Avrupa Birliği rahatsız

AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Komiseri Olli Rehn'in sözcüsü Christina Nagy açıklamasında, "Bizim anlayışımıza göre, reformların 1 Nisan'da yürürlüğe girmesi, yasal düzenlemelerin bir parçasıydı. Bu yasaların yürürlüğe girmesinin gecikmesi ise yasaların Türk Parlamentosu'nda tekrar onaylanması anlamına geliyor. İşte bu nedenle reformların daha önce belirlenen tarihte yürürlüğe girmesi gerekiyordu" diye konuştu. Nagy, AB Komiseri Rehn'in, geçen hafta AB Zirvesi sırasında görüştüğü Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'den, ülkede temel hak ve özgürlüklerin ilerlemesinin teminatı olarak görülen altı reformun 1 Nisan'da yürürlüğe gireceği garantisini aldığını da söyledi. Rehn'in iki gün önce de bu konuda Avrupa Parlamentosu'nu bilgilendirdiğini ifade etti. AB yetkilisi, "Bildiğim kadarıyla Türkiye erteleme konusunda bizi daha önceden bilgilendirmedi. Bilgilendirseydi, Rehn de Parlamento önünde böyle konuşma yapmazdı. Türkiye'deki gelişmeleri yakından izlemeye devam ediyoruz" diye sözlerini sürdürdü. Reformlar müzakere şartı Bu erteleme, Türkiye - AB arasında 3 Ekim tarihinde başlaması öngörülen müzakerelerin tarihini etkiler mi? AB Komisyonu, bu konuda şimdilik yorum yapmamayı tercih ediyor. Öte yandan bu altı reformun yürürlüğe girmesi, Brüksel tarafından Türkiye'nin Kopenhag Kriterleri'ni tam olarak yerine getirdiğinin göstergesi, dolayısıyla müzakerelere başlama şartı olarak görülüyor. AB Komisyonu, geçtiğimiz yıl Ekim ayında yayınladığı Türkiye'nin İlerleme Raporu'nda da ülkeye "Müzakerelere başlamak için Kopenhag Kriterleri'ni yeterince yerine getiriyor" notunu vermişti. Ancak müzakerelere başlanabilmesi için Ankara'nın, Kopenhag Kriterleri'ne yüzde yüz uyumu gerekiyor. Bu da son kalan reformların yürürlüğe girmesi ile mümkün. Reformların ertelemesinin, son günlerde AB'nin üzerinde ısrarla durduğu, "Ankara'nın reform sürecinde yavaş davrandığı" düşüncesini güçlendireceği endişesine de yol açıyor. Duygu Leloğlu / Brüksel Kaynak : Deutsche Welle