Avrupa Anayasası'nı tartışıyor
Abone olAB ülkeleri arasında taslakla ilgili tartışmalar devam ederken, AP önce üçte iki çoğunlukla onay vermişti...
AB'nin Dönem Başkanı İtalyan Başbakanı Silvio Berlusconi bugün
Strasbourg'da Avrupa Parlamentosu milletvekilleriyle Avrupa
Anayasası'nı tartışacak. Avrupa Birliği Konvansiyonu en başta
Avrupa Parlamentosu'nun çabalarıyla gerçekleşti. Çünkü, 2000 yılı
Aralık ayında Nice'te yapılan Avrupa Birliği zirvesinde Doğu'ya
genişlemenin sağlam temellere oturtulması gerektiği halde, birçok
alanda yapılması gereken reformların önündeki engeller çözülmeden
bir yana bırakıldı. Ama Konvansiyon başladıktan sonra,
milletvekilleri arasındaki fikir birliği de sona erdi.
Milletvekilleri, partilerinin rengine ve nüfus cüzdanlarının hangi
ülkeden verildiğine bağlı olarak, sonu gelmeyen tartışmalara
girişti. Örneğin, Avrupa Birliği'nin büyük üyelerinin, bir
başkanlık makamı yaratılması önerisini, Alman Hristiyan Demokrat
Milletvekili Elmar Brok sert bir dille eleştirdi. Brok, "Bu
başkanın, ne ulusal meclisler ne de Avrupa Parlamentosu tarafından
demokratik denetiminin yapılması olanaksızdır!" diyordu.
D'Estaing'e yönelik eleştiriler Konvansiyonun Fransız Başkanı
Valery Giscard d'Estaing'in otoriter yönetim biçimi de çok
eleştiriye neden oldu. Fakat d'Estaing, Eylül ayında Konvansiyon'un
Anayasa taslağını törenle kamuoyuna açıkladığında saldırılar durdu.
Alman Sosyal Demokrat Milletvekili Klaus Hänsch'in de belirttiği
gibi, milletvekilleri 170 sayfalık ürünlerine gururla bakıyordu.
Yeşiller taslağa onay verdi Yeşiller de taslağa onay veriyordu.
Hatta muhafazakarların Avrupa Parlamentosu Grubu Başkanı olan Alman
Hristiyan Demokrat politikacı Hans-Gerd Pöttering bile,
muhafazakarların desteğini açıklıyordu: "Avrupa'daki çalışmamızın
amacı, ortak değer ve ilkelere dayanan, hareket yeteneğine sahip,
demokratik ve saydam bir Avrupa Birliği'dir. Avrupa Anayasası
tasarımızla bu hedefe belirgin şekilde yaklaştık." Muhafazakarların
talebi Muhafazakar milletvekillerinin çoğunun, Anayasa'da Avrupa
Birliği'nin Hristiyan temellere dayandığının belirtilmesi isteğinin
yerine getirilmemesine rağmen, parlamentonun üçte ikisi taslağa
onay verdi. Aynı zamanda da, bu taslağın yeniden tartışmaya
açılmaması uyarısında da bulundular. Oysa şimdi, hükümet
konferansında, tam da bunun olmasından korkuluyor. Hänsch bu durumu
eleştiriyor: "Şu ana kadar gündeme getirilen maddeler hakkında
yapılan tartışmalarda, Konvansiyon'da üzerinde anlaşılanın
değiştirilmesini haklı gösterebilecek tek bir yeni düşünceye bile
rastlamadım."