Audi'nin konsepti göz kamaştırdı
Abone olAlman otomobil üreticisi Audi, 22 Ekim'de kapılarını açacak olan 39. Tokyo Otomobil Fuarı'nda da yepyeni bir konsept otomobili tanıtmaya hazırlanıyor.
Audi, 39. Tokyo Otomobil Fuarı'nda Shooting Brake adını verdiği
konsept otomobili tanıtmaya hazırlanıyor.
2005 Frankfurt Otomobil Fuarı'nda ilk safkan arazi aracı Q7 ve yeni
A4 Cabrio ile boy gösteren Alman otomobil üreticisi Audi, 22
Ekim'de kapılarını açacak olan 39. Tokyo Otomobil Fuarı'nda da
yepyeni bir konsept otomobili tanıtmaya hazırlanıyor. "Shooting
Brake" adı verilen konsept otomobili, merakla beklenen yeni nesil
S3 hakkında ilk ipuçlarını da beraberinde gün ışığına
çıkarıyor.
Audi'nin Steppenwolf, Pikes Peak quattro, Le mans quattro ve
Nuvolari gibi konsept otomobilleri, aslında Alman otomobil
üreticisinin hayalden gerçeğe dönüştürdüğü veya dönüştürmek üzere
olduğu seri üretim otomobillerin akıllara kazınan öncüleri
olmalarıyla dikkat çekiyor. Tanıttığı konsept otomobillerini
geleceğe yönelik mesajlar içerecek biçimde tasarlayan ve geliştiren
Audi, Uzakdoğu'nun en büyük otomotiv arenası olan Tokyo Otomobil
Fuarı'nda yepyeni bir konsept otomobil çalışmasının üstündeki giz
perdesini kaldırıyor: Shooting Brake!
Kendi sınıflarında daima en iyi ve performanslı otomobilleri üretme
stratejisini benimseyen Audi'nin son konsept otomobili çalışması
Shooting Brake, aslında 1999 yılında satışa sunulan birinci nesil
S3'ün yerini alacak yeni model hakkında fikir veriyor. 4.18 m
uzunluğa, 1.84 m genişliğe ve sadece 1.35 m yüksekliğe sahip bu
hatchback ve coupe formlarının özelliklerini taşıyan konsept
otomobilin stili, onu açık bir şekilde Audi'nin yeni tasarım
felsefesinin en çarpıcı örneği olarak biçimlendiriyor.
Tasarım
Shooting Brake konsepti, ilk anda krom pervazlı çarpıcı ve yekpare
çerçeveli radyatör ızgarasıyla dikkat çekiyor. Audi'nin Le Mans
quattro süper spor otomobil konseptinde olduğu gibi, dört halkalı
amblem, tek çerçeveli ızgaranın hemen üstünde yer alıyor ve
böylelikle yüzeyi plakalığın çevresi ile kesilmemiş oluyor.
Ön bölümün konik biçimi, yanlardaki belirgin hava kanallarıyla daha
da vurgulanıyor ve cam farların dinamik tasarımı araca kendinden
emin bir çehre kazandırıyor. Bu görünüm, DTM'de yarışan Audi A4
modelleri ile "I, Robot" filmi için tasarlanan füturistik Audi RSQ
çalışmasının karakteristik tasarımlarını hatırlatıyor. Motor
sporlarından alınan bir başka unsur olarak da ızgaranın altında yer
alan ve aracın altındaki hava akışını kusursuz biçimde düzenleyen
alüminyum rüzgar dağıtıcısı dikkat çekiyor. Saldırgan görünümlü
konsept aracının ön alt bölümünde yer alan rüzgar dağıtıcısı yani
difüzör, aracın altından geçen hava akımını düzenleyerek sürtünmeyi
en aza indirgerken yüzeye tutunmayı güçlendirmeyi amaçlıyor.
Aracın profiline bakıldığında, dışbükey ve içbükey yüzeylerin
incelikli ışık ve gölge oyunları yarattığı görülüyor. Dinamik
çizgiler otomobilin gövdesinin daha basık görünmesine neden oluyor.
Mevcut Audi tasarım yaklaşımının tipik özelliklerinden biri olan
güçlü omuz çizgisi, aracın gövdesini net bir şekilde tamamlıyor.
Kaslı bir yapı oluşturacak biçimde çevrelenmiş çamurluklarsa 19
inçlik quattro GmbH ürünü jantlara ev sahipliği yapıyor. Shooting
Brake'te kullanılan jantlar, 420 HP güç üreten seri üretim Audi RS4
için özel olarak gerçekleştirilen jant tasarımının geliştirilmiş
versiyonu olmasıyla da göze çarpıyor. Yatay stop lambaları, yanlara
doğru iyice uzanarak, camın alt tarafındaki siyah çizgiyle
birlikte, aracın arka bölümündeki yatay bölmeyi vurguluyor. Bu da
bagaj bölümünün geniş bir açılma açısına sahip olmasını sağlarken,
yükleme alanına da son derece rahat biçimde erişim sağlama amacını
taşıyor.
Audi Shooting Brake konseptinin bagaj bölümü, arka koltuk dikey
durumdayken 255 litrelik; arka koltuklar yatırıldığındaysa 730
litrelik bagaj kapasitesiyle ciddi bir taşıma olanağı sunuyor.
Egzoz sisteminin iki büyük çıkış borusu ise Shooting Brake
konseptinin güçlü motoru hakkında ipuçları veriyor.
İç mekan
Audi Shooting Brake konsept aracının iç mekan tasarımı oldukça
sportif bir havaya sahip. Bu sportif etkiyse alçak oturma
pozisyonu, yüksek orta konsol ve geniş çizgilere sahip gösterge
paneli gibi unsurların kullanılmasıyla elde ediliyor.
Aracın iç mekanı, sportif vites kolu ve topuzu, kapılardaki geniş
kol dayamalar ve alüminyum-lastik yüzeyli pedallarla birlikte daha
fazla dikkat toplamayı başarıyor. Büyükçe tasarlanmış analog ve
dairesel göstergeler motor devrini ve araç hızını gösterirken, yine
geniş tasarımlı "Sürücü Bilgilendirme Sistemi" göstergesi de araçla
ilgili diğer bilgileri sürücüye aktarıyor. Alt kısmı düzleştirilmiş
çok fonksiyonlu direksiyon simidi, Le Mans quattro konsept
otomobilinin ve RS4'ün direksiyon simitlerinin tasarımlarını
andırıyor.
Orta konsolun üstünde, sürücüye doğru hafifçe açılanmış bir şekilde
konumlanan iki adet dairesel havalandırma ızgarasının arasında ise
gerek analog gerek dijital olarak bilgi aktaran bir saat yer
alıyor. Bu yeni tip saatin üretiminde ise organik yapılı polimer
bir malzeme kullanılıyor. Geleneksel sıvı kristal göstergelere
(LCD) göre, organik ışık yayan diyota yani OLED teknolojisine sahip
gösterge, üzerinde güneş parladığında ve ters açıdan bakıldığı
durumlarda bile kolaylıkla okunabiliyor. Böylelikle saatin gösterge
içeriği, 170 derecelik bir açıdan bile görülebilme özelliği
sağlayabiliyor. OLED teknolojisinin diğer avantajları arasında
yüzeysel kurulum derinliği, kısa tepki süreleri ve LCD göstergelere
göre daha düşük enerji tüketimini saymak mümkün.
Teknoloji
DVD radyo ve görsel ve işitsel yol gösterme özelliğine sahip
navigasyon sistemi "plus"ın MMI terminalinin ise Shooting Brake
konsepti için yeniden tasarlandığı görülüyor. Ergonomik açıdan en
üst seviyeye getirilen mönü ve gösterge yapısı, Audi A8'deki
başarılı "Multi Medya Arayüzü" konfigürasyonundan esinlenilerek
araca entegre edilmiş. Shooting Brake'de kullanılan sistem,
dokunmatik monitörlü; yazı karakteri tanıma özelliğine sahip ve PAD
kalem kullanarak bilgi girişi yapılmasına izin veren, 3 boyutlu
ekran özellikli navigasyon donanımı gibi bir dizi yeni işlev
sunmasıyla mevcut tüm sistemlerden ayrılıyor.
Yeni nesil sistem, navigasyon mönüsüne doğrudan bilgi girişine
(monitör aracılığıyla gidilecek yerin bilgilerinin girilmesi gibi)
izin veriyor. Mönü üzerinden her seferinde bir harf seçmek yerine,
sürücü parmağıyla monitörün üzerine yazabiliyor. Alternatif olarak,
basınca duyarlı yüzeye sahip bir uzaktan kumanda, PDA
bilgisayarında olduğu gibi girişler için kullanılabiliyor. Bilgi
girişi monitörü bir düğmeye dokunulduğunda orta konsoldaki
yuvasından çıkarılıyor. Sistemin özelliği yalnızca el yazısını
okuması değil, aynı zamanda da çeşitli metinleri
tanımlayabilmesinden geçiyor. Sistemin bilgisayarı hem Latin
alfabesini hem de Japonca karakterleri okuyabiliyor.
Navigasyon sisteminde bir başka yenilik olarak ise iki farklı
navigasyon modu arasında seçim yapılabilmesi gibi önemli bir
farklılık daha ön plana çıkıyor. "Gezi" modunu seçenler, monitör
üzerinden üç boyutlu ve kuş bakışı olarak yolu izleyebiliyor.
Sürücü, aracın önünde bulunan kamera yardımıyla gidilecek yerlerin
fotoğrafını çekebilirken aynı zamanda bunları yol gösterici görsel
işaretler olarak saklayabiliyor. "Spor" modunun çalıştırılmasıyla,
sesli uyarıların yanı sıra, yolu tarif edebilmek için yön oklarına
da yer veriliyor. Sürücü özellikle zorlu ve bol virajlı bir
yolculuk yapmak istediği takdirde, sistem kısa sürede yeni bir rota
çıkartarak sürücüyü yönlendirebiliyor. Sürücü, tavsiye edilen yolu
takip ederken, Audi'nin yeni nesil navigasyon sistemi sürücüye
hangi vitesi seçmesi ve bir sonraki dönemece hangi hızda girmesi
gerektiğini de ayrıca önerebiliyor.
Motor ve Performans
Shooting Brake konseptinin kaputunun altındaysa TT ve A3
modellerinde kullanılan 3.2 litrelik silindir hacmine sahip V6
motor yer alıyor. 6200 d/d'de 250 HP güç ve 2500-3000 d/d'de
aralığında 320 Nm tork üreten motorlu Shooting Brake konsepti,
0-100 km/s hızlanmasını 6 sn'de tamamlayabiliyor. Elektronik olarak
sınırlandırıldığı için 250 km/s'lik son hıza ulaşabilen bu kaslı ve
güçlü konsept otomobili, kısa aralıklara sahip 6 ileri manuel
şanzıman ile kombine edilmiş. 3.2 litrelik motorun gaz kelebeği
kumandası, gaz pedalı hareketlerine, maksimum atiklik içinde cevap
verilebilecek şekilde tasarlanmış.
Shooting Brake konsepti, Audi'nin quattro sürekli dört tekerlekten
çekiş sistemiyle kombine ediliyor. Hidrolik, çok plakalı debriyaj,
ön ve arka akslar arasında gücü değişken oranlı olarak dağıtıyor.
Sürekli ve duruma bağlı dağılımla itiş gücünün tüm tekerleklere
iletilmesiyle quattro çekiş sistemi, daima maksimum çekişi ve sonuç
olarak optimum ivmelenmeyi garanti edebiliyor. Aynı zamanda, viraj
güvenliği ve doğrusal stabilitenin sağlanması için viraj alma
kuvvetlerini kusursuz biçimde düzenlenmesine de yardımcı
oluyor.
Sürüş anında mükemmel dinamiklere ulaşmanın ikinci anahtarınıysa
önde McPherson bağlantılı etkin süspansiyon ile arkada ise yeni
dört bağlantı kollu bağımsız süspansiyon sistemi temsil ediyor.
Dört kol bağlantılı süspansiyon sisteminin başarısının sırrı
aslında boylamasına ve çapraz kuvvetlerin işlevsel biçimde
birbirinden ayrılmasında yatıyor. Bu sistem, yanal salınımlarda
sürüş güvenliğini sağlarken; aynı zamanda da süspansiyonu
diklemesine salınımlarda daha yumuşak hale getirerek sürüş konforu
standardını yükseltiyor. Bağımsız yaylar ve amortisörler ise aynı
zamanda gerekli dikey desteği sağlıyor.
Konsept aracının amortisörlerinde de yenilikçi bir teknoloji göze
çarpıyor. Geleneksel amortisör sıvısı yerine manyetik sıvısı; başka
deyişle, akışkanlığı elektro manyetik bir alan tarafından etkilenen
bir sıvı kullanılıyor. Bu etki, amortisör özelliklerinin
istenildiğinde elektro mıktanısların voltajını artırarak,
elektronik olarak etkilenmesini sağlıyor. Audi bu özelliği, her
sürüş koşulunda doğru amortisör kuvvetlerinin uygulanması; böylece
de sürüş konforunun ve seyir davranışının optimum düzeye
getirilmesi için kullanmayı amaçlıyor. Tüp tasarımlı takla önleyici
barlarsa son derece sağlam lastik-metal bağlantı parçalarıyla aks
tabanına entegre edilmiş. Böylece gövdenin gereksiz savrulmalardan
kurtulup ve yanal kuvvetlerin sönümlenmesi ve aracın yol tutuş
özelliklerinin pekiştirilmesi amaçlanmış.
Güvenlik
245/40 R19 lastiklere sahip 19-inç jantlar ise sürüş keyfini ve
güvenliğini arttırmak amacıyla araca entegre edilmiş. Audi'nin yeni
konsept otomobili, maksimum fren performansı sağlayan seramik
disklerle donatılmış. Geleneksel çelik disklere göre seramik
diskler hem dört kat daha uzun bir kullanım süresine sahip
olmasıyla hem de limitlerde dahi yüksek fren performansı
sergilemesiyle bir adım öne çıkmayı başarıyor.
Hıza duyarlı elektrikli desteğe sahip elektro mekanik direksiyon
sistemiyse optimum yol tutuş konusundaki anahtar özelliklerden biri
olması bakımından ön plana çıkıyor. Üst düzeydeki direksiyon
tepkisini, yol yüzeyindeki uyarılardan minimum seviyede etkilenme
özelliği ile birleştiren sistem, aynı zamanda çok az enerji
tüketimiyle de çalışabilme özelliği taşıyor.
Kaynak: www.mynet.com