Avrupa'dan Erdoğan'a YHT eleştirisi!
Abone olTürkiye'nin de üyesi olduğu Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, Türkiye'deki cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin bir rapor hazırladı.
Türkiye'nin de üyesi olduğu AGİT'ten Erdoğan'a sert
eleştiri! Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı seçimleri için
yürüttüğü propaganda da devletin imkanlarının kullanılmasının
eleştirildiği raporda, hükümetin kendisine yakın medya
kuruluşlarına kamu reklamlarını aktardığı seçim kampanyasında da
vatandaşlara çeşitli hediyeler dağıtıldığı belirtildi.
YHT AÇILIŞ TÖRENİNDE PROPAGANDA
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (AGİT) 10 Ağustos'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin raporunda Türkiye'ye basın özgürlüğünden şeffaflığa bir dizi eleştiri yöneltildi.
YHT AÇILIŞ TÖRENİNDE PROPAGANDA
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (AGİT) 10 Ağustos'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin raporunda Türkiye'ye basın özgürlüğünden şeffaflığa bir dizi eleştiri yöneltildi.
Türkiye'nin de üye olduğu örgütün raporunda, AKP'nin
cumhurbaşkanı adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın propaganda
faaliyetlerinin resmi devlet organizasyonlarıyla birleştirildiği
belirtilerek "Erdoğan, İstanbul-Ankara arasında çalışacak
olan yüksek hızlı trenin hizmete açılış töreni sırasında açıkça
propaganda yapmıştır" denildi.
Diğer adayların aktif biçimde kampanya yürütmesine karşılık,
"bu kampanyaların halk önündeki görünürlüğünün sınırlı
olduğu" belirtilen raporda yürürlükteki yasal çerçevenin
internet dahil olmak üzere ifade özgürlüğüne kısıtlama getirdiği
öne sürüldü.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ
Raporda basın özgürlüğü konusunda şu görüşlere yer
verildi:
"AGİT heyetiyle görüşen ilgililer, medya sahiplerinin ve siyasi aktörlerin yayıncılık özgürlüğüne doğrudan müdahale edilmesinin bağımsızlıktan ve araştırmacılıktan uzak bir gazetecilik ile sonuçlanacağına ve iktidar partisine ve Başbakana karşı eleştiriler getirilmesini sınırlayacağına dair kaygılarını dile getirmişlerdir."
"Söz konusu yasal çerçeve, yayıncıların seçim kampanyası
süresince yasaların gerektirdiği 'tarafsız' kalma zorunluluğuna
dair açık bir denetleme ve raporlama mekanizması
sağlamamaktadır."
YSK'YA ELEŞTİRİ
YSK'YA ELEŞTİRİ
Raporda YSK'nın ve alt kademe seçim kurullarının toplantılarının kamuya kapalı olarak yapıldığı, düzenlemeler ve alınan kararların tümünün kamuoyu erişimine açık olmadığı belirtildi.
Rapordan satırbaşları
AGİT raporunda yer alan diğer eleştirilerden bazı görüşler şöyle:
"Mart ayında Temel Hükümler Hakkında Kanun'da yapılan bir değişiklik, Türkçe dışında dillerde seçim propagandası yapılmasına izin vermektedir, ancak Siyasi Partiler Kanunu'nda hala resmi olmayan dillerin seçim propagandasında kullanılmasını yasaklayan bir hüküm bulunması sebebiyle belirsizlik devam etmektedir."
"YSK'YA İTİRAZ MÜMKÜN OLMALI"
"YSK kararlarına itirazın mümkün olmaması ve uluslararası
kurumların ve vatandaşların seçim gözlemi yapması ile ilgili yasal
hükümlerin bulunmaması dahil olmak üzere, AGİT'in çeşitli konularda
sunduğu bazı temel tavsiyeler hala dikkate alınmamıştır."
ERDOĞAN'IN HEDİYE DAĞITMASI
"19 Temmuz günü, Ordu'da, AGİT Erdoğan'ın konuşmasının
ardından, kalabalığa çocuk oyuncakları ve kadın eşarpları
dağıtıldığını kaydetmiştir. AKP'li bir temsilci, partinin kampanya
kapsamında kapı kapı dolaşarak, içinde çeşitli gıda maddeleri,
tişörtler, mouse padler ve bardaklar bulunan büyük paketler
dağıttığını AGİT'e bildirmiştir."
20 GAZETECİ TUTUKLU
20 GAZETECİ TUTUKLU
"Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu'ndaki Türk ulusunun
aşağılanması ve herhangi bir terör örgütünün lehine propaganda
yapılması ile ilgili hükümleri gazetecileri suçlu bulup, hapsetmek
için gerekçe olarak kullanılmıştır. AGİT Medya Özgürlüğü
Temsilcisi, son dönemdeki bazı salıvermelerden sonra, 20
gazetecinin hapsedildiğini bildirmiştir."
"Medya camiası, kitlelere ulaşmada en geniş imkanlarla
donatılmış medya kuruluşlarının sahibi olan büyük endüstriyel
grupların hakimiyetindedir."
HAVUZ İDDİALARI AGİT RAPORUNDA
"Devlete ait şirketlerin kamu ihalelerinin ve reklamlarının
hükümet ile bağlantılı işletmelere verilmesi ve medyanın iktidar
partisinin ve Başbakanın eleştirisine özellikle televizyonda
sınırlı yer ayırması hakkındaki kaygılar ifade edilmiştir."
"Başbakan dahil olmak üzere devletin yüksek kademesindeki
kişiler tarafından açılan çok sayıda kamu ve hakaret davaları
gazeteciler arasında otosansürü artırmaktadır."
"İnternet özgürlüğü ihlallerine rağmen, internet bilhassa
sosyal medyada kamu alanındaki çoğulculuğa katkıda bulunmaktadır.
En son Şubat 2014'te değiştirilen 2007 'Internet' Kanunu
otoritelerin yeterli adli gözetim olmadan internet sayfalarını
erişime engellemelerine izin vermektedir."