Avukatı ağlatan taciz ifadesi
Abone olKendisi bir avukattı... Müvekkili bir akşam onu eve bırakacaktı. Fakat arabada cinsel saldırıya uğradı. İfade verirken gözyaşlarını tutamadı.
Antalya’da cip içerisinde müteahhit Hüseyin S.'nin
cinsel saldırısına uğradığını ileri süren Avukat F.Ü., duruşmada
ifade verirken zor anlar yaşadı.
Geçen Aralık ayında bir icra takibi için Manavgat'a giden avukat
F.Ü., 2 yıldır müvekkili olan Hüseyin S. ile akşam yemeği yedikten
sonra gece yarısı müvekkilinin cipiyle Antalya'ya dönmek üzere yola
çıktı.
Antalya'ya geldiklerinde yol kenarına aracı park eden
Hüseyin S., iddiaya göre cipte avukata cinsel saldırıda
bulundu. F.Ü.'nün yardımına, yakındaki Fatih Polis
Merkezi'nde görevli polis memurları yetişti ve 8 polis memuru kadın
avukatı Hüseyin S.'nin elinden kurtarıp saldırganı gözaltına aldı.
Zanlı, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
KAPALI OTURUM TALEBİ
‘Nitelikli cinsel saldırı’ ve ‘hürriyeti tahdit’ suçlarından 9 ila
16 yıl hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan 43 yaşındaki
Hüseyin S., bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. Antalya 1'nci Ağır
Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, mağdur Avukat F.Ü. de
katıldı.
F.Ü.'yü temsil eden meslektaşı Abdullah Togay, dava öncesinde
mahkeme başkanı Abdullah Yıldız ile görüşerek, kadın
avukatın ifade vereceği bu duruşma için kapalı oturum yapılmasını
talep etti. Mahkeme Başkanı Yıldız, bu talebi yerinde
görerek, duruşmada basın mensupları ve sanık yakınlarının dışarı
çıkartılmasını istedi. Duruşma başlarken titrediği gözlenen
F.Ü., “Sanığın huzurunda ifade vermek istemiyorum” dedi. 1'inci
Ağır Ceza Mahkeme heyeti, tutuklu yargılanan Hüseyin S.’nin de
dışarı çıkarılmasına karar verdi. Jandarma cinsel saldırı zanlısı
Hüseyin S’yi mahkum odasına götürdü.
GÖĞÜSLERİMİ TIRMALADI
Avukat F.Ü. zaman zaman ağlayarak güçlükle verdiği ifadesinde,
şunları söyledi:
“Gece yemek yedik, beni bırakmak için arabayla yola çıktık.
Daha önce de beni evime bırakmış ancak böyle bir davranışta
bulunmamıştı. Yolda gelirken sürekli benzin istasyonlarında durup,
alkol aldı ve içti. Evimin bulunduğu Gürsu Mahallesi'ne
gelince sokak aralarında dolaşmaya başladı. Ben de sonunda
‘Yeter artık, ben iniyorum’ dediğim anda ellerimden tutup,
arkama vurmaya başladı. Hızla üzerime çıkmaya çalışıyor, bense
mücadele ediyordum. Bu arada nasıl olduysa bir ara kapıyı
açmayı başardım ve yardım istedim. Eteğimin aksesuar olan
kemerini çözmeye çalışıyor, göğüslerimi sıkıp, tırmalıyordu. Bu
arada üzerimden atmaya çalıştıkça, koltuk yattı ve ben aşağı doğru
kaydım. Külodumu ve çorabımı yırttı. Dudaklarımı ısırıyor ve beni
öldüreceğini söylüyordu. Ben de mücadele ediyor ve onu
üzerimden atmaya çalışıyordum. Bu arada kendi kemerini
çıkarmış, pantolonunu indirmiş ve cinsel organı ortaya çıkmıştı.
Tam bu sırada siren sesini duydu ve üzerime oturdu. Bu
arada ben yeniden son bir güçle sanığı üzerindem ittim. O ön cama
doğru kayarken, ben dışarı fırladım. Polisler gelerek onu
yakalayıp, kelepçeledi. Bu sırada pantolonu inik olduğu
için cinsel organı da dışarıdaydı. Daha önceden aramızda duygusal
ilişki olduğunu belirten sanıktan şikayetçiyim. Ayrıca
sanığın yolda gelirken cinsel organı ile oynadığım yolundaki
iddiasını ise kabul etmiyorum, ayrıca bu beyanı onur
kırıcıdır.”
DURUŞMA ERTELENDİ
Hüseyin S.’nin avukatı Erkan Yücel Dönmez, müvekkili ile kadın
avukat F.Ü.'nün birlikte olduğuna dair geçmiş 3 aylık cep telefonu
dokümanının istenmesini talep etti. Avukat Dönmez ayrıca 4 ayrı
tanık ismi vererek, bu kişilerin müvekkili ile meslektaşı
arasındakı aşka tanık olduklarını ileri sürdü. Duruşma
tanıkların dinlenmesi, GSM operatöründen cep telefonu
dokümanlarının talep edilmesine karar verilerek, 8 Mayıs tarihine
ertelendi.