Avrupa'lı Türk'ün İstanbul hayranlığı!
Facebook ortamında etiketleme aldı başını gidiyor.
Bu ortamda paylaştığımız duvar yazılarımızdan özellikle bazı
kişilerin (genelde herkes)haberdar olması için durum
güncellemelerine etiketlendirme yapılmaktadır.
Baş belasıdır...
Almış başını gidiyordur...
Hakikaten ciddi bir hastalık boyutunda olduğundan ve kendi
çevremde de bu hastalıktan muzdarip çok kişi gözlemlediğimden, yaz
bakalım ne çıkacak? (dedim)...
Öncesinde Avrupa'da yaşayan Türkler aklıma geldi.
Çok enteresandır, adam taaaaa Miami'ye gidiyor, yok efendim
Afrika'nın balta girmemiş ormanlarına uzanıyor, Avustralya'ya
gidiyor, fotoğraflarını uyuşuk uyuşuk etiketliyor (etiketlesem
miiii, etiketlemesem miii)(konu bizim Türkler).
Ama aynı kişiler İstanbul'a gidiyor, alt tarafı Maltepe
sahilinde kıytırık bir yerde kahvaltı yapıyor. Ardından çarşaf
çarşaf fotoğraflar. Sağ tarafta yazıyor ''Maltepe sahiliiiii''
(Ahmet, Mehmet, Ayşe).
Sahanda yumurta, beyaz peynir, domates, zeytin v.s.. Sonra
gelsin ''like'' lar. ''Ah! biz de orada olsaydık, bir dahakine
beraber yapalımlar...''
Yine bizim Avrupalı Türk'ümüz Taksim'den geçiyor, hooop
Taksim'de etiketleniyor. Sonrasında Beyoğlu, işlem devam
etiketliyor, sonrasında Tünel etiketliyor. Yemin ederim bıkmıyor,
olduğu yerin havası/civası aşmış, varsa yoksa nerede olduğunu tüm
face sülalesine duyurmak...
Ellerinde telefonlarla yürüyor bu insanlar, telefon ekranına
kilitli adım atıyor bu insancıklar.
Ne yediğini anlıyor, ne içtiğini ne gezdiğini ne eğlendiğini. Varsa
yoksa olduğu yeri afişe etmek.
Haaa ! yediğinin fotoğrafı mutlaka sergileniyor.
Yediğinin içtiğinin fotoğrafını facebook'a koyup altına ''
yummmyyy'' yazmak kimi ne yapar ?
İstanbul ne menem (tuhaf) bir şehirdir ne fenomendir
(hayranlık)...
Hani bu taraflarda bu şehre karşı toplu bir aşk yaşanıyor desem
doğru bir tabir olur mu? Olur...
Bu son zamanların modasımıdır? Hep vardı da facebook sayesinde
mi su yüzüne çıkmıştır? Bu konuda kafam pek bi karışık...
Sadece şunu net söyleyebilirim; Avrupa'da yaşayan Türkler için
İstanbul'da yaşamak bir Cote d'azur de, bir Portofino' da bir Los
Angeles'da yaşamaktan çok daha lüks.
İstanbul kendisiyle çok gurur duysun.
Arka fona alınan bir boğaz köprüsü, çay ve simit ikilisi,
rakı/balık/meyhane üçlüsü, ayakkabı/çanta/elbise/etek dörtlüsü.
İşte etiketlenen resimlerden size konu başlıkları...
Peki, sizce nedir Avrupalı Türk'ün İstanbul sevdası ?
Geçelim !
Etiketleme hastalığı daha geniş bir konu, elbette istabul' la
sınırlı değil.
Bu ellerimizde yapışık olarak gezdiğimiz İphone' lar, Blackberry'
ler komünikasyonu alt etmiştir üst etmiştir. Arkadaşlarımızla bir
araya gelmenin manası uçup gitmiştir.
Atıyorum üç beş arkadaş bir araya geliyor. İlk yapılan, olduğun
yerin etiketlenmesi, ardından kim beğenmiş kim ne yazmış takip
edilmesi, yorum gelirse cevap verilmesi. Tüm bunlar olagelirken
özel mesajlara cevap verilmesi, face'den arkadaşların takibi,
sevgili/eş v.s. varsa yakın takibi...
Böyle işte !
Eskilerde, çook eskilerde sanal hayat diye burun kıvırdığımız bu
ortam, hayatımızın taa kendisi olmuş.
Her yaptığımızın hesabını veriyoruz elimizdeki dünyamıza...
Hepimiz ama hepimiz gerçek hayatın asosyalleri, sanalında ultra
sosyalleri olarak rol alıyoruz kendi yarattığımız dünyamızda.