıklarında
diğer medya grupları Aydın Bey'le empati yapacağına muhataplarıyla
empati kuruyor. Ve büyük bir ihtimalle şöyle diyor: 'Bu grup benzer
bir kampanyayı bize karşı da yapmıştı.' Bu yaklaşım doğrudur
demiyorum ama gerçek bu. Aydın Bey'in ekibi, patronunu dostsuz
bırakıyor. Kimle iyi bir ilişki içinde olduklarını söyleyebiliriz
ki? Sabah Grubu'yla mı, Akşam ekibiyle mi, Ciner şirketleriyle mi,
Yeni Şafak kadrosuyla mı?.. Diyelim ki gerektiği için kavga
ediliyor; demezler mi 'Herkes kötü, bir tek siz mi iyisiniz?'
Sakın yanlış anlaşılmasın. 'Oh olsun, iyi oldu' demiyorum; tam
aksine diyorum ki 'keşke bu kadar agresif, hatta (kusura bakmayın,
vefasız) bir yol izlenmeseydi ve meslekî dayanışma adına herkes
yekvücut olsaydı ve siyasete karşı net bir duruş sergilenebilseydi!
Pazar gününün gazeteleri bir ibret tablosudur, üzücüdür; ama bunun
asıl sebebine bakmak şart! 'Gazeteler zaten rakibimiz, o yüzden
destek vermiyor' denebilir, doğrudur; herkes meseleye kuşatıcı
bakamayabilir. O zaman da akla şu soru geliyor: Basının destek
vermediği bir gruba kamuoyu mu destek veriyor? Maalesef ona da
hayır demek zorundayım. Durum vahimdir. Keşke Aydın Doğan, bu kadar
kendini yalnızlaştırmasaydı. Keşke gazeteleri halka sürekli 'bidon
kafa, göbeğini kaşıyan adam' muamelesi yapmasaydı... Türkiye
değişiyor; dünya değişiyor çünkü. Medya, gücünü siyasî hesaplardan
ya da reklâmverenden değil; kamu vicdanından almak zorunda. O
vicdan hiçbir baskıya boyun eğmez; yeter ki haklı olduğuna dair
kanaat getirsin.