Avrupada sağlık turizmi artıyor
Abone olFransız Le Figaro gazetesinin araştırması sağlık turizmine ilgi duyan Avrupalı sayısı her geçen gün arttığını ortaya koydu.
AvrFransız Le Figaro gazetesi tarafından gerçekleştirilen bir
araştırmaya göre, Orta Avrupa, Asya ve Kuzey Afrika’nın turistik
ülkeleri, kalp ameliyatı, böbrek nakli, diş ve göz bakımı gibi
sağlık alanlarında kendilerine yeni turist rezervi oluşturmaya
başlamış durumdalar.
Araştırmaya göre, Hindistan kalp ameliyatı, Tayland böbrek nakli,
Macaristan ve Polonya diş bakımı, Tunus ve Fas ise göz sağlığı
konusunda ön plana çıkıyorlar.
Bu yeni turizm kulvarı konusunda Dünya Turizm Örgütü’nün elinde
somut veriler olmasa da yılda ortalama 100 bin ila 150 bin
yabancının tedavi görmek için Hindistan’a gittiği belirtiliyor.
McKinsey danışmanlık kabinesi, 2003 yılında Hindistan’a 333 milyon
Euro kazandırdığını belirttiği sağlık turizminin, 2012
perspektifinde bu ülkeye 2 milyardan fazla kazandırmasını
öngörüyor.
Sağlık turizminde ön plana çıkan ülkelerden Tayland’ın, geçen yıl
tedavi amacıyla ülkeyi ziyaret eden 600 bin ila 1 milyon arasındaki
turistten kazancının ise yaklaşık 600 milyon Euro olduğu
söyleniyor.
Araştırmalar, bu ülkelerdeki sağlık hizmetlerinin Batı Avrupa’ya
oranla ortalama yüzde 40 ila yüzde 70 arasında daha ucuz olduğunu
gösteriyor. Fransa’da ortalama 4 bin Euro’ya mal olan diş protezi
Kuzey Afrika’da 3 bin Euro’ya yaptırılabiliyor. Yine Fransa’da
yaklaşık 6 bin Euro maliyeti olan bir lifting operasyonu Tunus veya
Fas’ta 4 bin Euro’yu bulmuyor. Fransa’da 1500 Euro’ya kadar varan
fiyatlarla gerçekleştirilen takma diş operasyonu ise Macaristan’da
600 Euro’ya yaptırılabiliyor.
İngilizler; ülkelerindeki kamu sağlık hizmetleri için çok uzun süre
bekledikleri ve özel sektörün sağlık hizmetlerini çok pahalı
buldukları için binlerce kilometre uzakta tedavi görmeyi kabul
ediyor. Fransızlar ise, takma diş veya diş kaplama gibi kendi
sigorta kurumlarının ödemediği sağlık hizmetleri için bu tip
turizmi benimsemiş durumda.
Özellikle diş bakımı konusunda ön plana çıkan Polonya ve
Macaristan’da İngilizce, Fransızca ve Almanca hizmet veren özel
klinik sayısının her geçen gün arttığı kaydediliyor. Bu iki ülkenin
AB içinde bulunmaları ve Mayıs 2005’ten bu yana diğer AB
ülkelerinde tedavi gören AB vatandaşlarının tedavi masraflarının
kendi sigortaları tarafından ödeniyor olması, Orta Avrupa’ya
yönelik sağlık turizmindeki artışın en önemli faktörleri olarak
gösteriliyor.
Tüm turizm uzmanları, sağlık turizmindeki artışın gelecek yıllarda
hızla ilerleyeceği görüşünde de birleşiyor. AB’nin de bu nedenle
önümüzdeki yıllardan itibaren sağlık turizmi konusunda tüm AB
ülkeleri için geçerli olacak çerçeve bir yasa hazırlayabileceği
belirtiliyor.