Aydın Doğan bu kavgaya girdiyse ağlamayacak!
Abone olYeni Şafak'ın Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül ise bugünkü yazısında Aydın Doğan'a seslendi "bu kavgaya girdiysen ağlamayacaksın" dedi...
İNTERNETHABER.COM
AK Parti cemaat savaşında cemaatten yana olduğu iddiasıyla gündemde
olan Doğan Grubu ve Hürriyet si
dün yayınladığı açık mektupta Başbakan Erdoğan'a
seslenmiş ve "hukukun yanındayız" demişti.
Yeni Şafak'ın Genel Yayın Yönetmeni
İbrahim Karagül ise bugünkü yazısında
Aydın Doğan'a seslendi ve çarpıcı mesajlar
verdi.
Hükümet cephesinden Doğan Grubu'na gelen suçlamaları tekrar eden Karagül, Aydın Doğan'a seslendiği yazısında "bu kavgaya girdiysen ağlamayacaksın" dedi. "Gazetecilikten ziyade bir güç savaşına, iktidar savaşına girmişseniz, o savaşın bedelini gazetecilik ilkeleriyle kamufle edip etkisizleştiremezsiniz" diyen İbrahim Karagül Doğan Grubu'nun seçim sonuçları ile yıkım yaşayacağını yazdı.
İşte Karagül'ün yazısındaki ilgili bölüm:
HÜRRİYET'İN MEKTUPLARI 28 ŞUBAT DAVASIYLA
MI İLGİLİ?
Doğan grubu ve Hürriyet gazetesi, bugüne kadar hükümete yönelen
bütün müdahalelere açık destek verdi. Siyasi tercihlerin ötesine
geçip müthiş bir yıpratma operasyonu yaptı, yapmaya da devam
ediyor.
17 Aralık operasyonundan bu yana Hürriyet gazetesinin yayınları
adeta bir meydan savaşı verir görünümünde. 28 Şubat’ın sivil ayağı
tartışmaları ve 17 Aralık’la başlayan süreçle ilgili başlatılacağı
söylenen soruşturmaların bu açık mektuplarla ne tür alakası
olabilir, bilemiyorum. Ama bu yönde ciddi bir telaşın varlığı
hissediliyor.
BİR KAVGANIN İÇİNE GİRMİŞSEN
AĞLAMAYACAKSIN
Yayıncılıktan, gazetecilikten ziyade bir güç savaşına, iktidar
savaşına girmişseniz, o savaşın bedelini gazetecilik ilkeleriyle
kamufle edip etkisizleştiremezsiniz. Medya, etik dersleriyle üstünü
örtemezsiniz. Gazetecilik ilkeleri ve medya özgürlüğü hepimiz için
vazgeçilmezdir. Burada gazetecilikten çok Hürriyet grubunun güç,
iktidar savaşı söz konusudur. Öyle yapıyorsanız, böyle bir kavganın
içine girmişseniz, ağlamayacaksınız. Üstüne üstlük bir de tehditler
savurmayacaksınız.
Hürriyet gazetesi 28 Şubat’taki yayınlarıyla nasıl ‘müdahale’ye
destek vermişse, bu dönemde de ‘paralel yapı’ üzerinden hükümet
devirmeye ayarlı müdahaleye aynı desteği veriyor. Bunu da oldukça
hırçın bir şekilde yapıyor. Müthiş bir yıpratma operasyonu yapıyor,
sivil iktidarın belini kırmaya çalışıyor. Bunu yaparken seçime,
demokrasiye, milletin iradesine pek itibar etmiyor.
DOĞAN GRUBU KİMİ DESTEKLEMİŞSE O
KAYBETMİŞTİR
Doğan grubu ne zaman bir siyasi çevreyi savunmuşsa, ne zaman onun
yanında cephe savaşına girmişse o siyasi çevre kaybetmiştir. 30
Mart seçimleri öncesi bütün gücüyle milletin eğilimlerini hedef
almış, kaybedecek olanı belli bir savaşın içine gözükara
atlamıştır. Seçime birkaç gün kala, resim ortaya çıkınca da eski
usul yöntemlere baş vurup ince ince tehditler savurmaya
başlamıştır.
17 Aralık’tan bu yana Türkiye, tarihinin gördüğü en çirkin
kampanyalara maruz kaldı. On binlerce insanın telefonlarının
dinlendiği, evlerinin/işyerlerinin izlendiği, mahremiyetlerinin
ayaklar altına alındığı görüldü ve bu kavgada hiçbir ahlaki sınır
tanınmadan bunlar servis edildi. Yalanın, entrikanın, fitnenin,
çirkinliğin bütün örnekleri sergilendi.