Avrupa'da İslamiyet tartışılıyor
Abone olYeşiller Partisi'nden Ströbele'nin 'İslami bayram' önerisiyle birlikte tüm Avrupa bu öneriyi ve diğer İslami konuları tartışmaya başladı. Türban konuların başında yer ald
Alman Yeşiller Partisi'nden Hans Christian Ströbele'nin
Müslümanlara resmi bayram önerisinden sonra tüm Avrupa başta tatil
olmak üzere İslam'ı tartışmaya başladı. İslami bayramla birlikte
başörtüsü konusu da tartışılan konular arasında. Almanya ve
İngiltere'de yayınlanan gazeteler konuya geniş yer verirken,
Müslümanlara bayram tatili uygulamasının "dinler arasındaki çatışma
teorisini"nin önüne geçebileceği vurgulandı. Almanya'da yayınlanan
Der Tagesspiegel adlı yayın kuruluşu, Ströbele'nin önerisini konu
alan haber-yorumda, önerinin "Müslümanların toplumla bütünleşmesine
fayda sağlamayacağı" görüşünü savundu. 'Öneri cesur bir sinyal' Die
Tageszeitung gazetesi ise, "Müslümanlara dini bayram tatili
önerisinin" zamanlamanın uygun olmamasına rağmen; Avrupa'da "cesur
bir sinyal olacağı" nı savundu. Haber-yorumda, "Tatillerine
kavuşarak, ülkedeki 3 milyon 100 bin Müslüman, sonunda takvimde
kendilerine ait bir yer edinmiş olacak. Çok kültürlü toplum,
böylece ilk kez 'kayıtsızca bir arada yaşama' kavramının ötesinde
bir anlam kazanabilir" görüşüne yer verildi. Die Welt gazetesi ise
öneri için "Bu saçma bir fikir. Almanya'da belirlili bir
Hıristiyanlık temeli var" görüşünü savundu ve Almanya Fedaral
İçişleri Bakanı Otto Schily'nin, "uyumun en sorunsuz şeklinin
asimilasyon olduğunu, ancak devletin bunu zorla yapamayacağı"
şeklindeki görüşüne yer verdi. Hollanda yasa çıkartıyor
İngiltere'de yayınlanan Daily Telegraph gazetesi ise, Hollanda'da
Müslümanlara ait cami ve dini ibadet yerlerine yönelik saldırılara
ve sonrasındaki gelişmelere yer verdiği haber-yorumda; Hollanda'nın
dinlerarası gerginliği gidermek için yeni bir yasa hazırladığı
bilgisini verdi. Haberde, Hollanda adalet bakanının 1932'de
hazırlanan ve "nefret, kin dolu yorumlara" yasak getiren "küfür
yasası"nı yeniden uygulamayı düşündüğü belirtilerek, "Yasanın
mimarı Adalet Bakanı Donner'in büyükbabası. Salı günü Soldaki D-66
partisinin, bu yasayı ceza hukukundan çıkarma önergesini oylayacak"
denildi. Başörtüsü de tartışılıyor İsviçre'de yayınlanan Le Temps
gazetesi de, ülkedeki en büyük işveren ve perakende satış zinciri
olan Migros'un, Müslüman çalışanlarının başörtüsü kullanmasına izin
vermesininin "övgüye değer bir yaklaşım olduğunu" yazdı. Gazetenin
haberinde, İsviçre kimliğinin simgesi haline gelen şirketin,
"başörtüsünü İslami köktencilik simgesi olarak kabul etme tuzağına"
düşmediği görüşü dile getirildi. İngiltere'de yayınlanan Guardian
Gazetesi'nde Simon Tisdall imzası ile yer alan haber-yorumda ise,
Fransız siyaset uzmanı Gilles Kepel'in yeni kitabından alıntılar
yapılarak, "Cihadın 3. aşaması başladı" denildi. Haberde, "Kepel
cihadın ilk aşamasında Batı yanlısı olarak görülen Müslüman
hükümetlerin devrilmesinin hedeflendiğini, 90'larda küresel terör
ile hedefin 'uzaktaki düşman' olduğunu, şimdi ise hedefin
'Avrupa'daki Müslüman azınlıklar'a döndüğünü belirtiyor",
denilerek, Kepel'in "Bundan böyle savaşlar Filistin'de Irak'ta
değil Londra, Paris ve diğer Avrupa kentlerinin mümin varoşlarında
verilecek" görüşüne dikkat çekildi. Gehrer: Bizde yasak olmaz
Avusturya Eğitim Bakanı Elisabeth Gehrer, AB Eğitim Bakanları
Toplantısı için geldiği Brüksel'de çarpıcı açıklamalarda bulundu.
"Başörtüsü konusunda bir yönetmeliğe ihtiyacımız yok, çünkü bizde
başörtüsü yasak değil" diyen Gehrer, Avusturya'da böyle bir yasağın
zaruri olmadığına değindi. Gehrer, "Avusturya'da İslam ile barışçı
bir şekilde yaşamanın zemini hoşgörüdür. Eğer böyle bir şey söz
konusu olsaydı, rahibelere de böyle bir yasak getirilmesi
gerekirdi" dedi. Hollanda'daki gibi bir tehlikenin Avusturya için
geçerli olmadığını belirten Gehrer, Avusturya'da İslam ile barışçı
bir şekilde yaşamanın zeminin hoşgörü olduğunu söyledi. Gehrer
Avusturya'da İslam dini öğretmenlerinin maaşlarının devlet
tarafından ödendiğini ve öğretmenlerin devlet tarafından kontrol
edildiğini hatırlatarak, kendisinin gerçi din dersinin içeriğine
karışmadığını, ama derslerin yasalara uygunluğunun okutulmadan önce
onaylanması gerektiğini vurguladı. YENİ ŞAFAK