Avrupa Birliği yine Kıbrısa taktı
Abone ol8 Kasım'da açıklanacak AB İlerleme Raporu Taslağı basına sızdı. Taslak Rapor'da yok yok.
Avrupa Birliği Komisyonu, 8 Kasım tarihinde açıklanacak İlerleme Raporu'nun yazımını tamamladı. Son şeklini alması için komisyonun ilgili genel müdürlüklerine gönderilen raporda Türkiye'ye Kıbrıs, TCK 301. madde, azınlık hakları ve Kürtçe yayınlar gibi konularda ağır eleştiriler yöneltiliyor. Taslak metinde yer alan eleştirilere karşın müzakere başlıklarında Türkiye'ye karşı herhangi bir yaptırımdan bahsedilmiyor.
Taslak metinde Türkiye-Kıbrıs ilişkilerine dair değerlendirmeler yapılırken müzakere başlıklarında en ağır eleştiri ise kamu ihaleleri konusunda yapılıyor. Raporda AB kamu ihalelerine getirilen istisnalar Avrupa Birliği müktesebatından geriye gidiş olarak değerlendiriliyor. Son şeklini 8 Kasım sabahı alacak olan İlerleme Raporu taslağında şu eleştiriler yer alıyor:
HER TAŞIN ALTINDA KIBRIS
Taslak metinde en çok göze çarpan olgu Türkiye ile Kıbrıs Rum Kesimi arasındaki ilişkilerin 6 farklı başlıkta tekrar tekrar vurgulanıyor olması. İlerleme Raporu'nun ulaştırma, malların serbest dolaşımı, gümrük birliği, AB'nin ortak dış ve güvenlik politikası ve üçüncü ülkelerle ilişkiler başlıklarında Kıbrıs Rum Kesimi'yle anlaşmazlık konusu olan olaylar gündeme getirilerek ilerleme kaydedilmemesi eleştiriliyor.
Metinde şunlar yer alıyor: "Kıbrıs Rum Havayolları'na ve diğer ulaşım şirketlerine Türk hava sahasının kullanılmasında getirilen kısıtlamalar ile Türk ve Rum sivil havacılık yetkilileri arasındaki iletişimdeki kısıtlamalarda hiçbir gelişme kaydedilememiştir.
AB üyeleriyle ikili anlaşmaları gereği Türkiye tüm AB hava taşımacılığı şirketlerine milliyet temelinde ayrımcılık yapmaksızın izin vermelidir" denilerek en sert şekilde eleştiriliyor." "Kıbrıs Rum bandıralı gemiler ile Kıbrıs Rum mallarını taşıyan gemilere uygulanan kısıtlamalar sürmektedir. Sonuç: Komisyon Türkiye'nin ulaşımı da kapsayacak şekilde malların serbest dolaşımına yönelik tüm kısıtlamaları kaldırmasını beklemektedir.
YARGI VE TEMEL HAKLAR
AB Komisyonu taslak metnin bu bölümüne "yargı bağımsızlığı, kalitesi, etkinliği konusunda çok az gelişme kaydedilmiştir" diyerek başlıyor. Bu bölümde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda Adalet Bakanı ve müsteşarının oy hakkı bulunması her zamanki gibi ilk eleştiri maddesi halinde bulunuyor. Raporda CMUK'da tutukluk süresinin kısıtlandığı ancak uygulamada buna riayet edilmediğine dikkat çekiliyor. Taslakta belgeye gireceği henüz kesinleşmeyen unsurlar başlığı altındaysa Türkiye'de gündem yaratan olaylara dikkat çekiliyor. Şemdinli iddianamesini hazırlayan savcının görevden alınması askerin yargı üzerindeki etkisi olarak yorumlanıyor. Aynı bölümde Orhan Pamuk ve Hırant Dink gibi isimlere 301. maddeden dava açılması eleştiriliyor. Bu bölümde terör örgütü sempatizanlarının eylemlerinde güvenlik güçlerinin orantısız güç kullandığı belirtiliyor.
BİLGİ TOPLUMU VE MEDYA
Taslak metnin bu bölümünde RTÜK'ün Kürtçe canlı yayına izin vermemesi ve türkülerin bile çevirisini istemesi eleştiriliyor.Raporda TRT'nin siyasi etkilere açık olduğu belirtilirken, RTÜK'ün de şeffaf ve etkin olmadığına dikkat çekiliyor. Medya alanında yabancı yatırımcılara kısıtlama getirilmesi de eleştiriliyor.
Şu an incelemede olan taslakta ruhban okulunun açılmasına olanak sağlayacak yasal değişikliklerin yapılmadığı ve dini azınlıkların hakları konusunda ilerleme sağlanamadığı eleştirileri de bulunuyor. Eğitim başlığı altındaysa YÖK'ün AB standartlarından uzak olduğuna dikkat çekiliyor.
LÜBNAN İÇİN ÖVGÜ
Taslak metinde Türkiye, Danimarka'da meydana gelen karikatür krizinde yapıcı rol oynadığı için övülüyor. Raporda uluslararası toplumun İran'ın nükleer programıyla ilgili çalışmalarına destek veren Türkiye'ye teşekkür ediliyor. Avrupa birliği,Ankara'nın Lübnan'a asker gönderme kararını da memnuniyetle karşılıyor Taslakta Türk-Yunan ilişkilerinde durgunluk yaşandığına dikkat çekiliyor. İki F- 16'nın havada çarpıştığı kaza hatırlatılıyor.
Haber:ÖZAY ŞENDİR
Kaynak:www.sabah.com.tr