Avrupa'nın hastalıklı ekonomilerine sınırsız kredi ilacı
Abone olAvrupa Merkez Bankası, bankalara sınırsız kredi vaadinde bulunurken Avrupa hükümetlerinin bankaları desteklemek üzere ortaklaşa harekete geçecekleri yönündeki işaretler, borsalara olumlu yansıdı.
Avrupa'nın mali siyasetini çizen kurumların euro bölgesindeki
borç krizini hafifletmek üzere ek adımlar atması, piyasaları
rahatlattı.
Avrupa ve İngiltere merkez bankaları yeni önlemler açıklarken, Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, bankalara yeni sermaye aktarımı konusunda ortak adımlar atılmasının planlandığını duyurdu.
Barroso, Euronews televizyonuna verdiği mülakatta, Birliğe üye 27 ülkenin ortaklaşa uygulayacakları eylem planıyla, bankalardaki "zehirli borçlar"ın ortadan kaldırılmasının hedeflendiğini söyledi.
Avrupa Merkez Bankası, günün daha erken saatlerinde olası bir kredi darboğazını önlemek üzere bankalara bir yıla kadar vadeyle sınırsız kredi sağlayacağını ilan etmişti.
Merkez Bankası'nın kredileri genelde 3, en fazla 6 ay vade ile
sınırlaması, mali kurumların önlerini görmesini engellediği
gerekçesiyle eleştiriliyordu.
İlk kez 2009 yazında açılan 12 aylık vadeli krediler için bu ay ve Aralık'ta iki ihale düzenlenecek.
Avrupa Merkez Bankası ayrıca bankaların elindeki ipotekli
tahvilleri almak için 40 milyar euro kaynak ayırdı.
Banka'nın yüzde 1,5 olan gösterge faiz oranlarını düşürmemesi ise
sürpriz olarak nitelendi.
Berlin'de düzenlenen para politikası toplantısına Avrupa Merkez Bankası'na başkan sıfatıyla son kez katılan Jean-Claude Trichet, bankaların bilançolarını sağlamlaştırmak için ellerinden gelen herşeyi yapmasını istedi.
İngiltere ekonomiye para pompalayacak
İngiltere Merkez Bankası da ülkenin mali sistemine 75 milyar sterlin (165 milyar dolar) daha pompalanacağını duyurdu.
Banka şimdiye dek hükümet tahvili gibi varlıkları satın alarak piyasaya nakit akışını artırma, bu şekilde de bankaların birbirine borç vermesini teşvik etmek için ekonomiye 200 milyar sterlin tutarında para pompaladı.
Bu açıklama, 2009'da başvurulan nicel gevşetme siyasetine iki yıl aradan sonra yeniden başvurulması anlamına geliyor.
İngiltere Merkez Bankası, faiz oranlarını da taban değer olan yüzde 0,5 oranında tutmaya devam ediyor.
İngiltere Merkez Bankası'nın Başkanı Mervyn King, İngiltere'nin 1930'dan bu yana belki de tarih boyunca yaşanan en ciddi mali kriz ile karşı karşıya olduğunu söyledi.
Borsalar toparlandı
Ancak atılan bu adımlar piyasaları rahatlattı.
Londra, Frankfurt ve Paris borsaları Perşembe gününü yüzde 3 ile 4 arasında değer artışıyla kapattı. Hong Kong borsası yüzde 5,7 oranında yükselirken, Dow Jones endeksini oluşturan hisseler yüzde 1,7 değer kazandı.
Ancak bu önlemler, piyasalarda hakim olan, yeni bir resesyon yaşanması ve yaygın şekilde beklendiği gibi Yunanistan'ın temerrüde düşmesi halinde, birçok Avrupa bankasında oluşacak kayıpları karşılayacak sermaye bulunmadığı yolundaki kaygılara bir çözüm getirmiyor.
Bazı uzmanlar bankalarda oluşabilecek olası sarsıntıların önlenmesi için 200 milyar euro'yu bulan kaynak gerekebileceği tahmininde bulunuyor.